Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/240 E. 2023/1324 K. 11.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/240
KARAR NO: 2023/1324
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/10/2020
NUMARASI: 2017/725 Esas – 2020/643 Karar
DAVA: İtirazın İptali
Davanın reddine ilişkin verilen kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; davalı şirketin … İli, … İlçesinde bulunan … inşaatını yaptığını, inşaatın yapımı sırasında davacı şirketten icra takibine konu faturalardaki malzemeleri satın aldığını, davalı tarafından fatura bedellerinin ödenmediğini, davalıya ihtarname gönderildiğini, davalının cevabi ihtarında “akdi ilişki bulunmadığı, belirtilen işlerin iş ortaklığı tarafından ihale ile alındığı ve taşeron firmalar vasıtasıyla yaptırıldığı” belirtilmek suretiyle itiraz edildiğini, davacı şirketin muhatabının malzemeleri alan davalı şirket olduğunu, davalı aleyhine Küçükçekmece … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durdurduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; davalı şirketin de içinde olduğu … Ortaklığının … ’i yapım işini aldığını, … İş Ortaklığının da bu işi … Ltd. Şti.’ye alt taşeron olarak verdiğini, bu şirketin … San. ve Tic. Ltd. Şti ile anlaştığını, davalı ile sözleşme ilişkisinde olanın … şirketi olduğunu, davalının davacı ile hiçbir alım satım ilişkisine girmediğini belirterek davanın reddine ve müvekkili lehine kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacının malın alıcıya teslimine ilişkin araç plakası ve şoför adı yazılı bulunan imzalı evrakları sunmuş ise de, sunulan evraklarda şoför olarak adı bulunan kişilerin SGK kayıtlarına göre davalı çalışan listesinde isimlerinin bulunmadığı, davalı şirket yetkilisinin isticvabında bu kişilerin davalı şirket çalışanı olmadığını beyan ettiği, fişlerde plakası yazılı bazı araçların davalı şirkete ait olsa bile bir kısım araçların davalı şirkete ait olmasının alınan malların davalı adına alındığını ispatlamayacağı, cevap dilekçesi ve davalı şirket yetkilisinin beyanlarına göre faturaya konu malların taşeron şirket tarafından alınmış olduğu, taşeron şirket tarafından alınan mallardan davacının sorumlu olduğuna, davacı ve davalı şirket arasında mal alım satımına dair dosyada bir sözleşme bulunmadığı, davacının davasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalının beyanlarında davaya konu baraj işinin davalının ortağı olduğu … tarafından yapıldığını ve malzemelerin adi ortaklık tarafından alındığını belirttiğini, yine davalının işlerin yetiştirilmesi için kendi kamyonlarının da nakliye işinde kullanıldığını ikrar ettiğini, teslim fişlerinin teslim alan kısmında davalının ünvanının yazılı olduğunu, irsaliyeleri imzalayan şoförlerin davalının işçisi olup olmadığının müvekkili tarafından bilinmesinin mümkün olmadığını, irsaliyelerde davalının isminin yazmasına rağmen bugüne kadar bir itiraz ileri sürülmediğini, ortakların adi ortaklığın borçlarından sorumlu olduğunu, teslim fişleri ve ikrar dikkate alındığında davaya konu malzemelerin baraj inşaatında kullanıldığının açık olduğunu, davaya konu malzemelerin baraj inşaatına teslim edildiğini, malzemelerin baraj işinde kullanıldığını, bu nedenle davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE:Dava, ticari mal alım – satımından kaynaklı faturalara dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili … ilinde bulunan … inşaatı yapımını üstlenen davalı şirketin müvekkilinden aldığı malzemeler karşılığı düzenlenen faturayı ödemediğini iddia etmiş, davalı vekili ise gölet inşaatı işini müvekkilinin de içinde bulunduğu … ortaklığının üstlendiğini, işin başka bir şirkete taşere edildiğini, davacı ile müvekkili arasında ticari ilişki bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Bir sözleşmeye dayanarak açılan itirazın iptali davasında, davacı, öncelikle dayandığı sözleşmenin varlığını kanıtlamalıdır. Davalının akdi ilişkiyi kabul etmemesi halinde sözleşmenin varlığı HMK.m.200 ve sonraki maddeleri uyarınca usulüne uygun olarak davacı tarafça ispat edilmelidir. Somut olayda da davacı, mal satıp