Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/71 E. 2023/1869 K. 28.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/71
KARAR NO : 2023/1869
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/09/2020
NUMARASI : 2020/365 Esas – 2020/538 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 28/11/2023
Davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili ve katılma yoluyla davalı TCDD Genel Müdürlüğü vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; müvekkili tarafından … adlı şirkete ait emtianın taşıma sırasında oluşabilecek rizikolara karşı sigorta poliçesi ile teminat altına alındığını, Türkiye’de …’ta gerçekleştirilen proje için sigortalı tarafından soğutma cihazlarının tedarik edilmesinin kararlaştırıldığını, bu nedenle soğutma cihazlarının deniz yoluyla Güney Kore’den İzmit’in Derince Limanı’na taşındığını, ilk grup soğutma cihazının … gemisi ile taşındığını, 12/12/2013 tarihinde emtiaların tahliyesine başlandığını, ikinci grup soğutma cihazının ise … gemisi ile taşındığını ve emtiaların tahliyesine 25/12/2013 günü başlandığını, her iki tahliye sırasında bazı soğutma cihazlarının hasar gördüğünü, … gemisi ile taşınan ve 12.12.2013 tarihinde tahliyesine başlanan emtialarda sadece ağır hasara uğrayan 2 parça emtia için tazminat taleplerinin olduğunu, 147E-107F referanslı cihazın … plakalı kamyonun römorkuna yüklendiğini, ve bu sırada henüz liman sahası içerisindeyken yük yerinden kayarak zemine düştüğünü, gerek gövdede gerekse soğutma sisteminin borularında önemli hasarlar oluştuğunu, 147E-107D referanslı cihazın da kamyon üzerinde yükün hatalı desteklenmesi sebebiyle borularda soğutucu gazın dışarı sızmasına neden olan ve bu nedenle boruların değiştirilmesi ve ardından sistemin gerekli hidrostatik kontrollerinin yapılabilmesi için atelyeye taşınmasını gerekli kılan hasarlara yol açtığını, bu hasarların 24.12.2014 tarihli ekspertiz raporu ile tespit edildiğini, … gemisi ile taşınan ve 25.12.2013 tarihinde tahliyesine başlanan emtialarda yükün gemiden kamyonlara tahliye işlemi sırasındaki darbelere bağlı olarak hasarlanan 6 parça emtia için tazminat talebinde bulunduğunu, meydana gelen hasarın 09.01.2015 tarihli ekspertiz raporu ile tespit edildiğini, müvekkilinin sigortalının uğradığı zarar ve ziyanı tazmin ettiğini, sigortalının haklarına halef olduğunu, kara taşımasını üstlenen davalılarla, tahliye işlemlerinden sorumlu davalı TCDD’nin zarardan sorumlu olduğunu, Bakırköy … İcra Dairesi’nin .. Esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibine davalıların haksız olarak itiraz ettiğini belirterek davalıların itirazının iptaline, davalı hakkında alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: 1-Davalı …. vekili; müvekkili şirketin 17.04.2013 -17.04.2014 tarihleri arasını kapsayan …34759 müşteri no ile … Poliçesi kapsamında tüm sorumluluğun teminat altına alındığını, 12/12/2013 tarihli tutanak başlıklı yazı incelendiğinde malzemenin sahadan … plakalı aracın üzerine yüklendiğini, aracın vincin altından çıktığını, hareket halindeyken taşınan malzemenin araç üzerinden liman sahasına düştüğünün açıkça ortaya çıktığını, müvekkili kooperatifte şoför olarak çalışan … 12.12.2013 tarihli tutanakta Derince Limanından …’a dönüş yaparken yerin buzlu olması nedeniyle aracın kaydığı, yükte spanzetleri koparıp yere düştüğü yönünde beyanının bulunduğunu, müvekkili kooperatifin bir kusurunun bulunmadığını ve davanın zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. 