Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/511 E. 2021/1062 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/511
KARAR NO : 2021/1062
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/09/2020
NUMARASI : 2020/131 Esas – 2020/162 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/07/2021
Milletlerarası yetki itirazının kabulüne ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili,davacının dava dışı Sigortalı … Tic..Ltd.Şti.ne ait emtianın Nakliyat Emtia Sigorta Poliçesi ve Abonman Sözleşmesi ile müvekkili tarafından teminat altına alındığını,Müvekkilinin sigortalısına ait günlük(buhur) yükü 22.05.2018 tarihli … nolu konşimento tahtında Apapa’dan Türkiye’ye taşınmak üzere … nolu konteyner içinde Westermoor gemisine yüklediğini, tahliye sırasında yapılan kontrollerde konteyner içerisinin ıslak olduğunu,ekspertiz incelemesinde , hasarın emtianın bulunduğu konteynerin tavanında bulunan muhtelif delik ve yırtıklar sebebi ile yağmur ve deniz suyunun bu deliklerden girerek emtiayı ıslatması sonucunda meydana geldiği kanaatine varıldığını,davalının dava konusu taşımaya ilişkin konşimentoyu düzenlemiş olup, dava konusu olayda TTK 1191 gereğince fiili taşıyan konumunda olduğunu , taşıma sırasında meydana gelen zarardan sorumlu olduğunu,başlattıkları takibe borçlu tarafından haksız olarak itiraz edildiğini, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatı ile mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili;Nijerya’nın Apapa Limanından İskenderun Limak Limanına yapılan dava konusu denizyolu taşımasının bulunan … nin … numaralı konşimentosu tahtında gerçekleştiğini,konşimentoya göre davacının yük alıcısı gönderilen konumunda olup, müvekkili … de taşıyan sıfatına haiz olduğunu, davacının sigortalısının konişmentoya göre “gönderilen” sıfatı ile bu konişmentoya taraf ve hamil olması keyfiyetiyle , dava konusu yüklerin sigortalı tarafından fiilen teslim alındığını,TTK 1237/1 uyarınca taşıyan müvekkili ile konişmento hamili sigortalı arasındaki ilişkilerde konişmentonun esas tutulduğunu,konişmento tahtındaki tüm uyuşmazlıklarda uygulanması gereken yasaların İngiliz Yasaları olduğunu Yetkili Mahkemenin ise Londradaki İngiliz Yüksek Adalet Mahkemesi olduğunun taraflarca kabul edildiğini ve böylece tüm mahkemelerin yetksinin ortadan kaldırıldığını,uyuşmazlıkta yabancılık unsurunun mevcut olduğunu,süresinde hasar ihbarı bulunmadığını, konişmentolarda bulunan Milletlerarası yetki şartı uyarınca davanın yetki yönünden , dava ehliyeti yokluğundan ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece davalı şirketin yabancı bir şirket olması , taşıyıcı şirket ve konşimentoyu düzenleyen acente ile geminin yabancı olması nedene ile yabancılık unsuru taşıdığı, dava konusunun Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine giren bir konu olmayıp,akdi ilişkiden kaynaklandığı, konişmentonun 26.maddesinde düzenlenen Yetki klozunun halefiyet hükümlerine göre davacı sigorta şirketini bağladığı, konişmentodaki yetki şartına göre somut uyuşmazlık yönünden Londra’da bulunan İngiliz Yüksek Adalet Mahkemesinin yetkili olduğundan yetki itirazının kabulüne ve davanın yetkisizlik nedeni ile reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili ,yetki anlaşmasında taraflardan yalnızca birinin imzasının olması TBK 14 e aykırı olup HMK 17-18 uyarınca yetki anlaşmasının hukuken geçersiz olduğunu,bir an için yetki şartının geçerli olduğu kabul edilse dahi Yetki Şartının genel işlem şartlarına aykırı olup yazılmamış kabul edileceğini, ayrıca konşimentonun davalının … adına acente tarafından düzenlendiğini ve acentenin tahkim/Yetki anlaşması yapabilmesi için özel yetkisi bulunması gerektiğini belirterek kararın kaldırılarak yeniden görülmek üzere mahkemeye iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava ;davacı tarafından TTK 1472 maddesi gereğince açılan sigortalıya ödenen hasar bedelinin rücuan tahsili için yapılan takibe itirazın iptali davasıdır.Davalı adına Nijer acentesi tarafından yük için 22.05.2018 tarihinde 964657517 nolu kayıt numarası ile Konişmento düzenlenmiştir.Davalı vekili, taşımaya ilişkin konişmentonun 26.maddesinde milletlerarası yetki şartı bulunduğunu yetki klozunda yapılan taşımalardan kaynaklanan uyuşmazlıklarda Londra’daki İngiliz Yüksek Adalet Mahkemesinin yetkili olduğunun kabul edildiğini ileri sürerek süresinde yetki itirazında bulunmuştur.MÖHUK 47.maddesinde yer itibari ile yetkinin münhasır yetki esasına göre tayin edilmediği hallerde taraflar arasında yabancılık unsuru taşıyan ve borç ilişkisinden doğan uyuşmazlığın yabancı bir devlet mahkemesinde görülmesi konusunda anlaşma yapılması mümkündür. Yetki şartının geçerli olması için uyuşmazlığın yabancılık unsuru taşıması, Türk Mahkemelerinin yetkisinin münhasır yetki esasına göre düzenlenmemiş olması ile uyuşmazlığın borç ilişkisinden doğması gerekmektedir. Davacı,sigortalı-gönderilenin halefi sıfatıyla bu davayı açmış olup, sigortalı ile davalı taşıyan arasındaki hukuki ilişkiyi belirleyen konşimentodaki hükümler ile bağlı olmaktadır. Somut uyuşmazlıkta, davalı yabancı taşıyıcı şirket , konişmentoyu düzenleyen acente ve gemi yabancı bir gemi olduğundan yabancılık unsuru mevcuttur.Dava konusu Türk Mahkemelerinin yetkisinin münhasır yetki esasına ilişkin olmayıp deniz taşıma akdi ilişkiden kaynaklanmaktadır.Geçerli bir yetki şartı bulunduğundan milletlerarası yetki itirazının kabulü ile davanın yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiş, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 01/07/2021