Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/665 E. 2021/775 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/665
KARAR NO: 2021/775
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/09/2020
NUMARASI: 2019/553 Esas 2020/471 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/05/2021
Dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile dava dışı borçlu … A.Ş arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi gereği borçlu şirkete ticari kredili mevduat hesabı ve taksitli ticari kredi kullandırıldığını, borçlu şirket yetkilisi muris …’nin sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını,borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiğini ,kefil …’nin vefat ettiğinden hakkında işlem yapamadıklarını, mirasçıların tespiti amacıyla İst. 15. SHM’nin 2018/939 E.sayılı dosya ile mirasçılık belgesi alındığını, ve İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalıları yaptığı itiraz nedeniyle takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, davalılar aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekilinin cevap dilekçesinde; Müvekkillerinin … mirasçıları olarak davada taraf olarak gösterilmişse de Samsun 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/1804 E., 2018/1643 K.sayılı kararı ile mirası reddettiklerini belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davalı …; Samsun 2. SHMsi 28/11/2018 tarihli 2018/1804 E., 2018/1643 kararı gereğince dava sıfatı yokluğundan davalı olarak hakkında işlem yapılmamasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, her ne kadar murislerinin borcundan dolayı mirasçılar aleyhine icra takibi yapılmış ise de mirası reddeden mirasçılar aleyhine itirazın iptali davasının açıldığı, bu haliyle davacının, bu mirasçılar yönünden dava açmakta hukuki yararı olmadığı gerekçesiyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine, 13/10/2020 tarihli tashih şerhi ile Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin tamamının davacıdan tahsiliyle hazineye gelir kaydına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; davalıların borca itiraz dilekçesinde mirası reddettiklerinden bahsedilmediğini, mirasın reddinin tarafınca bilinmesinin mümkün olmadığını,reddi yargılama sırasında öğrendiklerini,davacı aleyhine vekalet ve arabuluculuk ücretine hükmedilmemesi gerektiğini, kararın bu yönleriyle kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: İstinaf incelemesi bakımından uyuşmazlık mirası red eden mirasçılar aleyhinde açılan itirazın iptali davasında davacı aleyhine yargı giderine hükmedilip hükmedilemeyeecği noktasındadır. HMK’nın 327/2. maddesine göre; bir kişi davada sıfatı olmadığı hâlde, davacıyı, davalı sıfatı kendisine aitmiş gibi yanıltıp, kendisine karşı dava açılmasına sebebiyet verirse, davanın sıfat yokluğu nedeniyle reddi hâlinde, davalı yararına yargılama giderine hükmedilemez. İlk derece mahkemesince davanın reddi kararıyla birlikte davalılar yararına vekalet ücreti takdiri ile arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmiştir.Ödeme emri tebliğinden sonra itiraz eden borçlular vekili itiraz dilekçesinde müvekkillerinin alacaklıya herhangi bir borcu bulunmadığı, bu nedenle takibe, borca ve ferilerine itiraz etmişler, itiraz larında ve akabinde mirası reddettiklerine dair bir bildirimde bulunmadıkları anlaşılmaktadır. Davalı mirasçılar hakkındaki dava reddedilmiş olup, murisin mirasını reddettiklerini icra dosyasına bildirmeleri halinde davacının mirası reddeden davalılar hakkında dava açmayacağı açıktır. Miras benimsenmiş gibi borca itiraz edilmesi nedeniyle davalılar hakkında itirazın iptali davası açılmış olup davalıların HMK.’nın 327/2 kapsamında alacaklı davacıyı yanıltıp kendilerine karşı dava açılmasına sebebiyet verdiklerinden davalılar yararına vekalet ücreti takdir edilmemesi,aynı zamanda ,arabuluculuk ücretinin de davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekir. Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile,hükmün kaldırılmasına , yargılama gerektirmeyen hata/eksiklik nedeniyle davalılar yararına vekalet ücreti takdir edilmemesine ve arabuluculuk ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29/09/2020 Tarih 2019/553 Esas 2020/471 Karar sayılı kararın ve 13/10/2020 tarihli tashih kararının HMK.’nın 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “Dava şartı yokluğundan davanın USULDEN REDDİNE” “Alınması gereken 59,30-TL harcın, peşin yatırılan 2.769,04-TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.709,74-TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine, Davacı ve davalılar tarafından yapılan yargı giderlerinin üzerinde bırakılmasına , Davalılar vekili için vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına, Davacı tarafça yatırılan 59,30-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde iadesine, İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan 105-TL posta masrafının davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 25/05/2021