2-Davalı …..A.Ş. vekili; davacının halef sıfatı ile huzurdaki davada taraf sıfatını haiz olabilmesi için yaptığı ödemeyi ödeme belgeleri ile ispatlaması gerektiğini, MÖHUK 48.maddesi uyarınca yabancılık teminatı yatırması gerektiğini, zamanaşımı defiinde bulunduklarını, ihbar yükümlülüğünün yerine getirilmediğini, ekspertiz raporlarının hasar olaylarından 12 ila 13 ay sonrasında düzenlenmiş olup gerçek durumu tespite uygun olmadığını, hasarın davalı S.S. 18’in hakimiyet alanında meydana geldiğinden tek başına sorumlu olduğunu, davacı yanca hasar gördüğü iddia edilen 147E-107D referanslı yükün 12.12.2013 tarihinde alıcı tarafından ihtirazi kayıtsız teslim alındığını, hasarlar hususunda herhangi bir tutanak dahi düzenlenmediğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, davacının talebinin anlaşılamadığını, HMK 31.maddesi gereği açıklaması ve ispatlandırılması gerektiğini, faiz talebi için temerrüt gereğinin söz konusu olduğunu, davacının talebinin CMR 23/3.maddesinde düzenlenen tazminat sınırını geçemeyeceğini, davanın … A.Ş.’ye ihbarı gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. 3-Davalı TCDD İşletmesi vekili; davanın zamanaşımına uğradığını ve hak düşürücü sürenin geçtiğini, davacının yabancı uyruklu ve yurt dışında şirket olup teminat yatırması gerektiğini, BBC Arizona gemisi ile limana gelen …’a ait malzemelerin 12.12.2013 tarihinde… plakalı araca yüklendiğini, araç vincin altından çıktıktan sonra hareket halindeyken malzemenin araç üzerinden liman sahasına düştüğünü ve araç şoförünün “dönüş yaparken yerin buzlu olması nedeniyle aracın kaydı, yükte spanzetleri koparak yere düşmüştür” şeklindeki beyanının bulunduğu tutanak ile sabit olduğunu, yükün araç üzerine yüklenmesinden sonra malzeme teslim edilmiş olduğundan yükle ilgili tüm sorumluluğun araç sürücüsü ve taşıyıcı firmaya geçtiğini, müvekkilinin hiçbir sorumluluğunun bulunmadığını, … gemisinin dosyasında 25.12.2013 tarihinde limana gelen 24 adet 342 ton proje yüküne ait tahliye operasyonuna ait sorumluluğun kendisine ait olduğunu belirttiği Gemi Yükleme Boşaltma Talepnamesinde izah edildiğini, gemi dosyası incelendiğinde, gemiden tahliye operasyonundan sorumlu acentenin de imzasının bulunduğu geçici depolama yeri eşya giriş listesi rezerve bölümünde “eşyanın hasarlı olduğu” şeklinde açıklamanın bulunduğunun görüldüğünü, eşyanın dış koruyucu kaplamasında görülen bu hasarların, tahliye esnasında değil gemide veya gemiye yükleme noktasında oluşan hasarlardan olduğunu, tahliye esnasında oluşan hasarlar için rezerve notu yerine olayı ve hasarı anlatan tutanaklar mevcut olması gerektiğini, olayın oluş şekli ile ilgili olarak tutanak tutulduğunu, olayın meydana gelmesinde yük sahibinin hatalı yükleme ve ambalajlama yapmasının sebep olduğunu, dava konusu tazminat talebine esas hasarlı eşyanın hurda değeri de gözetilmeden yapılan tazminat hesaplamasıyla müvekkilinden fahiş talepde bulunduğunu, zamanaşımı defiinde bulunduklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI : Mahkemece ilk olarak 11/04/2018 tarihli 2016/848 E. 2018/361 K. sayılı kararla; zararın meydana geldiği tarih dikkate alındığında takip başlatılmadan bir yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu, her ne kadar davacı tarafça davanın haksız fiil hükümlerine göre değerlendirilmesi gerektiğini ileri sürmüş ise de bunun için, kasıt-pervasızca hareket vb. durumlarda zararın meydana gelmesi gerektiği, zarar iddiası dikkate alındığında limanda boşaltma-yükleme sırasında meydana geldiği, herhangi bir kasıt ve pervasız hareket söz konusu olmadığı, davacının da hasarın bu şekilde gerçekleştiğine dair bir delili bulunmadığı gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Dairemizin 09/06/2020 tarihli 2018/1644 E. 2020/572 K. sayılı kararıyla; davalılar ….. Ve ….A.