Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/658 E. 2021/694 K. 17.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/658
KARAR NO : 2021/694
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/12/2020
NUMARASI: 2020/143 Esas-2020/736 Karar
DAVA: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/05/2021
Davanın kısmen kabulüne dair kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, müvekkili ile davalı … arasında akdedilen mal satış sözleşmesi uyarınca teminat olarak bir çekin davalıya verildiğini, ancak davalının malları temin edememesi nedeniyle sözleşmenin feshedildiğini, bu nedenle teminat çekinin bedelsiz kaldığını ileri sürerek söz konusu çek nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davacı vekili 02.08.2017 tarihli dilekçesi ile, yargılama sırasında dava konusu çekin davalı … tarafından … Bankası’na verildiğinin öğrenildiğini belirterek … Bankası A.Ş.’nin davalı yanında davaya dahil edilmesini istemiştir. Mahkemesinin 06.09.2017 tarihli ara kararı ile, davacı tarafa HMK 125.m. uyarınca seçimlik hakkını kullanması için süre verilmesi üzerine, davacı vekili 05.10.2017 tarihli dilekçesi ile, davaya dava konusunu devralmış olan banka aleyhine devam edilmesini talep etmiştir. Davacı vekili 27.02.2018 tarihli dilekçesinde ise, davaya her iki davalı aleyhine devam edilmesini talep ettiklerini bildirmiştir.
CEVAP: Davalı …-… Ticaret yasal sürede davaya cevap vermemiş, ön inceleme duruşmasında dava konusu çeki davacıdan teminat amacıyla aldığını, herhangi bir mal alışverişleri olmaması nedeniyle teminatın karşılıksız kaldığını, ancak kendisinin çeki bankaya teminat amacıyla sunduğunu ve kullandığını beyan etmiştir. Davaya dahil edilen banka vekili,çekin kredi müşterisi davalı tarafından ciro edilerek kredi borcuna mahsup edilmek üzere teslim edildiğini, davacının şahsi defileri iyiniyetli hamil olan müvekkiline karşı ileri süremeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI VE SÜREÇ:İlk Derece Mahkemesi’nce yapılan yargılama sonucunda, davacının davasını yargılama sırasında dava konusu çeki devralan … Bankasına yönelttiği, davalı bankanın 3. kişi konumunda olduğu ve davaya konu çekin teminat amacıyla verildiği yönündeki şahsi definin bankaya yöneltilemeyeceği, bankanın kötüniyetli olduğu hususunda ispat yükünün davacıda olmasına rağmen bu hususun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Bu karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiş, Dairemizin 2018/1236 Esas-2020/308 Karar sayılı ve 12/03/2020 tarihli kararıyla; salt dava konusu çekin davalı … tarafından bankaya ciro edilmesi nedeniyle dava konusunun devri söz konusu olmayacağından H.M.K.’nın 125. maddesi koşulları oluşmadığı gibi, davacının bu davayı açarken çekin bankaya ciro edildiğini bilmesi nedeniyle HMK 124/3-4 maddesi koşullarının oluşmadığı, davacının taraf eklenmesi taleplerinin reddi ile sadece davalı … hakkında açılan dava ile ilgili bir karar verilmesi gerekirken, usulüne uygun bir dava açılmayan … Bankası A.Ş.’nin de davalı kabul edilerek hakkında karar verilmesi doğru görülmediği gerekçesiyle davacı vekilinin esasa yönelik istinaf nedenleri incelenmeksizin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK 353(1)a-4 m. uyarınca hükmün kaldırılmasına karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesi’nce Daire kararı üzerine; davacının banka hakkında ayrı bir dava açılmadığının anlaşıldığı, davalı …’un 22/12/2020 tarihli duruşmada ki beyanında davaya konu çeki teminat amacıyla aldığı karşılığı olan malları davacıya vermediğini mali sıkıntı içinde olduğundan bu çeki kullanmak zorunda kaldığını beyan ettiği, davalı banka hakkında usulüne uygun açılmış bir dava olmadığından davanın usulden reddine, davacının dava konusu çek nedeniyle davalı …’a borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinden; dava açıldıktan sonra çekin … Bankası A.Ş’ye verilmesi sebebiyle … Bankası A.Ş’nin davaya dahil edildiğini, davaya konu çekin bir teminat çeki olduğundan ve taraflar arasındaki iptal sözleşmesi ile çekin iadesi kararlaştırıldığından banka yönünden de kabulü gerektiğini belirterek kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, teminat olarak verildiği ve bedelsiz kaldığı ileri sürülen çek nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.Dosya kapsamında mevcut deliller incelendiğinde, … Bankası’nın davacı ile davalı … hakkında dava konusu çeke dayalı olarak 14.04.2016 tarihinde kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlattığı, ödeme emrinin davacıya (iş bu dava açılmadan önce) 13.10.2016 tarihinde tebliğ edildiği, davacının 18.10.2016 tarihinde takibin iptali talebiyle icra hukuk mahkemesine dava açtığı anlaşılmıştır. Salt dava konusu çekin davalı … tarafından .. Bankası A.Ş.’ne ciro edilmiş olması nedeniyle dava konusunun devri söz konusu olmayacağından HMK 125.m. koşulları oluşmadığı gibi, davacının iş bu davayı açarken çekin bankaya ciro edildiğini biliyor olması nedeniyle HMK 124/3-4 m. koşullarının oluşmadığı da açıktır. Taraf teşkili dava şartı olduğundan re’sen dikkate alınarak değerlendirilmiştir. İlk Derece Mahkemesi’nce Dairemizin kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davacı tarafa … Bankası ile ilgili ayrıca bir dava açılıp açılmadığına ilişkin beyanın sorulduğu, banka hakkında ayrı bir dava açılmadığının anlaşıldığı,davalı olarak gösterilen bankanın dahili dava yoluyla davaya katılmasının mümkün olmadığı , davalı banka hakkında usulüne uygun açılmış bir dava olmadığından banka hakkında davanın usulden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamıştır. Açıklanan nedenlerle istinaf sebepleri yerinde görülmeyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.17/05/2021