Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/608 E. 2023/1426 K. 28.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/608
KARAR NO: 2023/1426
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/01/2021
NUMARASI: 2018/1122 Esas – 2021/17 Karar
DAVA: Alacak (Taşıyıcı Sorumluluk Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 28/09/2023
Davanın kabulüne ilişkin kararın, davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, müvekkilince dava dışı …San. ve Tic. A.Ş.’nin (… A.Ş.) emtiasının Belçika’dan Türkiye’ye taşındığını, taşıma sırasında emtianın hasarlandığından bahisle müvekkili aleyhine … A.Ş.’nin sigorta şirketi olan dava dışı … A.Ş. tarafından Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/394 Esas ve 2017/846 Karar sayılı dosyasından 27/04/2016’da rücuen alacak davası açıldığını, 29/11/2017’de davanın kabulü ile 3.235,65-TL’nin sigortalı şirkete ödeme tarihi olan 18/06/2015’ten itibaren avans faiziyle müvekkilinden tahsiline karar verildiğini; söz konusu kararın kaldırılması istemli müvekkilinin istinaf başvurusunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin 14. Hukuk Dairesi’nin 27/09/2018 kararıyla esastan reddedildiğini; bunun sonucunda … A.Ş.’nin müvekkiline karşı başlattığı İstanbul … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasına 06/11/2018’de hasar bedeli, icra dosyası tahsil harcı ve avukatlık ücreti ödemesi olmak üzere toplam 9.171,17-TL ödendiğini ve dosya borcunun kapandığını; hasarın meydana geldiği iddia edilen taşıma işleminin müvekkilinin sigortacısı olan davalı … A.Ş.’nin sorumluluk sigortası poliçesi kapsamında olduğunu, müvekkilince davalıya hasar ihbarında bulunulduğunu ve ihbara rağmen davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek, dava dışı … A.Ş.’ye ödenen 9.171,17-TL’nin ödeme tarihi olan 06/11/2018’den itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili, müvekkili şirketin sigortalısı olan davacının Belçika’dan Türkiye’ye taşıdığı serum emtiasının … sayılı 23/1/2015-15/1/2016 tarihleri arasında yurt içi taşıyıcı sorumluluk sigorta poliçesi ve bu poliçede verilen teminatlar ile sigorta ettirildiğini, dava öncesi başvuruda bulunulmadığından açılmış hasar dosyası bulunmadığını, davacının sunduğu belgelerde hasardan taşıyıcının sorumlu olup olmadığı belirlenemediğinden ve alıcının yükü ihtirazi kayıt koymadan teslim aldığından hasarın teminat kapsamında kaldığının anlaşılamadığını ve poliçedeki “İstisnalar Klozu”na göre “Taşınan malın özelliğine göre yöresel veya ulusal kural ve geleneklere uygun olmayan yetersiz ambalajlama, hatalı ve/veya yanlış istiflenmesinden kaynaklanan hasar ve masraflar teminat dışıdır.” düzenlemesinin bulunduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, taraflar arasında yurt içi taşıyıcı sorumluluk sigorta poliçesi bulunduğu, davacının dava dışı şirketin emtiasını taşırken hasar meydana geldiği, meydana gelen zararı dava dışı şirketin sigortacısı … A.Ş.’nin ödediği ve davacı şirkete rücua yönelik Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ndeki davanın kabul edildiği, kararın kesinleştiği ve icra takibiyle tüm zararın davacıdan tahsil edildiği; davacı tarafından bu zararın taraflar arasındaki yurt içi taşıyıcı sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında işbu davanın açıldığı, hükme esas alınan son bilirkişi heyet raporuna göre, meydana gelen zararın yükleme boşaltma aşamasında emtia ambalajının foklift bıçaklarının çarpması sonucunda dışarıdan bir etki ile yırtılması şeklinde gerçekleştiği, emtia sigortası genel şartları ve ICC(A) 01/01/1982 (…) klozu gereği poliçe teminatı ve zarar miktarının teminat limiti kapsamında olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile 9.171,17-TL’nin 06/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.Mahkeme ayrıca 