Ş. yönünden davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak taşımanın deniz taşımasına ilişkin kısmının ifa yardımcısı olan ve taşıma ilişkisinde sorumluluğu haksız fiil ve kusur esasına dayanan davalı TCDD yönünden tazminat istemine ilişkin davanın TBK 72. maddesi uyarınca 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı, bu davalı yönünden davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, davalı TCDD davaya konu hasarlardan sorumlu olup olmadığının belirlenmesi yönünden işin esasına girilerek tarafların delillerinin toplanıp, oluşacak sonuca göre karar verilmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine, davalı ….A.Ş.’nin hükmün ferisi vekalet ücretine ilişkin istinaf sebebinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.Dairemizin kaldırılma kararından sonra mahkemece; davalı TCDD’nun deniz taşımasına ilişkin kısmının ifa yardımcısı olduğu ve taşıma ilişkisinde sorumluluğunun haksız fiil sorumluluğu ve kusur esasına dayandığı, bu davalı yönünden TBK’nın 72.maddesi uyarınca 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı, 11/04/2018 tarihli karar ile davanın zamanaşımı nedeniyle usulden reddine karar verilmiş ise de, öncesinde taraflarca bildirilen ve resen toplanması gerekli tüm delillerinin toplandığı, dosyanın bilirkişi incelemesinden geçtiği ve karar verildiği, taraflarca bildirilen, toplanması gerekli başkaca delil bulunmadığı, davacı vekilinin de 16/09/2020 tarihli celsede bu doğrultuda beyanda bulunduğu, dosyada mübrez bilirkişi raporları ile davalı TCDD’nin ispatlanmış kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın davalılar … Şti. yönünden zamanaşımı nedeniyle reddine, davalı TCDD’ye karşı açılan davanın sübut bulmadığından reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : 1-Davacı vekili; mahkemece, istinaf kararı doğrultusunda kusur incelemesi yapılması gerekirken kusur incelemesi yapılmadan önceki rapora istinaden karar verilmesinin hatalı olduğunu, istinaf kararında TCDD yönünden kusur incelemesi yapılmasına karar verildiğini, kusur ve zarar konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmadan karar verilemeyeceğini, ancak mahkemece yeni bir bilirkişi incelemesinin yapılmamasının gerekçesini göstermediğini, ayrıca mahkemece bilirkişi raporuna karşı itirazlarının değerlendirilmeden karar verildiğini, herhangi bir gerekçe de gösterilmediğini, müvekkilinin taşıma için İspanya’da mukim … firması ile anlaştığını ve akdi taşıyıcının bu firma olduğunu, müvekkili ile fiili taşıyıcılar arasında taşıma sözleşmesi bulunmadığını, hakların yarışması nedeniyle müvekkilinin TTK m.60 uyarınca tüm davalılardan haksız fiile dayalı olarak talepte bulunabileceğini, bu nedenle TCDD dışındaki davalılar yönünden davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, TBK’nın 49. maddesi gereğince haksız fiilin oluşması için pervasız hareket edilmesinin aranmadığını, haksız fiilde ihmal derecesindeki kusurun sorumluluğun varlığı için yeterli olduğunu, bilirkişi raporunda da davalıların özensiz ve basiretsiz davrandığının açıkça belirtildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 