Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2250
KARAR NO: 2021/1966
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/05/2018
NUMARASI: 2015/1514 Esas – 2018/514 Karar
DAVA: Menfi Tesbit -İpoteğin Fekki
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/12/2021
Davanın reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; davalı ile aralarında17/10/2006 tarihli ve 37.000 TL bedelli ödünç para verme sözleşmesi imzalandığını ve bu sözleşmeye istinaden de mülkiyeti davacıya ait gayrimenkule 2. dereceden kati borç ipoteği tesis edildiğini,sözleşmenin hukuki anlamda borç para verme ödünç yani karz sözleşmesi olduğunu, davalının borç ödenmediği gerekçesiyle İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı icra dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlattığını,icra dosyasının kapak hesabında gerek asıl alacak ve gerekse de asıl alacağa işletmiş olduğu faiz oranı ve buna ait faiz miktarının son derece yüksek olduğunu, davalıya söz konusu kapak hesabında belirtildiği miktarda bir borcun bulunmadığını, tamamına yakını ödenmiş olan borcun uygulanan fahiş faiz nedeniyle üzerine ipotek tesis edilen evin satılmasına yol açacak derecede ağır ve katlanılamayacak noktaya gelmesi nedeniyle sözleşmede uygulanan faizin yasalara uygun hale getirilmesini,ipoteğin fekkine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; davacı ile müvekkil arasında 02/06/2006 tarihli ve … nolu Ödünç Sözleşmesi imzalandığını, geri ödeme Tablosunun da bu sözleşmenin eki ve ayrılmaz bir parçası olduğunu, temerrüt halinde uygulanacak temerrüt faizinin de açıkça kararlaştırıldığını, temerrüt faizi dahil bu sözleşme hükümlerinin 02/06/2006 tarihli ve … yevmiye numaralı ipotek belgesi düzenlendiğini, uygulanacak faiz ve temerrüt faiz oranlarının ödünç sözleşmesi ve resmi senet hükümleri ile düzenlendiğini, davacının sözleşme hükümlerini ihlal ettiği için sözleşme hükümleri gereğince ihtarname gerekmemesine rağmen ihtarname keşide edildiğini,borç ödenmediğinden İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından müvekkil tarafından dosya borçlusu … hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla Örnek No:… ilamlı takip başlatıldığını, davanın ipoteğin iptali davası olduğunu davacının bunu menfi tespit davası olarak nitelediğini,davanın ödünç sözleşmesi ve faizleriyle ilgili olduğundan davanın zaman aşımına uğradığını, yaptığı kısmi ve borcu karşılamaktan uzak ödemeye dayanarak ipoteğin iptalini talep etmekte yargıyı açtığı davalarda meşgul etmekte ve icra memurlarını şikayet ederek borcunu ödemeyi geciktirmeye çalışan davacının davasının reddine, davalının %40 tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davaya konu sözleşmenin yapıldığı tarihte yürürlükte olan eski BK ve TTK ndan sözleşmelerle kararlaştırılacak ana para faizi ve temerrüd faizi oranını sınırlayan herhangi bir hüküm bulunmadığını, TTK 8/1 maddesi uyarınca ticari işlerde faiz oranının serbestçe belirlenebileceğini, bu nedenle taraflar arasında yapılan sözleşme ve bu ödünç sözleşmesindeki belirlenen faiz oranlarının geçerli olduğu uygulamada ikrazatçıların bankalara göre daha yüksek faiz oranları karşılığında ödünç para verdiği hususunun bilindiğini, buna rağmen davacının serbest iradesi ile banka yerine daha yüksek faiz oranı karşılığında ödünç veren ikrazat kurumunu tercih ederek ödünç aldığını, sözleşmede faiz oranının yüksek belirlenmesinin ahlaka aykırı olmadığını, sözleşmenin yapıldığı tarihte yürürlükte olan eski Borçlar Kanununda genel işlem şartlarına yönelik herhangi bir düzenleme bulunmadığından davaya konu sözleşmenin genel işlem şartlarına aykırı olup olmadığı hususu yönünden bir değerlendirme yapılamayacağını, açıkça gabin hükümlerine dayanılmasa dahi davalının davacının zor durumundan istifade ederek sözleşmenin imzalandığı hususu da dosya kapsamındaki delillerden anlaşılmadığını, sözleşmenin yapıldığı tarihten itibaren 1 yıllık hak düşürücü sürede sözleşmenin feshi veya faiz indirimine yönelik bir talepte bulunulmadığından taraflar arasında yapılan ödünç sözleşmesinin ve bu sözleşme uyarınca belirlenen ana para ve temerrüd faizi oranlarının sözleşmenin yapıldığı tarihte yürürlükte olan ve sözleşmenin tabi olduğu 818 sayılı Borçlar Kanunu ve 6762 sayılı Ticaret Kanunu uyarınca geçerli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili; müvekkil kaçırıldıktan ve senedin yağması suçundan haksız yere borç altına sokulduktan sonra davalıya ödemelerini yapamadığını, 1 yıllık sürede sözleşmenin feshi ya da faiz indirimi talebinde bulunulmasının