Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/2256 E. 2021/1986 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2256
KARAR NO: 2021/1986
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/07/2021 (Ek Karar)
NUMARASI: 2019/1095 Esas – 2021/501 Karar
DAVA: Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/12/2021
Davanın feragat nedeniyle reddine dair verilen 07/07/2021 tarihli ek kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
DAVA: Davacı vekili, Müvekkilinin … Ltd.Şti’nin 200.000-TL karşılığı %50 hisse sahip olduğunu, diğer ortak … ve …’ ın 100.000- TL karşılığı %25 hisse sahibi olduklarını ,müvekkili için ortaklığın, şirket kuruluşundan itibaren şirketin idare şekli ve diğer hissedarlar ile yaşanan problemlerin artması sebebiyle katlanması zor bir hal aldığını, ortaklar ile yaşadığı sorunlar nedeni ile davalı şirkete Kadıköy … Noterliği’nin 16 Eylül 2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile ihtar çekip şirketten ayrılmak isteğini şirket yetkilisine bildirdiğini ancak bu ihtarnameye herhangi bir cevap alamadığını, şirketin yetkili müdürü olan diğer ortak …’nın üzerine düşen görev ve sorumlulukları yerine getirmediğini, ortak …’a şirket adına yüklü bir senet verildiğini, … ın sadece kağıt üzerinde ortak olarak gözüktüğünü, şirkette herhangi bir katkı ve emeği bulunmadığını, anlaşmazlıkların mevcut haliyle müvekkili açısından şirketin devamını ve amacını gerçekleştirmesi önünde ciddi bir engel teşkil ettiğini, bu nedenle davalı şirketin değerinin tespiti ile müvekkiline hissesinin karşılığı ödenmesi gereken ayrılma payı akçesinin de belirlenmesini talep ettiğini, ortaklar arasındaki güven ilişkisinin sona erdiğini ve şirketin devam etmesinin taraflar için bir yararı kalmadığını, alacak miktarının yapılacak bilirkişi incelemesi ve yargılama aşamalarından sonra net olarak belirlenmesi mümkün olduğundan bu sebeple HMK uyarınca geçici talep olarak 10.000- TL tutarında miktarın dava edildiğini, belirlenecek net rakam ile dava değerinin arttırılacağını beyanla,davacının ayrılma akçesinin belirlenmesi ve haklı nedenle ortaklıktan çıkmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı şirket vekili, davacının 200.000-TL olan sermaye payının da diğer ortaklarca ödendiğini, ortaklardan … in yönetimle uğraştığını, … nin ise finansman sağladığını, davacının bir katkısının olmadığını, yapılan finansman nedeniyle … ye 900.000-TL lik senet verildiğini, davacının şirkete olan borçları da hesaplanarak hisse devrine karşılık 14.900- USD davacı hesabına yatırıldığını ancak davacının hisseyi devretmeye yanaşmadığını, bu bedeli almamış gibi de yeniden ayrılma akçesi istediğini, ortaklar arasındaki anlaşmazlıkların çekilmez hal aldığının doğru olduğunu ancak bunun davacıdan kaynaklandığını, şirketin daha fazla zarar görmemesi için davacının ortaklıktan çıkmasına izin verilmesini kabul ettiklerini ancak çıkma akçesi hesaplanırken davacıya ödenmiş 14.900-usd karşılığı 87.333,37 TL nin mahsubu gerektiğini beyanla,diğer taleplere ilişkin davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar … ve … vekilleri, husumetin şirkete yöneltilmesi gerektiğini, beyanla davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, şirket malvarlığının ve döviz kurunun esas alınmasının yerinde olduğunu, davalı şirket vekilinin talebi kabul edilmediği, yönetim ve finansman ile ilgili sorunlar olduğunu, kardeşler arasındaki kişisel husumetin ortaklığın işleyişine olumsuz etki ettiğini, davacının şirketten çıkmasını davalı şirketin de istediğini, bu durumda davanın şirket yönünden kabulüne ve pay bedeli bakiyesinin davacıya ödenmesine karar vermek gerektiğini, davacının davasının davalı şirket yönünden kabulüne, davacının davalı şirketten çıkmasına izin verilmesine, çıkma payı olarak hesaplanan 81.059,29TL’nin karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,kârlar hesaba katılarak çıkma bedeli hesaplandığından yeniden hüküm altına alınmasına yer olmadığına,davanın davalılar … ve … yönünden husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
