Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/312 E. 2021/400 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/312
KARAR NO : 2021/400
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİH: 12/01/2021
NUMARASI : 2020/286 D.İş 2021/24 Karar
TALEP : İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/03/2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün ihtiyati tedbir talep edenler vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TALEP: İhtiyati tedbir isteyenler vekili; davacı müvekkillerinin de ortağı olduğu davalı şirketin yönetiminin, müvekkilleri dışındaki bir kısım kurucu ortak kardeşlerin vefatı ile yeni ortakların kontrolüne geçtiğini, şirketin iki yıla yakın bir süredir iştigal alanından uzaklaşarak faaliyet gösterdiğini, şirket mallarının yok pahasına satılmasını engellemek için girişimlerde bulunmalarına rağmen şirket mallarının bu şekilde satılmasını engelleyemediklerini, TTK’da öngörülen çerçevede azınlık haklarının koruması ve şirketin resmi tasfiye sürecine girmesi için açılacak davalara esas olmak üzere müvekkillerinin de ortağı şirket adına kayıtlı bulunan taşınmazların 3. şahıslara satış ve devrinin durdurulmasını talep etme zorunluluğu doğduğunu belirterek, telafisi mümkün olmayan zararların önlenmesi ve TTK nezdinde var olan haklarının korunması amacı ile müvekkillerinin ortağı olduğu … Tic. A.Ş üzerinde kayıtlı taşınmazların 3. şahıslara temlikinin önlenmesi için tapu kayıtlarına teminatsız ihtiyati tedbir konulmasına kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; verilen süreye rağmen ihtiyati tedbir istenen taşınmaz bilgileri, güncel değerleme raporları ve varsa satılmak istenen bedel veya satış yapılmış ise satış bedeline ilişkin bilgileri içerir resmi sözleşme örneklerinin dosyaya sunulmadığı, talep edenler tarafından aynı davalı hakkında mahkemenin 2020/789 esas sayılı dosyasında açılan davada verilen 08/12/2020 tarihli ara karar ile, davalı şirketin fesih ve tasfiyesi talep edildiğinden TTK’nın 638/2 maddesi gereğince şirketin mal varlığının korunması bakımından şirket adına kayıtlı olduğu tespit edilen taşınmazların 3. şahıslara devir ve temlikinin dava sonuna kadar HMK’nun 389 vd. maddeleri gereğince ihtiyati tedbir yoluyla önlenmesine karar verildiği, tedbir talebinde yaklaşık ispat koşulunun yerine getirilmediği, ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığı, ayrıca tedbir talebinde bulunanlar vekilince iş bu ihtiyati tedbir talebinden sonra aynı mahkemenin 2020/789 esas sayılı dosyasında iş bu dosyadaki borçlu hakkında aynı konuda ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu ve 08/12/2020 tarihli ara karar ile de davacı taleplerinin kısmen kabul edildiği, talebin bu yönüyle de konusunun kalmadığı ve esas hakkında açılan davada tedbir isteminin davalı şirket yönünden karşılandığı gerekçesiyle, ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: İstinaf yoluna başvuran talep edenler vekili; müvekkillerinin ortağı bulundukları şirkette azınlık haklarının koruması ve şirketin tasfiyesine esas olmak üzere talep ettikleri ihtiyati tedbirin mahkemece reddedildiğini, oysa telafisi mümkün olmayan zararların ve azınlık haklarının korunması adına talebin haklı olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Talep, HMK’nın 389. ve devamı maddelerine dayalı ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. HMK’nın 389. maddesi, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyat tedbir kararı verilebilir.” şeklindedir.Aynı yasanın 390/3 maddesi ise, ”Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” düzenlemesini içermektedir.Somut olayda; davacılar tarafından davalı şirketin tasfiyesine esas olmak üzere şirket adına kayıtlı taşınmazların üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesi bakımından ihtiyati tedbir talep edildiği, mahkemece verilen kesin süreye rağmen ihtiyati tedbir istenen taşınmaz bilgileri ile taşınmazın satışına ve değerine ilişkin kayıt ve belge sunulmadığı gibi, isteme dayanak herhangi bir delil de sunulmadığı, bu nedenle ihtiyati tedbir kararı verilmemesi halinde davacıların haklarını elde etmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkansız hale geleceği hususları kanıtlanamadığı gibi, davacı tarafın haklılığının da yaklaşık ispat ölçüsünde kanıtlanamadığı, kaldı ki ilk derece mahkemesine aynı davacılar tarafından açılan 2020/789 esas sayılı tasfiye istemli esas davada verilen 08.12.2020 tarihli ara karar ile ihtiyati tedbir isteminin kabulü ile davalı şirket adına kayıtlı taşınmazların üçüncü kişilere devri ve temlikinin ihtiyati tedbir yoluyla önlenmesine karar verildiği, sonuç olarak ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, ihtiyati tedbir isteyenler vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir talep edenler vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 59,30- TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 54,40- TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90- TL harcın ihtiyati tedbir talep edenlerden alınarak hazineye gelir kaydına,İstinaf yoluna başvuran ihtiyati tedbir talep edenler tarafından yapılan giderlerin üzerlerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 18/03/2021