bu olaydan önce zaten mümkün olmadığını,yeni TBK’nın 120.maddesi emredici hükümleri içerdiğinden faiz, faiz oranının doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerince belirlenecek olan yıllık faiz oranının yüzde elli fazlasını aşamayacağını, bu nedenle mahkemenin sözleşmede belirlenen fahiş %180 oranında faizin uygulanacağından bahisle davayı reddetmesi yasaya aykırı olduğunu, TBK nun 88’inci ve 120’nci madde hükümlerinin uygulanmasında kişi bakımından herhangi bir farklılık gözetilmediğinden tacirlerin de aşırı faize karşı korunması gerektiğini ve anılan hükümler tacirlerin ticari işleri bakımından da emredici nitelik arz ettiğini, temerrüt tarihinden sonra işleyecek faiz bu durumda akdi faizin %100’ünü geçmemesi gerektiğini, temerrüt tarihinden sonra %180 oranında bir faiz uygulanması hakkaniyete aykırı olduğunu, kişinin zaten ödeyemediği borcuna bir de daha fazla faiz yüklenmesi ne hukuk mantığına ne de hayatın olağan akışına uygun olmadığını,kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Davanın açıldığı tarihde yürürlükte olan 6098 sayılı TBK’nun 88. maddesinin “Faiz ödeme borcunda uygulanacak yıllık faiz oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık faiz oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde elli fazlasını aşamaz.” hükmünü içermesinin yanı sıra, temerrüt faizine ilişkin 120. maddesinde de; “Uygulanacak yıllık temerrüt faizi oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık temerrüt faizi oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamaz. Akdî faiz oranı kararlaştırılmakla birlikte sözleşmede temerrüt faizi kararlaştırılmamışsa ve yıllık akdî faiz oranı da birinci fıkrada belirtilen faiz oranından fazla ise, temerrüt faizi oranı hakkında akdî faiz oranı geçerli olur.” hükmüne yer verilmiştir.6762 sayılı TTK 4/6 Maddesi uyarınca bankalar ve ödünç para verme işleri kanununda ; tanzim olan hususlara ilişkin hukuk davaları ticari dava sayılır.Buna göre ; eldeki dava ticari işe ilişkindir.Somut olayda ;ödünç sözleşmesinin yapıldığı ve ipoteğin tesisi tarihinde yürürlükte olan 818 sayılı Borçlar Kanunu ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununu hükümleri uygulanacaktır.Ticari işlere ilişkin düzenlemelerin bulunduğu 6762 sayılı TTKnun 8/1. maddesinde; ticari işlerde faiz oranının serbestçe belirleneceği, 9/1. maddesinde; ticari işlerde faiz miktarı hakkında atıf yapılan BK nun 72.maddesinde öncelikle mukavele hükmünün uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Anılan maddeler de ;sözleşme ile kararlaştırılacak faiz oranın ı kısıtlayıcı bir hüküm bulunmamaktadır. İpotek resmi senedinin incelenmesinde ; 37.000-TL asıl alacağa yıllık %23,75 akdi faizle 17.11.2006 tarihinden başlamak üzere taksitler halinde 37.000-TL anapara+43.941,20-TL akdi faiz olmak üzere toplam 80.941,20-TL geri ödeneceğinin yazılı bulunduğu ,ayrıca taksitlerden biri zamanında ödenmediği takdirde %180 oranında temerrüt faizi işletileceği kararlaştırılmıştır.Davalı tarafından davacı aleyhine 21.10.2008 tarihinde İstanbul … İcra Müdürlüğünün (… eski )…esas sayılı icra dosyası ile 31.165,84-TL asıl alacak 467,49-TL işlemiş(%180 oranında ) faiz alacağı yönünden takip başlatılmış asıl alacağa %180 oranında temerrüt faizi işletilmesi talep edilmiştir. Uyuşmazlık; davalı tarafından başlatılan İstanbul … İcra dairesinin … esas sayılı icra dosyasında talep edilen faiz oranının fahiş sayılıp sayılmayacağı ve yapılan ödemeler nedeniyle borç kalıp kalmadığı,ipoteğin fekki gerekip gerekmediği noktasındadır.6762 sayılı TTK’nın 8. ve 9. maddelerinin ticari işler bakımından özel hüküm niteliğinde olup ticari işlerde bu hükümlerin uygulanması gerekmektedir.Akdin yapıldığı sırada yürürlükte bulunan TTK nun 8/1 hükmüne göre ticari işlerde faiz oranının serbesçe belirlenebileceğine ilişkin .maddesine göre 6098 sayılı TBK’nın 88. ve 120. maddeleri hükümlerinin ticari işlerde uygulanamayacağının kabulü gerekir. (Yargıtay 19 HD nin 2015/2807 esas ,2016/2054 karar sayılı 10.2.2016 tarihli ilamı da aynı yöndedir.) Açıklanan nedenlerle;yukarıda yazılan gerekçeyle davanın reddine ilişkin verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla ,hükme yönelik istinaf nedenleri yerinde olmayan davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 59,30-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ ye gelir kaydına, Davacı tarafından yapılan istinaf yargı giderinin üzerinde bırakılmasına, davalı tarafından yapılan 25,73-TL posta giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi.30/12/2021