teslim ettiğini iddia ederek icra takibi yapmış, davalı ise akdi ilişkiyi ve mal teslimini inkarla borçlu olmadığını iddia etmiştir. Bu durumda TBK’nın 207.maddesi uyarınca satım sözleşmesinde satıcı davacı, akdi ilişkiyi ve mal teslim olgusunu kanıtlamak zorundadır.Davacı ile davalı arasında bahsi geçen malzemelerin satışına dair yazılı bir sözleşme ibraz edilmemiştir. Davacı tarafından düzenlenen faturanın davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı tespit edilmiştir. Davalı, bahsi geçen baraj yapım işinin aralarında kendisinin de yer aldığı iş ortaklığı tarafından üstlenildiği ancak işin alt yüklenicilere taşere edildiğini belirtmiş, buna ilişkin alt yüklenici sözleşmesi ibraz etmiştir. Davacı sevkiyatları gösteren ve malın alıcıya teslimine ilişkin araç plakası, şoför adı ve imzası bulunan 299 adet teslim fişi sunmuş olup teslim fişlerinde ismi geçen kişilerin davalının sigortalı çalışanları arasında yer almadığı bildirilmiştir. Ancak bahsi geçen teslim fişlerinin incelenmesinde fatura konusu dolgu malzemelerinin çoğunlukla teslim edildiği … plaka sayılı araçların davalı şirkete ait olduğu, sevkiyatların büyük kısmının davalı şirkete ait araçlarla gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır. Tacir olan ve kendisinden basiretli hareket etmesi beklenen davalı tarafından kendisine ait 4 aracın alt yüklenicilere kiralandığına, onların kullanımına bırakıldığına dair bir iddia da ileri sürülmemiştir. Davalı şirketin baraj inşaat işini üstlenen ortaklığı oluşturan şirketlerden birisi olduğu da dikkate alındığında davalının araçlarının arızi bir faaliyet göstermediğini, davalının davacı şirketle ile davalı arasında dolgu malzemesi teslimine dair akdi ilişkinin ispatlandığını kabul etmek gerekir. Sektör bilirkişi tarafından yapılan incelemede teslim fişlerinde belirtilen malzeme için talep edilen fiyatın kadri maruf olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda davacının davalıya teslim edilen mal bedeli 58.277,25-TL’ye hak kazandığı anlaşılmaktadır. Diğer taraftan davalı, 19/12/2016 tarihli ihtarnamenin tebliği ile 04/01/2017 tarihinde temerrüde düşmüş olup icra takibinin başlatıldığı 18/04/2017 tarihe kadar 1.515,21-TL faiz alacağı oluşmuştur. Buna karşılık taraflarca üzerinde uyuşulan birim fiyat bulunmamakta olup davacının alacağı bilirkişi vasıtasıyla yapılan inceleme sonucu tespit edildiğinden likit nitelikte olmayan alacak için icra inkar tazminatı koşulları oluşmamıştır.Açıklanan nedenlerle; mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, reddi doğru olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, kararın kaldırılmasına, bahsi geçen hata nedeniyle yeniden yargılama yapılmasına gerek bulunmadığından davalının itirazının iptaline, koşulları oluşmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/725 Esas – 2020/643 Karar sayılı 02/10/2020 tarihli kararının, HMK.’nun 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA;”Davanın kabulüne; davalının Küçükçekmece … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin asıl alacak 58.277,25-TL’ye takip tarihinden itibaren değişen oranlarda yasal faiz işletilerek devamına,Şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine,”İlk derece mahkemesine ilişkin olarak ;Alınması gereken 3.980,91-TL karar ve ilam harcından, davacı tarafından yatırılan 995,23-TL nin mahsubu ile bakiye 2.985,68‬‬‬-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,Davacı tarafça yatırılan 1.026,63‬-TL peşin harçların davalıdan alınarak davacıya verilmesine,Davacı tarafından sarf edilen 1.400-TL bilirkişi ücreti, 312,7‬0‬-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 1.712,70-TL yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı vekili için AAÜT uyarınca takdir olunan 9.324,36-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,Talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine”Davacı tarafından yatırılan 54,40-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,Davacı tarafından sarf edilen 90,50-TL istinaf yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 11/09/2023