Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/448 E. 2021/405 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/448
KARAR NO: 2021/405
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/01/2020
NUMARASI: 2018/260 Esas – 2020/85 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/03/2021
Davanın kabulüne ilişkin hükmün davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili ; davalı asıl borçlu , kefiller ile davacı banka arasında ticari ilişki kurulduğunu, bu ilişki kapsamında kredi kullandırıldığını, karşılığında gerçek kişi davalılardan müteselsil kefil olarak imza alındığını,28.01.2014 tarihinde 4.000.000-TL bedelli genel kredi sözleşmesi imzalandığını, davalı şirket ve kefiller tarafından kredi ödemelerinin zamanında yapılmadığını,borçlulara 26.12.2017 tarihli ihtarname gönderilerek hesabın kat edildiğini, borç ödenmeyince İstanbul …İcra Müd. … esas sayılı dosyası ile takip yapıldığını, borçlular tarafından takibe itiraz edildiğini belirterek,haksız itirazın iptali ile takibin devamına ,haksız itiraz nedeniyle borçluların % 20 tazminat ile mahkumiyetlerine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili;müvekkillerinin davacı bankaya borçları bulunmadığını, ayrıca talep edilen temerrüt faizinin de haksız olduğunu, temerrüde de düşmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne 14.895,53- TL asıl alacak,1.848,75 TL işlemiş faiz ve 92,44 TL bsmv üzerinden itirazın iptaline takibin devamına ,asıl alacağa takip tarihinden itibaren %28,08 oranında temerrüt faizi işletilmesine,likit alacağa haksız itiraz nedeniyle nakit alacak üzerinden % 20 oranda icra inkar tazminatı ile mahkumiyetlerine,9.630-TL gayrınakit alacağın depo edilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalılar vekili; müvekkillerinin davacı bankaya borçları bulunmadığını ,yalnızca banka kayıtları ile inceleme yapıldığını, davalıların temerrüdü oluşmadığını,belirlenen temerrüt faiz oranının fahiş olduğunu,icra inkar tazminatına karar verilmesinin de usulsüz olduğunu belirterek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; banka tarafından kullandırılan kredi alacağı için başlatılan takibe itirazın iptali davasıdır. Davalılar itiraz dilekçelerinde icra dairesinin yetkisine itiraz etmişler,mahkemece bu konuda olumlu bir karar verilmemiştir. Yetkili icra dairesinde takip yapılmış olması itirazın iptali davalarında özel bir dava şartıdır.İcra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş olması şartıyla mahkemece re’sen dikkate alınması gerekir. İcra dairesinin yetkisine itiraz karara bağlanmadan esas hakkında inceleme yapılması doğru değil ise de ,sözleşmenin 6.2 madddesinde İstanbul icra müdürlükleri yetkili kılındığından bu usulü hata/eksiklik sonuca etkili görülmemiştir. Davalı vekilinin hesaplamanın yalnızca banka kayıtları üzerinde yapılan inceleme ile belirlendiğini ileri sürmüş ise de , sözleşmenin Diğer hükümler başlıklı 6-1 maddesinde doğacak anlaşmazlıklarda banka kayıtlarının HMK 193 maddesi anlamında delil olacağı kararlaştırıl mıştır.Banka kayıtları incelenerek hazırlanan bilirkişi raporunda ; borcun KMH kredisinden kaynaklandığı,asıl borçlu ve kefillere gönderilen Üsküdar …Noterliğinin 26.12.2017 tarihli kat ihtarnamesinin kefillere takip tarihinden sonra tebliğ edildiği, davalıların temerrüdünün takip ile oluştuğu,takip tarihine kadar TCMB tarafından belirlenen yürürlükte bulunan %22,08 oranında akdi faiz ,takip tarihinden itibaren de %28,08 oranda faiz uygulanması gerektiği belirtilmiştir. TCMB nin ” Mevduat ve kredi faiz oranları ve katılma hesapları kar ve zarara katılma oranları ile kredi işlemlerinde faiz dışında sağlanacak diğer menfaatler hakkında tebliğ”in 4.maddesinin 1.fıkrasına eklenen cümle ile “KMH hesaplarında uygulanacak azami akdi ve gecikme faiz oranları ,2.4.2006 tarihli ve 26127 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Kredi Kartı İşlemlerinde uygulanacak Azami Faiz Oranları Hakkındaki Tebliğ’in (Sayı 2006/1) in 3.maddesinde belirlenen akdi ve gecikme faizi oranlarını geçemez”hükmünü haizdir. Somut olayda ;uyuşmazlığın KMH hesabından kaynaklandığı anlaşılmakla faiz bakımından kredi kartlarına ilişkin 5464 sayılı kanun hükümleri uygulanacaktır.Davacı tarafça bu hükme uygun olarak %28,08 oranında temerrüt faizi talep edilmiştir. Akdi faiz ve temerrüt faizi oranları TCMB tarafından belirlenmekte olduğundan davalılar vekilinin faizin fahiş olduğuna yönelik istinaf nedeni yerinde görülmemiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporu ile de tespit edildiği üzere, davalıların sorumluluğu 14.895,53- TL asıl alacak, 1.848,75 -TL işlemiş faiz ve 92,44-TL BSMV olmak üzere toplam 16.836,72 TL olarak hesaplanmış olup, bu tutar üzerinden davanın kabulüne, ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren %28.08 temerrüt faizi uygulanmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.Hesap kat tarihinden sonra yapılan kısmi ödemelerin asıl alacaktan düşülerek takip yapıldığı,kredi hesabından kaynaklanan alacağın likit ve belirlenebilir olduğu gözetildiğinde alacak kanıtlandığından itirazın iptaline ,takibin devamına ve likit alacak nedeniyle icra inkar tazminatına hükmedilmesinde isabetsizlik olmadığından davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 1.150,11- TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 287,52- TL nin mahsubuna bakiye 862,60- TL harcın davalılardan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına, Davalılar tarafından yapılan istinaf yargı giderinin üzerinde bırakılmasına, Davacı tarafından yapılan 41-TL istinaf yargı giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 18/03/2021