Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/244 E. 2023/1570 K. 19.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/244
KARAR NO: 2023/1570
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/10/2020
NUMARASI: 2019/195 Esas – 2020/424 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 19/10/2023
Davanın kabulüne ilişkin kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasındaki sözleşme kapsamında mobilyaların imali için müvekkilinden avans ödemesi alınmasına rağmen mobilyaların üretilmediğini, davalı aleyhine Küçükçekmece … İcra Dairesinin … sayılı dosyasında, müvekkili tarafından yapılan avans ödemelerinin iadesi için 59.524,64-TL üzerinden ilamsız icra takibi yapıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini belirterek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili, müvekkilinin taraflar arasında düzenlenen sözleşme gereği üzerine düşen edimini yerine getirdiklerini, fatura konusu malların davacıya teslim edildiğini, 28/09/2017 tarihli … seri numaralı fatura incelendiğinde faturada bulunan malların teslimi ile ilgili irsaliye numarasının yer aldığını belirterek, davanın reddine ve davalının %20 oranında kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmede fatura düzenlenmesinin mobilya teslim şartına bağlandığı, davacı tarafın mobilya teslim aldığına dair herhangi bir belgenin dosyaya sunulmadığı, bu nedenle davalı tarafın fatura düzenleme hakkının doğmadığı, davacının ödemesinin geri alınması yönündeki yaptığı icra takibine vaki itirazın iptalinin gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, 55.000-TL asıl alacağa takipten itibaren avans faizi uygulanmasına, 11.905-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; taraflar arasındaki mal alım ve teslimi konusunda sözleşme bulunmakta ise de bu sözleşmenin davacı tarafından dosyaya sunulan sözleşme olmadığını, davacı tarafından sunulan ve hükme esas alınan belgede yer alan imzanın müvekkiline ait olmadığını, bu konuda savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını, müvekkilinin tüm yükümlülüklerini eksiksiz bir şekilde yerine getirdiğini, faturada irsaliye numarasının yazdığını, bu şekilde malların karşı tarafa teslim edildiğinin sabit olduğunu, faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olduğunun ve BA formunda beyan edildiğinin taraflarca kabul edildiğini, faturanın defterlerde kaydedilmesinin mal tesliminin yapıldığına karine teşkil ettiğini, tanık deliline dayandıkları halde bu konuda bir karar verilmemesinin de hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, satış sözleşmesi kapsamında yapılan avans ödemelerinin tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı ile davalı arasında 28/09/2017 tarihli … sayılı faturada belirtilen malların satışına dair sözleşme yapıldığı hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. Davalı şirketin kaşesini ve imzasını taşıyan 20/10/2017 tarihli sözleşmede tarafların 28/09/2017 tarihli … sayılı faturada belirtilen malların alımı konusunda anlaştıkları, faturanın düzenlenmesinin fatura bedelinin ödeneceği anlamına gelmeyeceği, faturaya konu malların irsaliye ve diğer bir evrakla imza karşılığında teslim edilmesi sonrası ödeme yapılabileceği, yapılacak avans ödemelerinin malzemenin alınacağı anlamına gelmeyeceği kararlaştırılmıştır. Davacı, faturada belirtilen malların avansı olarak davalıya gönderilen bedellerle ilgili “avans” açıklamasını içeren 08/11/2017 tarihli 10.000-TL bedelli, 13/03/2018 tarihli 3.500-TL ve 1.300-TL bedelli, 19/03/2018 tarihli 5.000-TL bedelli, 21/03/2018 tarihli 5.200-TL bedelli, 24/04/2018 tarihli 18.000-TL bedelli, 24/05/2018 tarihli 12.000-TL bedelli havale dekontlarını ibraz etmiştir. Davalının, davacı tarafından eldeki dava dosyasına sunulan, icra dosyasında ödeme emrine ekli olarak bulunan 20/10/2017 tarihli sözleşmedeki imzaya yönelik gerek icra takibinde gerekse yargılama sırasında herhangi bir itirazı bulunmamaktadır. Cevap dilekçesinde sözleşmedeki edimleri eksiksiz olarak yerine getirdiğine dair beyanları da dikkate alındığında bahsi geçen sözleşmenin davalının da kabulünde olduğu sonucuna varılmaktadır. İstinaf dilekçesinde savcılığı suç duyurusunda bulunulduğundan bahsedilmiş ise de herhangi bir soruşturma dosya numarası bildirilmemiştir. Bu nedenle davalının bahsi geçen sözleşmedeki imza inkarına yönelik olarak istinaf aşamasında ileri sürülen itirazları yerinde görülmemiştir. Davacı, avans ödeme iddiasını avans açıklamalı dekontlarla ispat etmektedir. Davalı, faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olduğunu iddia etmekte ise de taraflar arasındaki sözleşmede faturanın düzenlenmesinin fatura bedelinin ödeneceği anlamına gelmeyeceği, ödemenin malların faturadan ayrı bir belge ile teslim alınıp imzalaması sonrasında yapılabileceği kararlaştırılmıştır. Bu durumda faturanın davacının defterlerinde kayıtlı olup olmamasının teslimin ispatı noktasında bir önemi olmayıp, davalının mal teslimi olgusunu yazılı delillerle kanıtlaması gerekmektedir. Davalı tarafından sunulan sevk irsaliyesinde davacının imzası bulunmadığı gibi fatura konusu malların davacıya teslimine ilişkin başka bir yazılı delil de ibraz edilmemiştir. Bu durumda davalı mal teslim olgusunu usulünce ispatlayamadığından davacının ödediği avans bedelleri yönünden itirazın iptaline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 4.066,15-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 1.017-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.049,15‬-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,Davacı tarafından yapılan 49-TL istinaf yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 19/10/2023