Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/579 E. 2021/618 K. 28.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/579
KARAR NO: 2021/618
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/12/2020
NUMARASI: 2020/419 Esas 2020/625 Karar
DAVA: Ticari Şirket (Fesih İstemli)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 28/04/2021
Davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararın davacı tarafça istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı dava dilekçesinde; davalının 14.02.2020 tarihinde kendisini sigortalı yapmak adına anne adı da dahil olmak üzere bilgilerini alarak sigortalı yaptığını, ancak kendisinin haberi olmaksızın davacı adına sahte yollarla dava dışı … Tic. Şirketini kurduğunu, davacının bunu öğrendiği 18.02.2020 tarihinde vergi dairesine kapanışını verdiğini, davalı adına suç duyurusunda bulunduğunu, şirketin açılış ve kapanış tarihinin aynı gün olduğunu beyanla, bilgisi dışında 18.02.2020 tarihinde açılan şirketin ticaret odasında halen açık görünmesinden dolayı kapanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece davacı tarafa davalının dava dilekçesi ile adres bilgilerinin verilmemiş olması nedeni ile HMK 119/1-b maddesi gereğince davalının adresini bildirmek üzere verilen 1 haftalık kesin süre içinde davalının adresinin ve kimlik bilgilerinin verilmemiş olması nedeni ile HMK 119/1-b ve 119/2 maddesi gereğince Davanın Açılmamış Sayılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:Davacı istinaf dilekçesinde, mahkemece davalı hakkında dava açtığını, davalının sadece telefon numarasını bildiğini, şu anda adresini bulduğunu belirterek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:Dava ;davacının tek yetkili ve tek ortağı olduğu dava dışı şirketin ticaret sicildeki kaydının terkinine ilişkindir. Davacı tarafından dava açılırken davanın adli yardım talepli olarak açıldığı ve herhangi bir harç ve gider avansı yatırılmadığı ve adli yardım talebi ile ilgili olarak da bir karar verilmediği ve davacıya davalının adresini bildirmek ve gider avansını tamamlamak üzere 08.10.2020 tarihinde kesin süre verildiği 12.10.2018 tarihinde davacı tarafından gider avansının tamamlandığı anlaşılmıştır. Mahkemece dava dilekçesi ile birlikte adli yardım talepli dava açılmasına rağmen adli yardım talebi hakkında bir karar verilmemiş,adres verilen kesin süre de tamamlanmadığından davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Davacı tarafından istinaf başvurusu ile birlikte yeniden adli yardım talebinde bulunulduğu ve mahkemece HMK 336/3 maddesi gereğince adli yardım talebinin Bölge Adliye Mahkemesince değerlendirilmesi gerektiğinden karar verilmesine yer olmadığına ilişkin ek karar verilmiştir. Davacı tarafından dava dilekçesinde davalıya ait olduğunu bildirdiği bir telefon numarası vererek 12.10.2020 tarihinde davalının adresini bilmediğini beyan etmiş,ilk derece mahkemesince adresin araştırılması yoluna da gidilmemiştir. Adli yardımdan yararlanmak adil yargılanma hakkı kapsamındadır. Davacı tarafından dava dilekçesi ile birlikte adli yardım talebinde bulunarak fakirlik belgesini ibraz ettiği anlaşılmıştır. Hukuka aykırı işlemlere karşı başvuru yollarına erişimin kolaylaştırılması anlamında adalete erişim hakkı ekonomik yoksulluk nedeni ile ihlal olunamaz.Öncelikle davacının Adli Yardım talebi incelenerek sunulan fakirlik belgesi ve dava dilekçesindeki beyanları değerlendirilerek Dairemizce Adli Yardım talebinin kabulüne karar verilerek dosya incelenmiştir. Hukuki yarar, mahkemeden hukuksal korunma istemi ile bir davanın açılabilmesi için, davacının bu davayı açmakta veya mahkemeden hukuksal korunma istemekte bir çıkarının bulunması anlamına gelir. Davacının dava açmakta hukuk kuralları tarafından haklı bulunan, korunan, bir yararı olmalı; hakkını elde edebilmesi için mahkeme kararına ihtiyacı bulunmalıdır. Hukuki yarar HMK’nın 114. maddesi gereği dava şartı niteliğinde olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden dikkate alınması zorunludur. Davacının talebi dava dışı şirketin Ticaret Sicilden terkinine ilişkindir.Davacı dava dışı şirketin tek ortağı ve yetkili temsilcisidir.Davacı tarafından dava dışı şirketin genel kurulu yapılarak, tasfiye kararı alması, tasfiye memuru ataması ve usulüne uygun olarak tasfiyesinin kapanmasına karar vermesi gerekirken işbu davayı açmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle davacının istinaf başvurusunun kabulü ile talebinin HMK 353/(1) b-2 maddesi gereğince kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacının istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/12/2020 Tarih 2020/419 Esas 2020/625 Karar sayılı kararın HMK.’nın 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “Hukuki yarar yokluğundan davanın REDDİNE” İlk Derece yargılamasına ilişkin olarak; “Alınması gereken 59,30-TL başvuru harcı ve 59,30-TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Davacı tarafından yapılan yargı giderinin üzerinde bırakılmasına Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine” 59,30-TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına . Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 28/04/2021