Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/251 E. 2021/200 K. 16.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/251
KARAR NO : 2021/200
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/11/2019
NUMARASI : 2019/126 Esas-2019/1061 Karar
DAVA: Şirketin İhyası
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/02/2021
Davanın kabulüne ilişkin hükmün davalı tasfiye memuru vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili, ihyası istenen … Ticaret A.Ş.’ye karşı İstanbul Anadolu 19. İş Mahkemesi’nin 2018/466 Esas sayılı dosyasında dava açıldığını, ancak davalı şirketin … Tic. A.Ş. Devir olmak suretiyle birleştiğini, şirketin ihyası için İstanbul Anadolu 19. İş Mahkemesi’nin 2018/466 Esas sayılı dosyasının 5.3.2019 tarihli celsesinde kendilerine süre verildiğini, … Anonim Şirketi’nin 21.3.2017 tarihinde tescil edilerek birleşme nedeniyle sicil kaydının terkin edildiğini,… Tic. A.Ş.’nin ise 28.3.2018 tarihinde sicilden terkin edildiğini, rücuen alacak davasının konusunu oluşturan iş kazasının, davalının resen tescil işleminden önce, 28.10.2012 tarihinde gerçekleştiğinden dava konusu … Anonim Şirketi’nin tüzel kişiliğinin T.T.K.’nin 547. maddesine göre ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: 1-Davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü vekili; davalının davanın açılmasına sebep olmadığını, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinden sorumlu olmayacağını, kendileri açısından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. 2-Davalı tasfiye memuru …’a dava dilekçesi tebliğ edilmiş, ancak davaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, resen terkin edilen şirketin derdest dava dosyalarının mevcut bulunduğu ve bu haliyle tasfiyenin tamamlanmış olduğundan bahsedilemeyeceği, bu ek işlemler sonuçlanıncaya kadar şirketin yeniden ihyasının gerektiği ve davacının hukuki yararının bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, davalı ticaret sicil müdürlüğünün iş bu davada yasal hasım olması karşısında bu davalı aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmemiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı tasfiye memuru… vekili; davacı tarafından tasfiyeden evvel tasfiye memuru olması sebebiyle müvekkili aleyhine açıldığını, dava konusu olan … Anonim Şirketi’nin esasen tasfiyesinin sona ermiş olup, yapılan ilanlara rağmen davacının herhangi bir talebinin de olmadığını, bu durumda davacının böyle bir talepte bulunmasının mümkün olmayıp esasen davanın ikamesinde hukuki yarar bulunmadığını, diğer taraftan yargılamada şirketin ihyası için usul hükümlerinin yerine getirilmeksizin hüküm kurulduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi’nin kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; sicilden terkin edilen şirketin ihyası talebine ilişkindir. Tüzel kişiliğin son bulması sonucunu doğuran fesih ve tasfiye işleminin hatalı veya eksik olması halinde gerçek anlamda tasfiyeden söz etmek mümkün olmayıp, bu durumda bundan zarar görenler şirketin ihyasını talep etme hakkına sahip bulunmaktadır.İhyası istenen …Ticaret Anonim Şirketi’ne karşı İstanbul Anadolu 19. İş Mahkemesi’nin 2018/466 Esas sayılı dosyasında dava açıldığını, ancak davalı şirketin … Ticaret Anonim Şirketi, devir olmak suretiyle birleştiğini, şirketin ihyası için İstanbul Anadolu 19. İş Mahkemesi’nin 2018/466 Esas sayılı dosyasının 05.03.2019 tarihli celsesinde kendilerine süre verildiği, … Ticaret Anonim Şirketi’nin 21/03/2017 tarihinde tescil edilerek birleşme nedeniyle sicil kaydının terkin edildiği, …Ticaret Anonim Şİrketi’nin ise 28.03.2018 tarihinde sicilden terkin edildiği anlaşılmakla dosyanın sonlandırılabilmesi için davacının ihya talebinde hukuki yararı bulunmaktadır. Tüm dosya kapsamından; TTK’nın 547. maddesi gereğince tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu , terkin edilen şirketin davacıya borçlu olup olmadığının bu davanın konusunu teşkil etmediği ,yapılan ilanlara rağmen alacağın bildirilmemesinin ihya isteminin reddine gerekçe olamayacağı, davacının derdest davanın sonlandırılabilmesi için ihya istemekte hukuki yararı bulunduğu, tüzel kişiliğin sona erdiğinin kabul edilemeyeceği esasen davalı tasfiye memurunun istinaf sebeblerine konu ettiği hususların esas davalarda incelenebilecek nitelikte olduğu gözetilerek, mahkemenin dava dosyası ile sınırlı olarak tüzel kişiliğin ihyasına ve tasfiye memuru atanmasına ilişkin hükmüne yönelik istinaf sebebleri yerinde görülmemiş davalı tasfiye memurunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Yargıtay HGKnun 2017/11-2924 esas 2018/1935 karar sayılı ve 13.12.2018 tarihli ilamı ile ” şirket davalarında yargılama usulünün düzenlendiği TTK 1521. maddesin de açılacak davalarda basit yargılama usulünün uygulanacağı, ek tasfiyenin ” çekişmesiz yargı işi olduğu” nun tesbit edilmesi nedeniyle, çekişmesiz yargı işlerinde temyiz yolu açık bulunmadığından kesin olarak karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı tasfiye memuru vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 59,30-TL istinaf karar harcından davalı tasfiye memuru tarafından peşin yatırılan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90-TL harcın davalı tasfiye memurundan alınarak hazineye gelir kaydına,İstinaf yoluna başvuran davalı tasfiye memuru vekili tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda H.M.K.’nın 362(1)-ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 16/02/2021