Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/388 E. 2021/442 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/388
KARAR NO: 2021/442
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/10/2020
NUMARASI: 2019/164 Esas – 2020/562 Karar
DAVA: Tespit
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/03/2021
Pasif husumet yokluğundan davanın reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan 3.9.2010 tarihli protokol ile davalı …’ ın imzasını taşıyan yazılı belge ile davalıya Kırklareli-Deveçatağı köyünde Rumeli Hayvancılık ismiyle büyükbaş hayvan çiftliği kurmak için anlaşma sağlandığını, müvekkilinin bankadan faizsiz hayvan kredisi çekerek çiftliği tamamiyle kendisinin kurduğunu, davalıların müvekkiline ait %50 oranında hisseyi devretmediklerini belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla çiftliğin %50 hissesinin ve güncel gerçek değerinin davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, dava konusu çiftliğin mülkiyeti ve işletmesinin … A.Ş.’ye ait olduğunu, , müvekkili …’ın yönetim kurulu başkanı olduğu …A.Ş.’nin devletin teşvik ettiği büyükbaş hayvan çiftliği kurmaya karar verdiğini, 16.08.2010 tarihinde çiftliğin halihazırda faaliyet gösterdiği dört parselin alındığı ,gayrimenkullerin … A.Ş. nin öz sermayesi ve … Bankası’ndan kullandığı kredilerle alındığını, … A.Ş. gayrimenkullerin alımına başladıktan sonra hisselerin %99’u … A.Ş.’ye ve %1’i müvekkili …’a ait olacak şekilde …Ltd. Şti’nin kurulduğunu,şirketin 21.03.2011 tarihinde kurulması akabinde … mülkiyetindeki gayrimenkuller ve kullanılmış kredilerin Rumeli Hayvancılığa devredildiğini ve bu tarih itibarı ile çiftliğin kurulması için yapılan harcamaların tamamının Rumeli Hayvancılığın öz sermayesi ve kullandığı krediler ile tamamlandığını,çiftliğin kuruluşunda davacının herhangi bir ekonomik katkısı olmadığını, davacının katkısının … A.Ş. ile davacı arasında akdedilen 3.9.2010 tarihli danışmanlık protokolü ile gerçekleştiğini, protokol kapsamında davacının bir takım hususların yerine getirilmesi konusunda belirli bir bedel üzerinden anlaşıldığını, protokolün son paragrafında “… Yukarıda bahsedilen konularda …, …A.Ş.’ye danışmanlık yapacaktır.” denildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, çiftliğin mülkiyetinin ve işletmesinin dava dışı …A.Ş.’ye ait olduğu, husumetin dava dışı bu şirkete karşı yöneltilmesi gerekirken eldeki davanın ise dava dışı şirketin ortağı ve temsile yetkilisi olan …’a ve …yetkilisi olan …’a karşı açıldığı gerekçesiyle davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, mahkemece davanın pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş ise de, davada davalı olarak gösterilen kişilerin şirketi münferiden temsile yetkili kişiler olduğunu, şirketlerin davaya dahil edilerek eksikliğin giderilmesinin mümkün olduğunu,davalı …’ın sözleşmede imzasının bulunduğunu, davanın davalılara ve davalıların sahibi oldukları şirketlere yapılan ödeme ve yatırımların ve şirketin kurulmasındaki katkı oranının tespitine yönelik olduğunu, mahkemece dava açıklattırılmadan reddine karar verildiğini, oysa davanın belirsiz alacağa yönelik tespit davası olduğunu, taraf eksikliğinin giderilmesi mümkünken davanın reddine karar verilmesinin yerinde olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; çiftlik işletmesinin %50 hissesinin ve güncel gerçek değerinin davacıya ait olduğunun tespiti, bedelinin ödenmesi istemine ilişkindir. Davalı tarafça, çiftliğin mülkiyeti ve işletmesinin … A.Ş.’ye ait olduğu belirtilmiş ve husumet itirazında bulunulmuştur. Davacı tarafça, delil listesi ekinde sunulan ve davalılara keşide edilen Lüleburgaz … Noterliğinin 14.02.2019 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinde de, dava konusu çiftliğin … A.Ş.’ye ait olduğu belirtilmiştir. Celp edilen dava dışı … A.Ş nin ticaret sicil dosyasının incelenmesinde; şirketin kanuni merkezinin “… Köyü No:… Merkez Kırklareli” olduğu, şirketin faaliyet konusunun “Sütü Sağılan Büyükbaş Hayvan Yetiştiriciliği” olduğu, şirketin %99 hissesinin … A.Ş.’ye, %1 hissesinin davalı …’a ait olduğu, davalı …’ın aynı zamanda şirketi münferiden temsile yetkili olduğu, diğer davalı …’ın da … A.Ş.’yi temsile yetkili olduğu anlaşılmıştır. Davacı tarafça, delil listesi ekinde sunulan ve dava dilekçesinde belirtilen 03.09.2010 tarihli protokol başlıklı belgede; …A.Ş. ile davacı … arasında düzenlendiği, konusunun, davacının … A.Ş.’ye danışmanlık vermesine ilişkin olduğu, … A.Ş. adına … ve davacı tarafından imzalandığı,davalı …’ın münferiden, diğer davalı …’ın ise müştereken … AŞyi temsile yetkili oldukları anlaşılmıştır. Dava konusu edilen çiftliğin mülkiyeti ve işletmesinin dava dışı … A.Ş.’ye ait olduğu, husumetin dava dışı bu şirkete karşı yöneltilmesi gerekirken eldeki davanın ise dava dışı şirketin ortağı ve yetkili temsilcisi olan …’a ve dava dışı şirketin ortağı ve yetkili temsilcisi olan … A.Ş adına hareket eden ve aynı zamanda … yetkilisi olan …’a karşı açıldığı, dava dışı … A.Ş. İle davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaması nedeniyle dahili dava yolu ile davaya dahil edilmesinin de mümkün olmadığı anlaşıldığından, davanın davalıların pasif husumet ehliyetlerinin bulunmaması nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 25/03/2021