2-Davalı TCDD vekili; davacının yurt dışında yerleşik olması nedeniyle yabancılık teminatı yatırması gerektiğini, davanın zamanaşımına uğradığını ve hak düşürücü sürenin geçtiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava, nakliyat emtia sigorta poliçesine uyarınca dava dışı sigortalıya ödenen hasar bedelinin, davalı taşıyıcılar ve Liman İşletmesinden tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.Mahkemece davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen karar, Dairemizce davalılardan TCDD yönünden zamanaşımının oluşmadığı gerekçesiyle kaldırılmasına karar verilmiş, bu defa davalı TCDD yönünden verilen davanın esastan reddine ilişkin karar davacı ve davalı TCDD tarafından istinaf edilmiştir. Davaya konu sigortalıya yapılan ödeme, farklı tarihlerde farklı gemiler ile Güney Kore’den İzmit/ Derince limanına taşınan proje yüklerinin gemiden tahliyesi ve kara yoluyla taşınması için kamyona yüklenmesi sırasında meydana geldiği iddia edilen hasarlara ilişkindir.İlk grup emtianın … gemisi ile taşındığı, 12.12.2013 tarihinde tahliyesine başlanan emtialarda 6 adet cihazın bir kısmında farklı derecelerde hasar meydana geldiğinin tespit edildiği, sadece 2 cihaz nedeniyle hasar talebinde bulunulduğu, bu cihazlardan 147E-107F referanslı cihazın … plakalı kamyonun römorkuna yüklendiği ve aracın hareket etmesinden sonra henüz liman sahası içerisindeyken yük yerinden kayarak zemine düştüğü, 147E-107D referanslı cihazın da kamyon üzerinde yükün hatalı desteklenmesi sebebiyle borularda soğutucu gazın dışarı sızmasına neden olan ve bu nedenle boruların değiştirilmesi ve ardından sistemin gerekli hidrostatik kontrollerinin yapılabilmesi için atelyeye taşınmasını gerekli kılan hasarlara yol açtığı iddia edilerek hasar talebinde bulunulduğu anlaşılmaktadır.İkinci grup emtianın … gemisi ile taşındığı ve 25.12.2013 tarihinde tahliyesine başlanan emtialarda yükün gemiden kamyonlara tahliye işlemi sırasındaki darbelere bağlı olarak 10 parça ambalajda hasar tespit edildiği, ağır hasara uğrayan 6 parça emtia için tazminat talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır.Davaya konu … gemisi ile taşınan 07/12/2013 tarihinde Liman sahasına indirilen yükün 12/12/2012 tarihinde … plaka sayılı araçların üzerine yüklendiği, aracın vincin altından çıktıktan sonra hareket halindeyken buzda kayması sonucu malzemenin araç üzerinden Liman sahasının düşmesi suretiyle hasarın oluştuğu aynı tarihte tutulan tutanaktan anlaşılmaktadır. Yine … gemisi ile yapılan ve 25.12.2013 tarihinde limana sahasına gelen 24 adet 342 ton proje yükün tahliyesi sırasında geçici depolama yeri eşya girişi tutanağında Tahliye edilen 20 kap malzemenin dış tarafında ezik ve bombeler (ambalaj hatası)görüldüğüne yönelik tutanak tutulduğu görülmüştür. Davaya konu taşımanın karayolu aşamasının davalı ….A.Ş. ve fiili taşıyıcısı … tarafından yapıldığı hususu ihtilafsızdır. Davadışı sigortalı ile davalı .. ..A.Ş. arasında Freight Forwarder Servicese Purcahese Order (freiht forwarder servisi için düzenlenen satın alma emri) imzalanmış olup buna göre davalı …..A.Ş.’nin akdi taşıyıcı olarak davadışı sigortalı ile arasında malın mahrecinden alıcısına teslimine kadar olan taşınmasını bütünüyle üstlenilen taşıma sözleşmesinin kurulduğu anlaşılmıştır. Bu durumda davalı ..A.