Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/2115 E. 2022/639 K. 26.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2115
KARAR NO: 2022/639
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/09/2021 (Ara Karar)
NUMARASI: 2021/227 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 26/04/2022
İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili; ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili; müvekkilinin dava dışı asıl borçlular … A.Ş. Ve … A.Ş. İle davalı banka arasındaki genel kredi sözleşmesini kefil olarak imzaladığından bahisle davalı banka tarafından müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, öncelikle kefalet sözleşmelerinde müvekkilinin eş rızasının bulunmaması nedeniyle geçersiz olduğunu, ayrıca müvekkilinin Kuşadası Devlet Hastanesinin raporundan da anlaşılacağı üzere hafif derecede zeka geriliğine sahip olduğunu, Kuşadası Sulh Hukuk Mahkemesince 09/06/2010 tarihinde yasal danışman atandığını, davalı bankanın baskıları nedeniyle 2011 ve 2012 yıllarında genel kredi sözleşmelerinin yasal danışman onayı olmaksızın imzalandığını, bu nedenle kefalet sözleşmelerinin geçersiz olduğunu, ayrıca kefalet için mahkemeden izin de alınmadığını, davalı bankanın asıl borçlulara müvekkiline ait teminatların azaltımını taahhüt ettiğini belirtilerek kefaletin geçersizliğine dayalı olarak açmış olduğu menfi tespit davasında 13/09/2021 tarihli dilekçe ile müvekkiline ait taşınmazların satışının durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir talebinin mahkemece reddedildiğini belirterek ihale sonucunda vezneye girecek bedelin alacaklıya ödenmemesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları ile mevcut delil durumu ve incelenen takip dosyası kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, talep konusu tedbir kararını vermeyi gerektirecek nitelikte yeterli delil bulunmadığı ve bu yönde kanaat oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili; mahkemece verilen 06/05/2021 tarihli adli yardım talebine ilişkin ara karar ile müvekkilinin teminat göstermekten muaf olduğuna da karar verildiğini, İİK 72/3 maddesi uyarınca icra kanalı ile yapılacak satışlar sonucunda veznedeki paranın alacaklıya ödenmemesine karar verilmesi gerektiğini, yarı kısıtlı olan müvekkilinin davalı banka lehine imzaladığı kefalet sözleşmelerinin geçersiz olduğu yönünde uzman görüşleri sunulduğunu belirterek ara kararın kaldırılarak müvekkilinin teminat göstermekten muaf olduğu da dikkate alınarak İİK 72/3 maddesi uyarınca icra satışları sonucunda vezneye girecek paranın alacaklıya ödenmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep, icra takibi nedeniyle açılan menfi tespit davasında icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili, 25/08/2021 tarihli dilekçesi ile müvekkiline ait taşınmazların satışının durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiş olup mahkemece davacının talebinin 27/08/2021 tarihli ara kararla reddine karar verilmiştir. Bu defa davacı vekili 13/09/2021 tarihli dilekçesi ile taşınmazların satışı neticesinde icra veznesine girecek paranın alacaklıya ödenmemesine dair ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiş olup; mahkemece 27/09/2021 tarihli ara kararla yukarıda açıklanan gerekçelerle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. İİK 72/3 maddesi “İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir.” şeklinde düzenlenmiştir. Bununla birlikte İİK 72.maddesi uyarınca talep edilen ihtiyati tedbir istemleri değerlendirilirken HMK 389 vd. maddelerinin de dikkate alınması gerekir. HMK 390/3 maddesi “Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. “hükmünü haizdir. Somut olayda, İİK 72/3 maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talebinde bulunulabilir ise de, davacının davada dayandığı olgular ile davalı tarafın savunmaları dikkate alındığında kefaletin geçerli olup olmadığı ve haklılık hususu yargılama ile belirlenecek olup, talep konusu ihtiyati tedbir kararının verilmesini gerektirecek şekilde yaklaşık ispat koşulunun sağlanmadığı anlaşıldığından mahkemenin ihtiyati tedbir talebinin reddi yönündeki ara kararında isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 80,70-TL istinaf karar harcından ihtiyati tedbir talep eden davacı tarafından peşin yatırılan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 26/04/2022