Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2122
KARAR NO: 2021/1978
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/10/2021 (Ara Karar)
NUMARASI: 2021/242 Esas
TALEP: İhtiyati Hacze İtiraz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/12/2021
İhtiyati hacze itirazın reddine ilişkin ara kararın ihtiyati hacze itiraz eden davalı … vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TALEP VE SÜREÇ: Alacaklı vekili ;müvekkili banka ile dava dışı … Ltd. Şti.’ arasında 18/10/2012,22.8.2016,23.6.2017 tarihli kredi çerçeve sözleşmeleri imzalandığı, borçluların bu sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, borcun ödenmemesi üzerine alacağın ödenmesinin ihtar edildiğini, alacakları nedeniyle borçluların taşınır ve taşınmaz malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir. Alacaklı banka vekilinin talebi İstanbul 18.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/505 D. İş-2020/526 Karar sayılı kararı ile talep kabul edilerek ihtiyati haciz kararı verilmiştir.
İTİRAZ: İhtiyati hacze itiraz eden davalı … vekili; bilirkişi raporunda, bahsolunan kefaletin, kefalet tarihi ihtiva etmediği ve TBK madde 583 uyarınca el yazısı ile kefalet tarihinin yazılması gerektiği bu nedenle geçersizlik yaptırımına tabi olduğunun tespit edildiğini, ihtiyati haciz talep ve karar aşamasında yaklaşık ispatın gerçekleştiği gerekçesiyle verilen ihtiyati haciz kararının,bu aşamada artık, geçersiz bir kefalet sözleşmesine dayanılarak tesis edildiğini, ihtiyati haciz kararı verildikten sonra görevli ve yetkili Mahkeme’de dava açıldığında, ilgili ihtiyati haciz kararına karşı itiraz ve değişen koşullara göre kararın kaldırılması esas davanın görülmekte olan mahkemeden talep edileceğinden ihtiyati haciz kararına esas teşkil eden kefalet sözleşmesinin geçersizliği aşama itibariyle bilirkişi incelemesi ile tartışmasız hale geldiğinden ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, ihtiyati haczin dayanağının taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesi ve kefalet sözleşmeleri olduğu, talep eden banka tarafından kat ihtarının usulüne uygun tebliğ edildiği ve bu haliyle alacağın aleyhinde ihtiyati haciz kararı verilen davalı … yönünden muaccel olduğu, ihtiyati haciz kararı verilmesine engel bir neden olmadığı ve ihtiyati haciz kararının yasada belirtilen koşullara uygun olduğu gerekçesiyle ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati hacze itiraz eden davalı … vekili;davacı banka vekilinin 18/10/2012 tarihli 1.500.000-TL bedelli genel kredi sözleşmesine vaki kefaletine istinaden müvekkili … yönünden 1.500.000-TL miktar ile sınırlı olmak üzere kefalet sözleşmesi uyarınca yaklaşık ispatın gerçekleştiği gerekçesiyle ihtiyati haciz kararı verildiğini, alacaklı tarafından itirazın iptali davası açıldığını, ihtiyati haciz kararı verilirken dayanılan yaklaşık ispat olgusunun ortadan kalktığını,ihtiyati hacze itirazın reddine ilişkin kararın kaldırılarak htiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: İtiraza konu ihtiyati haciz kararı İst. 18. ATM nin 2020/505 D. İş-2020/526 Karar sayılı kararı ile verilmiş,akabinde esas takibe geçilmiş,ilamsız takip itiraza uğradığından itirazın iptali davası açılmıştır. İtiraz eden borçlunun itirazı 27.2.2021 tarihinde alacaklı davacı banka vekiline tebliğ edilmiştir.Alacaklı davacı tarafından ,22.2.2021 tarihinde arabuluculuk süreci başlatılmış ,15.4.2021 tarihinde süreç anlaşamama tutanağı ile sonuçlanmıştır.Eldeki dava ise 16.4.2021 tarihinde açılmıştır.HUAK 16(2)maddesi uyarınca arabuluculuk sürecinin başlamasından sona ermesine kadar geçirilen süre ,zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin hesaplanmasında dikkate alınamaz. İİK nun 264.maddesi hükmü gereği, Dava açılmadan veya icra takibine başlanmadan evvel ihtiyati haciz yaptırmış alacaklı ;haczi tatbikinden ,haciz gıyabında yapılmışsa ,haciz tutanağının kendisine tebliğinden itibaren 7 gün içinde takip talebinde bulunmaya veya dava açmaya mecburdur.Borçlu ödeme emrine itiraz ederse itirazın ,tebliğ tarihinden itibaren alacaklı 7 gün içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemeye veya mahkemede dava açmaya mecburdur.Alacaklı bu müddetleri geçirir veya… ise ihtiyati haczin hükümsüz kalacağı düzenlenmiştir. Yasal sürede dava açıldığından ihtiyati haciz kararı varlığını sürdürmektedir. İhtiyati hacze İtiraz, İİK’nın 265. maddesinde düzenlenmiş olup; Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder. “denilmektedir. İcra dosyasının incelenmesinde ; ihtiyati haciz kararının borçluların huzurunda yapılan bir haciz tutanağı ile uygulanmadığı anlaşılmaktadır.Bu nedenle itiraz süresinde ise de ; borcun varlığına yönelik itirazlar İİK.265.madde de yazılı itirazlar kapsamında değildir.Kefaletin geçerliliği esas dava da incelenecektir.İtiraz sebebi kanunda yazılı itiraz sebeblerinden olmadığından bu gerekçeyle itirazın reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir. İstinaf nedenleri yerinde olmayan davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati hacze itiraz eden davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353 (1)b-1 gereği ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.30/12/2021