Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/629 E. 2021/832 K. 01.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/629
KARAR NO : 2021/832
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/12/2020 (Ara Karar)
NUMARASI : 2020/652 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/06/2021
İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın davacılar vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: İhtiyati tedbir isteyen davacılar vekili; müvekkilleri şirketlerin üç hissedarından … 14.10.2017 tarihinde ölümü üzerine mirasçı çocukları … ve … şirketlere ortak olarak katılmak ve pay defterlerine yazılmak üzere başvurmaları üzerine müvekkillerinin müteveffaya ait payları gerçek değeriyle devralma hakkını kullandığını mirasçılara ihtar ederek bağımsız denetim kuruluşlarınca tespit edilen değerleri kendilerine bildirdiğini, mirasçıların ise kendilerine önerilen pay değerlerine itiraz ederek müvekkilleri aleyhine hisse değerinin tespiti istemiyle davalar açtıklarını, davalar devam ederken mirasçıların … firmasından aldıkları değerleme raporunu dosyalara sunduklarını,mirasçılardan …’ın bununla da yetinmeyerek raporu muhtelif kurum ve kuruluşlar ile bankalara gönderdiğini, raporda PWC ünvanlı firma tarafından hazırlanan bir raporun esas alındığını, ancak bu raporun ticari sır niteliğinde olduğunu, davalıların haksız fiil nedeniyle sorumlu olduğunu, hukuka aykırı hareket ettiklerini, müvekkili şirketlerin ticari sırlarını içeren, gizli ve özel hazırlanan bir raporun, müvekkili şirketlerin bilgisi,onayı dışında üçüncü kişilere verildiğini belirterek, davalı denetim kuruluşu tarafından hazırlanan 17.06.2019 tarihli raporun müvekkili şirketler dışında üçüncü kişilere sunulmasının önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Davacı tarafça, dava dilekçesi ekinde davalı … vekili tarafından Bursa 2. A TM’nin 2018/498 esas sayılı dosyasına sunulan dilekçe ve eki değerleme raporunun, davacı tarafça dava dışı kurumlara gönderilen 03/11/2020 tarihli ihtarnamenin ve davacı tarafça davalı …’a gönderilen Beyoğlu …. Noterliği’nin 03/11/2020 tarih ve …yevmiyeli ihtarnamenin sunulduğu görülmüş, davacının iddialarının değerlendirilmesi için öncelikle delil olarak dayanılan dava dosyaları ile delillerinin celp edilerek incelenmesi gerektiği anlaşılmakla, dosya kapsamına ve delil durumuna göre henüz davacının haklılığının yaklaşık olarak ispat edilmediğinden davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davacılar vekili; mahkemece hiçbir inceleme ve somut bir değerlendirme yapılmaksızın, yargılama gerektirir gerekçesiyle taleplerinin reddine karar verildiğini, üçüncü kişi davalı tarafından diğer üçüncü kişilerle, kurumlarla ve kişilerle paylaşılmasının dahi geçerli bir sebep olduğunu,söz konusu rapordan Bursa 2. ATM ve Gebze ATM’nde görülen davalara sunulunca haberdar olduğunu, ancak davalıların söz konusu raporu bankalara, kurumlara sunduklarını, raporun müvekkillerini ticari sırlarını üçüncü kişilere açmak maksadıyla kullanıldığını,belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep, taraflar arasında görülen dava dosyalarına sunulan müvekkilleri şirketler hakkında hazırlanan denetim raporunun dolaşımının ve üçüncü kişilere sunulmasının ihtiyati tedbir yoluyla engellenmesi istemine ilişkindir. HMK’nın 389. maddesi, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” şeklindedir.Mahkemece davacı iddialarının değerlendirilmesi için taraflar arasında görülen dava dosyalarının kapsamıyla incelenmesi gerektiği, aşama itibariyle yaklaşık ispatın sağlanamadığı gerekçesiyle istem red edilmiştir. Davacı şirketler ile davalı gerçek kişi davalı arasında bir takım ihtilaflar bulunduğu ,bu davalar kapsamında dava konusu raporun anılan dosyalara sunulduğu anlaşılmaktadır. Tarafların karşılıklı davacı ve davalı bulunduğu dava dosyalarında mahkemenin bilgisine sunulan evrak ile ilgili bulunan ihtiyati tedbir talebine ilişkin olarak anılan dava dosyalarının kapsamıyla incelenmesinde gereklilik bulunmaktadır.İhtiyati tedbir talebi halinde tahkikat yapılması mümkün olmadığından mevcut delil ve belgeler değerlendirilerek bir karar verilmektedir.Durum ve koşulların değişmesi halinde yeniden bir karar verilmesi her zaman mümkündür.Geçersiz olduğunun tesbiti istenilen denetim raporunun usule aykırı elde edilip edilmediği ,ticari sırrın ifşası niteliğinde olup olmadığı yapılacak yargılama neticesi belirlenecektir.Raporun bir kısım kurumlara ve dava dosyalarına sunulduğu belirtildiğinden artık ihtiyati tedbir kararı verilmemesi halinde davacıların haklarını elde etmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden bahsedilmesinin mümkün olmadığı açıktır.Bu nedenle mahkemece verilen ara kararda bir isabetsizlik bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmış,ihtiyati tedbir isteyen davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 01/06/2021