Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/347 E. 2023/1621 K. 23.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/347
KARAR NO: 2023/1621
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/10/2020
NUMARASI: 2018/855 Esas – 2020/625 Karar
DAVA: Tespit Ticari Şirket (Pay Defteri Kaydına İlişkin)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/10/2023
Davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili, … AŞ’nin 05.09.2018’de yapılan olağan genel kurul toplantısına müvekkilin ortaklığını ispatlayamadığından katılımının engellendiğini, şirketin … aile bireylerinden oluştuğundan, müvekkili ailesine duyduğu güven sebebiyle hiçbir zaman hamiline yazılı pay senetlerini teslim almamış ise de müvekkilinin şirket ortağı olduğu, müvekkili 2015 yılından bu yana paylarını ve/veya pay senetlerini hiç kimseye devretmediğini, 8.12.2010 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında alınan karar ile sermayenin 15.000.000-TL’den 30.000.000-TL’ye çıkartılmasına karar verildiği, hisselerin hamiline yazılı olduğunu, 6102 sayılı TTK’nın 483. maddesinin 2. fıkrasında hamiline yazılı pay senetlerinin çıkartılması için öncelikle sermayenin tamamının ödenmesi gerektiği ve yönetim kurulunca pay senedi çıkartılmasına ilişkin alınacak kararın tescil ve ilan edilmesi gerektiği hükmolunduğunu, taahhüt edilen sermaye miktarının ödendiğine ilişkin herhangi bir bilgi bulunmadığını,usulüne uygun çıkarılmayan hamiline yazılı pay senetlerinin şirket ortaklarına teslim edildiği ve/veya bu senetlerin ortaklığı gösterdiğinin düşünülmesinin mümkün olmadığını, ortak …, 23.12.2016 tarihinde vefat ettiğini,şirkette sahip olduğu payların mirasçılarına intikalinin yapılması için yönetim kurulu üyelerine Beyoğlu … Noterliğinin 14 Ağustos 2018 tarihli, … yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderildiğini, buna rağmen, yönetim kurulu kararı alınmadığı, pay devrinin yapılıp yapılmadığı hususu belirsiz bırakıldığını, … sağ kalan eşi sıfatıyla mirasçısı olduğundan şirketteki payı da mirasçı olduğu oranda arttığını, bu artışa ilişkin hamiline yazılı pay senetleri müvekkiline teslim edilmediğini, müvekkilinin …’in, …Tic. AŞ’de ortak olduğunun ve pay oranının tespiti ile ortak olduğunun pay defterine kaydedilmesini ve İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünce tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, 12.01.2009 ve 07.01.2011 tarihli “İnançlı Temlik (Hisse Devri) ve İnşaat Sözleşmeleri” kapsamında %88,5 hissesi müvekkili şirket yetkilisi … ait olan şirket hisselerinin tamamının, bu şirketin aktifinde yer alan … … … ada,… parsel sayılı taşınmazda,davacı tarafından yapılacak inşaatta (…) idari süreçleri kolaylıkla tamamlaması amacıyla devredileceğini, inşaatın tüm iskan ve ruhsatları alınarak, en geç 31.12.2012’de teslime hazır olması ile birlikte %40’ına tekabül eden hisselerin müvekkili … iade edileceğini, “… ” projesinin, davacının ruhsat ve eklerine aykırı şekilde inşa ettiği, ilgili belediye tarafından inşaatın defalarca mühürlendiğini, yıkım kararları alındığını ve bunun üzerine müvekkili şirket yetkilisi …, şirketin hamiline yazılı hisse senetlerini talep ettiğini,hisse senetlerini müvekkiline iade ettiklerini, hisse senetleri davacıya imzası karşılığında teslim edilmekle birlikte, gerek “teslim tutanakları” gerek “ihraç kararları” gerekse 08.12.2010 tarihli genel kurulda taahhüt edilen sermayenin ödendiğine YMM tasdik raporları genel kurula sunulduğunu, sermayenin 15.000.000-TL’den 30.000.000-TL’ye arttırılmasına yönelik YK kararından sonra taahhüt edilen 15.000.000-TL’de müvekkili şirkete ödendiğini, pay sahibi olmaması nedeniyle … vekilinin toplantıya katılma ve oy kullanma hakkı söz konusu olmadığını, pay defterinin pay sahipliğinin tespiti konusunda hiçbir önemi bulunmadığını, … hamiline yazılı pay senetleri, Kevser hanım’ın vefatından önce davacıya devir ve teslim edildiğini, … payları vefatından bir süre önce …’e hamiline yazılı senetlerin teslimi ve satışı ile devredildiğini, hamiline yazılı senetleri ibraz edemeyen vekillerin toplantıya katılmalarına muvafakat edilmediğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI :Mahkemece,davacı tarafın hisse senetlerini hisse senedi teslim tutanakları ile teslim aldığının sabit olduğu, aksinin yazılı delil ile ispatlanamadığı, … ait 129.150 pay hisse senetlerinin 04.06.2016 tarihli YK kararında …’e devrettiğinin karara bağlandığı, hamiline hisse senetlerinin basılmasının sonuçta geçerliliği ve bu hisse senetlerinin davacıya teslim edildiği olgusu karşısında, hamiline hisse senetlerinin devir şekilleri de dikkate alındığında davacının halen ortak olduğunun tespitinin mümkün olmadığı, bu hususun ancak bu hamiline hisse senetlerini elinde bulundurana karşı davacının açacağı dava ile çözülmesi gerektiği, açılacak bu davanın da eldeki dava ile irtibatının bulunmadığı, her ne kadar davacı tarafça İstanbul 20. ATMnin 2020/236 karar sayılı ilamı ibraz edilmiş ise de hasımsız açılmış zayi nedeniyle iptal kararı olup, davalı şirketi bağlayıcı bir özelliği bulunmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı vekili, müvekkilin hisse senetlerinin zayi nedeniyle iptali için İstanbul 20. ATMnin 2019/1279 Esas sayılı dosyası ile yapılan yargılama sonunda hisse senetlerinin iptaline ve yeniden basılarak müvekkile teslimine karar verildiğini, müvekkilin davalı şirketin ortağı olduğunun bir kez daha ortaya çıktığını, ilgili kararda davacının 810.300 adet hamiline yazılı hisseye sahip olduğu sabit görülmüş fakat senetlerin devredilip devredilemediğinin tespit edilemeyeceği belirtilerek dava reddedilmiş ise de toplanan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile müvekkilin hisse sahibi ortaya çıktığını, müvekkile ait hisse senetlerinin kimde olduğunun bilinmediğini, zayi nedeniyle iptal kararının bu dava için tamamlayıcı delil vasfında olduğunu belirterek kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, anonim şirketteki ortaklığın tespiti ve pay defterine kaydedilmesi istemine ilişkindir. Davacı taraf 5.9.2018 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısına hamiline yazılı hisse senetlerini ibraz edemediğinden katılamadığını, hamiline yazılı hisse senetlerini hiç teslim almadığını, sermayenin tamamı ödenmeden hamiline hisse senetleri çıkarılamayacağını, kendisinin şirket ortağı olduğunu ve ayrıca ölen eşi şirket ortağı … intikal eden şirket hisselerinin de bulunduğunu belirterek şirket ortaklığının tespiti gerektiğini iddia etmekte iken davalı şirket ise davacının hamiline yazılı hisse senetlerini bizzat teslim aldığını, sermayenin tamamen ödenerek pay senedi çıkarıldığını,YK başkanı olarak davacının imzası bulunduğunu, … hisselerini davacıya devretmesi nedeniyle miras yoluyla intikal eden şirket hissesi olmadığını savunmuştur. Davalı şirket defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda şirket sermayesinin 15.000.000-TL’den 30.000.000-TL’ye artırılmasına karar verildiği davalı şirketin, 08.12.2010 tarihli genel kurul sonrası davacının sermaye artışından hissesine isabet eden sermaye taahhüdünü tamamen ödediği, davalı şirketin paylarının hamiline yazılı hisse senedine bağlandığı, hamiline yazılı hisse senedi ihraçlarının yapıldığı, davacının hamiline yazılı hisse senetlerini teslim aldığı, … 129.150 payı karşılığı hamiline hisse senedi bulunduğu; ancak 04.06.2016 tarihli YK kararında bu payların tamamını davacıya devrettiğinin karara bağlandığı;bu tarih itibariyle … payının bulunmadığı ve fakat aynı tarih itibariyle davacının 810.300 adet hamiline yazılı hisseye sahip olduğu tespit edilmiştir. İstanbul 20. ATM’nin 2019/1279 Esas – 2020/236 Karar sayılı dosyasında davacının hasımsız olarak hisse senedi iptali davası açtığı, davacıya ait 810.300-TL bedelli hamiline yazılı hisse senetlerinin zayi nedeniyle iptaline karar verildiği, kararın kesinleştiği,yargılama sırasında dosyaya ibraz edilen 22.09.2020 tarihli şirket olağan genel kurul toplantısına ait hazirun cetveli ve toplantı tutanağına göre tüm hamiline yazılı hisse senetlerinin ibraz edildiği anlaşılmaktadır. Hamiline yazılı hisse senetlerinin devir şeklinin senedin zilyetliğinin teslimi yoluyla gerçekleştirilmesi ve pay defterindeki kayıtların kurucu değil bildirici etkiye haiz olması göz önünde tutularak delillerin incelenmesinde her ne kadar 4.6.2016 tarihinden sonra …’in hamiline yazılı hisse senetlerini uhdesinde bulundurmaya devam edip etmediği tespit edilememiş ve İstanbul 20. ATM’nin 2019/1279 E.-2020/236 K.sayılı dosyasında bu hisse senetlerinin iptaline karar verilmiş ise de iptal kararının maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediği,davada taraf olmayan şirketi bağlayıcı etkiye haiz olmadığı gibi 22.09.2020 tarihli şirket olağan genel kurul toplantısına ait hazirun cetveli ile sabit olduğu üzere davacının iddia ettiği hamiline yazılı senetlerin … tarafından ibraz edildiği, bu yöndeki talep bakımından verilecek olan karar, davada taraf olmayan adı geçen kişinin hukukunu etkileyeceğinden, hukuku etkilenecek bu kişinin davada taraf olarak yer almaksızın, uyuşmazlığın sonuçlandırılıp bir karar verilmesi mümkün değildir.Bu itibarla mahkemece, davacı tarafa, davalı şirketin ortaklık durumunun tespiti bakımından hamiline yazılı hisse senetlerin elinde bulunduran kişiye karşı istirdat davası açmak üzere mehil verilmesi, belirtilen dava ikame edildikten sonra işbu dava dosyası ile birleştirilerek usulünce taraf teşkili sağlandıktan sonra yapılacak değerlendirme sonrasında hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar tesisi doğru olmamış, kararın re’sen kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin esasa ilişkin istinaf nedenleri bu aşamada incelenmeksizin , davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle dava yeniden görülmek üzere kararın kaldırılmasına dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne; İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/10/2020 Tarih 2018/855 Esas – 2020/625 Karar sayılı kararın HMK’nın 353(1)a-4 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE”Davacı tarafından yatırılan 13.840-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde davcaıya iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 23/10/2023