Ş.’nin akdi taşıyıcı davalı Kooperatifin ise alt ve fiili taşıyıcı, diğer davalı TCDD’nin ise taşımanın deniz taşımasına ilişkin kısmının ifa yardımcısı olduğunun kabulü gerekir. Taşıma ilişkisinde ifa yardımcısının sorumluluğu, 6098 sayılı TBK’nın 49. maddesinde düzenlenen haksız fiil sorumluluğu olup, kusur esasına dayanmaktadır. Ancak; davaya konu taşımanın tabii olduğu TTK’nın 850. ve devamı maddelerinde taşıma sözleşmesi uyarınca sözleşmenin ihlal edilmesi nedeniyle meydana gelen zararlar ve taşımaya konu eşyanın hasar ve ziya halinde taşıyıcının sorumluluğu sözleşmeye aykırılık hükümleri kapsamında özel olarak düzenlenmiş olup, hasar kasti ya da pervasızca davranma nedeniyle oluşmadığı sürece taşıyıcıların eşyanın hasara uğraması halinde taşıyıcının haksız fiilden sorumlu olacağı hususu kabul edilemez. Dairemizin önceki kararında da açıklığa kavuşturulduğu üzere davalı TCDD yönünden zamanaşımının gerçekleşmediği, İspanya uyruklu davacı şirketin yabancılık teminatından muaf olduğu ve davalı TCDD tarafından ileri sürülen hususların Dairemizin önceki kararın incelenerek karara bağlandığı anlaşılmakla davalı TCDD’nin aksi yöndeki istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. Davalı TCDD’nin 12/12/2013 tarihinde meydana gelen hasardan sorumluluğu bulunup bulunmadığı değerlendirildiğinde; aynı gün düzenlenen tutanaklarda belirtildiği üzere, hasara neden olan olay, gemiden tahliye edilen emtiaların davalı karayolu taşıyıcıların aracına yüklenmesi akabinde, araçların hareket etmesinden sonra emtianın dorseden düşmesi sonucunda meydana gelmiştir. Bu durumda hasarın davalı karayolu taşıyıcıların sorumluluğunda meydana geldiği, deniz taşıması ifa yardımcısı olan ve olayda sadece tahliyeyi gerçekleştiren davalı TCDD’nin kazada katkısı buna bağlı olarak kusuru bulunmadığı anlaşılmaktadır. 25/12/2013 tarihinde tahliye edilen hasarlı emtia yönünden yapılan değerlendirilmede ise geçici depolama yeri eşya giriş listesi rezerve bölümünde “tahliye edilen malzemelerin dış tarafında ezik ve bombeler görülmüştür” açıklamasına yer verilmiş ise de emtialarda gemiden tahliye edildiği esnada herhangi bir hasar bulunup bulunmadığına dair herhangi bir inceleme yapılmadığı, bu hususta tutanak tutulmadığı dikkate alındığında 25/12/2013 tarihinde tahliye edilen ve hasarlı olduğu tespit edilen emtialardaki hasarın taşımanın hangi aşamasında gerçekleştiği anlaşılamamaktadır. Hasarın davalı TCDD’nin sorumluluğunda meydana geldiği ispatlanamamıştır. Bu durumda davalı TCDD’nin emtianın hasarlanmasında kusuru ispatlanamadığından mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle; mahkemece davanın reddine dair verilen kararda bir isabetsizlik görülmediğinden taraf vekillerinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin ve katılma yoluyla davalı … vekilinin istinaf başvurularının ayrı ayrı HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 269,85-TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 54,40-TL harcın mahsubu ile kalan 215,45-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,Alınması gereken 269,85-TL istinaf karar harcından katılma yoluyla davalı TCDD tarafından peşin yatırılan 54,40-TL harcın mahsubu ile kalan 215,45-TL harcın davalı TCDD’den alınarak Hazine’ye gelir kaydına,Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, …Tic. AŞ tarafından yapılan 8,78-TL istinaf yargı giderinin davacıdan alınarak davalı …. AŞ’ye verilmesine,Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK’nın 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme soncunda oy birliğiyle karar verildi. 28/11/2023