01/02/2021 tarihli ek kararıyla, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında davacı lehine yargılama giderlerine sehven hükmedilmediğinden bahisle, davacı lehine yargılama giderine hükmedilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde, poliçedeki istisnalar klozuna göre davaya hasarın teminat kapsamı dışında olduğunu; davacı parsiyel yük taşıdığından yüke nezaret borcunun ağırlaştırılmış hali sorumluluğunun altında olduğunu; davacının hasara kendisinin sebep olduğunu; kabul anlamına gelmemekle birlikte poliçe muafiyet hükümleri dikkate alınmadan karar verildiğini, zira tazminat talebi başına 1.000-Euro muafiyetin dikkate alınması gerektiğini ve davacının ödediği faiz ve ferilerden müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, uluslararası kara taşımasında meydana gelen hasar bedelini emtia nakliyat sigorta poliçesi kapsamında ilama dayalı olarak emtia nakliyat sigortacısına ödeyen taşıyıcının, bu bedeli taşıyıcı sorumluluk sigortacısı olan davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, yukarıda belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.Somut olayda, davacı taşıyıcının, hasar bedelini ödemesine esas Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/394 Esas, 2017/846 Karar sayılı ve 29/11/2017 tarihli kararında, davacı … A.Ş.’nin sigortalısı … A.Ş.’nin Belçika’da kurulu firmadan satın aldığı muhtelif cins serum torbası ve tıbbi malzeme emtiasının Belçika’dan Türkiye’ye taşıması işinin davalı tarafından yapıldığı, uygulanması gereken CMR Konvansiyonu’nun 17. maddesine göre, taşıyıcının hasardan sorumlu olduğu, hasarın emtia nakliyat sigorta poliçe teminatında bulunması nedeniyle emtia nakliyat sigortacısı davacının, sigortalısına ödediği hasar bedelini davalı taşıyıcıya rücu edebileceği gerekçesiyle CMR 23. maddesi kapsamında, davalı taşıyıcının sınırlı sorumluluk limitini aşmayan gerçek zarar olan 3.235,65-TL hasar tazminatının davalı taşıyıcıdan tahsiline karar verilmiş olup; karar, istinaf incelemesinden geçmek suretiyle kesinleşmiş ve ilamın infaz edildiği icra dosyasında borçlu- davacı taşıyıcı tarafından 06/11/2018’de 9.171,17-TL ödeme yapıldığı dosya kapsamı ile sabit olduğu gibi taraflar arasında da ihtilafsızdır.Davacı taraf, icra dosyasında ilama dayalı olarak ödediği emtia hasar bedelini kendi sigortacısından tahsili gerektiğini ileri sürmüş, davalı sigorta şirketi ise, taşıyıcının sorumluluk sigortacısı olduğunu kabul etmekle birlikte, davacı taşıyıcının antreposunda meydana gelen hasarın poliçenin istisnalar maddesine göre teminat dışı olduğunu savunmuştur. Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu, Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kesinleşmiş ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, rücuya esas emtia hasarının, poliçe teminatı dışında kalacağı hususunda bir delil sunulamadığı gibi aksine hasarın davacı tarafından gerçekleştirilen CMR Konvansiyonuna tabi uluslararası kara taşıması sırasında meydana geldiğinin saptanması ve davalının, davacı taşıyıcının CMR sigortacısı olduğunun ihtilafsız bulunması karşısında, davacı taşıyıcının emtia nakliyat sigortacısına ödediği hasar bedelini kendi sigortacısı davalıdan rücuen isteyebileceği kanaatine varılmış olup, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik olmadığı gibi icra dosyasına ödenen toplam bedele hükmedilmesinde de usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, davalı vekilinin yerinde olmayan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 626,48-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 157,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 468,58‬-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, Davacı tarafından yapılan 16,50-TL istinaf yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.28/09/2023