EK KARAR: Mahkemece; 07/07/2021 tarihli gerekçeli karar ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, davacı vekili tarafından 15/07/2021 tarihinde verilen dilekçe ile davadan feragat edilmiştir.Davacının feragati sayılan şartlara haiz olduğundan davanın feragat nedeniyle reddine davalılar yararına maktu vekalet ücreti takdir edilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalılar vekili; davanın gerekçeli karar verildikten sonra feragat nedeniyle sonlanması nedeniyle, Tarife’nin 6. maddesine göre vekalet ücretinin tamamına hükmedilmesi, HMK m.311’de yer alan feragat hakkında “kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur” ve HMK m.312’de yer alan feragat beyanında bulunan taraf hakkında” davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir” hükümleri gereğince aynı dava değeri 81.059,29-TL üzerinden aynı vekalet ücreti 11.337,71-TL olarak davalı şirket lehine vekalet ücretine karar verilmesi gerektiğini, diğer davalılar yararına ayrıca maktu vekalet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava;limited şirketten çıkmaya izin verilmesi ve ayrılma akçesinin tahsili istemine ilişkindir.Davacı tarafça talep edilen ayrılma akçesi bakımından dava değeri 81.059,29-TL üzerinden harcın tamamlanması için verilen süre üzerine 30.6.2021 tarihli makbuz ile harç tamamlanmıştır. Davanın davalı şirket bakımından kabulüne ilişkin ,gerçek kişi davalılar bakımından pasif husumet yokluğundan reddine ilişkin hükmün verilmesinden sonra davacı tarafından davadan feragat edilmiş, 21.9.2021 tarihli ek karar ile,davanın feragat nedeniyle reddine davalılar yararına maktu vekalet ücreti takdirine hükmedilmiştir. AAÜT nin 6.maddesine göre “Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul, sulh veya herhangi bir nedenle ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına,..hükmolunacağı “düzenlenmiştir. Elde ki davada gerekçeli karar verildikten sonra dava değeri üzerinden hesaplanan nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken ,davalılar lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi yerinde görülmemiştir. Davalılar vekili her ne kadar ,gerçek kişi davalılar yararına ayrıca maktu vekalet ücreti takdiri gerektiğini ileri sürmüş ise de AAÜT nin 3/ (2).maddesi” Müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur.”hükmünü haizdir.Davadan feragat edilmekle ,artık red sebebi tüm davalılar bakımından ortak olduğundan red sebebinin farklı olduğu kabul edilemeyecektir. Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin istinaf nedeni yerinde olduğundan istinaf başvurusunun kabulü ile, hükmün kaldırılmasına yeniden hüküm verilerek ayrılma akçesine ilişkin dava değeri üzerinden davalılar yararına nispi vekalet ücreti takdirine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/1095 Esas – 2021/501 Karar sayılı 07/07/2021 tarihli ek kararının, HMK.’nun 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın feragat nedeniyle REDDİNE, İlk Derece yargılamasına ilişkin olarak; “Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30-TL karar ve ilam harcının mahkeme veznesine yatırılan 1.385-TL peşin harçtan mahsubu ile fazla olan 1.325,70-TL harcın talep halinde karar kesinleştiğinde davacıya iadesine, Taraflarca yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden AAÜT gereğince 11.337,71-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, Talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine, Davalı şirket adına yazılan bakiye karar harç tahsil müzekkeresinin işlemsiz iadesinin istenilmesi için ilgili vergi dairesi müdürlüğüne ilk derece mahkemesi tarafından müzekkere yazılmasına,” Davalılar tarafından yatırılan 59,30-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Davalılar tarafından yapılan 40-TL istinaf yargı giderinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 30/12/2021