Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/2101 E. 2021/1853 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2101
KARAR NO: 2021/1853
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/09/2021
NUMARASI: 2021/280 Esas – 2021/934 Karar
DAVA: Şirketin İhyası
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/12/2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekilince dava dilekçesi ile özetle, davacının yetkilisi olduğu … Ltd Şti’nin 07/07/2014 tarihinde ticaret sicilden resen silindiğini, ancak söz konusu şirketin davalı tarafından TTK’nun Geçici 7.mad ön görülen usullere uyulmaksızın hukuka aykırı olarak terkin edildiğini, zira davalı tarafından usulune uygun bir bildirim yapılmaksızın terkin işleminin gerçekleştirildiğini, davacının terkin öncesinde ihyası istenen … Ltd Şti’ni temsile yetkili kişisi olduğunu, resen terkin tarihinden önce doğmuş bir alacak hakkının mevcut olup, … Ltd Şti ile … şirketi arasında resen terkin tarihinden önce ticari bir sözleşme imzalandığını, imzalanan sözleşme gereğince ithalatçı … şirketinin edimini en garantili ödeme şekli olan akreditifli ödeme sistemi ile yerine getireceğini taahhüt ettiğini, akabinde ihyası istenen şirket lehine … Bankası AŞ’deki hesabına ihbar edilmek üzere, amir banka … tarafından akreditifin açıldığının banka tarafından ihyası istenen şirkete bildirildiğini, ancak İran Devletinin ihyası istenen şirket ile ilgili olmayan nedenlerden dolayı tavuk ithalatına karşı çıkması nedeniyle amir banka …’ın akreditiften vazgeçtiğini … Bankası AŞ’ye bildirmesi üzerine akreditifin tek taraflı olarak iptal edildiğini, bunun üzerine amir banka … ve … Bankası AŞ’ye ihyası istenen şirketin uğradığı zararların tespiti ve tazmini amacıyla ithalatçı … Şirketine dava açılabilmesi için şirketin ihyası gerektiğini beyanla, davanın kabulü ile, ticaret sicilinden silinme işleminin iptaline ve şirketin ihyası ile yeniden ticaret siciline tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalıya dava dilekçesi ve tensip tutanağı usulüne uygun tebliğ edilmiş, ancak yasal süresi içinde davaya karşı cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılarak ihyası istenen şirketin terkini öncesi, şirkete ve yetkilisine gönderilen ihtara ve tebliğine ilişkin kayıtların gönderilmesi istendiğini, ihyası istenen şirketin, ticaret sicilindeki kayıtlı son adresine ve temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişisine ihtar yollanacağına ilişkin TTK’nın geçici 7. maddesindeki düzenlemeye uygun işlem yapıldığının davalı tarafça ispat edilemediği belirlendiğini, yasal düzenlemelere ve davalı tarafça tebliğe yönelik yapılan fiili uygulamalara ilişkin açıklama kapsamında, yasaya uygun terkin işlemi yapılmadığı belirlenmekle … Ltd Şti’nin ihyasına karar verilmesi gerektiğini, Ticaret Sicil Müdürlüğünün TTK geçici 7.maddesine aykırı eylemi nedeniyle dava açılmasına neden olduğu dolayısıyla davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği kanaatine varılmakla, davanın kabulü ile, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı iken terkin edilen … Ltd Şirketinin ihyasına ticaret siciline kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili; dava konusu şirketin sicil dosyasında bulunan ihtar ve ilana ve dilekçede belirtilen yargıtay kararlarına rağmen, eksik inceleme ve değerlendirmeyle dava konusu şirketin terkin işlemlerinin hatalı olduğunu, dava konusu şirketin kaydının silinmesine ilişkin sorumluluğu bulunanların diğer bir ifadeyle, sermaye artırım yükümlülüğünü yerine getirmeyerek dava konusu şirketin sermayeden münfesih olmasına yol açan, şirketin re’sen terkin kapsamına alınması ile bu sürecin durdurulmasına ilişkin hiçbir şey yapmayan şirket yetkililerinin yani davacının değil de, mevzuat gereğince yapması gereken işlemleri eksiksiz yapan müvekkili aleyhine yargı giderine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, bunun yanı sıra, sermayeden münfesih şirketlerin ticari hayata geri dönecek şekilde kaydının açılmasına karar verilmesinin mümkün olmadığını,tasfiye memuru atanması gerektiğini bu sebeplerden dolayı kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: İhyası istenilen limited şirketin, 07/07/2014 tarihinde, TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca re’sen sicilden kaydının silindiği anlaşılmaktadır. 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinde şirketlerin ticaret sicilinden re’sen kayıtlarının silinmesinin düzenlendiği, aynı maddenin 4.fıkrasının “a” bendinde; kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanacağı, yapılacak ihtarın, ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderileceği, ilanın, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, TK hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçeceği, aynı maddenin 11.bendinde ise; yapılan ihtar ve ilana rağmen süresi içerisinde cevap vermeyen veya tasfiye memuru bildirmeyen veyahut durumunu kanuna uygun hale getirmeyen veya faaliyette bulunduğunu adres ve kanıtları ile birlikte bildirmeyen şirketin unvanının ticaret sicilinden re’sen silineceği düzenlenlenmiştir. İhyası istenen şirketin terkini öncesi, şirkete ve yetkilisine gönderilen ihtara ve tebliğine ilişkin kayıtların gönderilmesi istenmiş, ihyası istenen şirketin, ticaret sicilindeki kayıtlı son adresine gönderilen tebliğin yapılamadan iade edildiği ,ihtarın ticaret sicil gazetesinde yayınlandığı anlaşılmakta ise de ,şirketi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişisine ihtar yollanacağına ilişkin TTK’nın geçici 7. maddesindeki düzenlemeye uygun işlem yapıldığının davalı tarafça ispat edilemediği belirlenmiştir.Bu nedenle sicil işlemi hatalı olmakla birlikte 559 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname ile eklenen geçici 10. maddesi gözetildiğinde asgari sermaye şartını süresinde arttırmadığından münfesihlik durumu ortadan kalkmadığından tasfiye ile sınırlı olmak üzere ihya kararı verilebilir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 7/15. maddesi uyarınca sicilden sermaye artırımı yapmayarak münfesih duruma düşmesinden ötürü tasfiye işlemleri için de şirkete tasfiye memuru atanması gerekmektedir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 547/2. maddesi gereğince ek tasfiye, ihya ve tasfiye işlemlerinin yapılması için ihyası istenen şirketin ortağı ve/veya yetkilisinin tasfiye memuru olarak atanması gerekir. Hal böyle olunca mahkemece TTK’nın 547/(2). maddesi uyarınca ihyasına karar verilen şirkete tasfiye memuru atanması gerekirken bu yönün gözetilmemiş olmasında isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle; yasaya uygun terkin işlemi yapılmadığı belirlenmekle … Ltd Şti’nin ihyasına karar verilmesinde ve Ticaret Sicil Müdürlüğünün TTK geçici 7.maddesine aykırı eylemi nedeniyle dava açılmasına neden olduğu dolayısıyla davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinde isabetsizlik bulunmadığı; ancak ilk derece mahkemesince ihya kararı ile ihyasına karar verilen şirkete tasfiye memuru atanmaması yerinde görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, kararın kaldırılmasına, yeniden hüküm verilerek ihyasına karar verilen şirket yetkilisi bulunan davacının tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/09/2021 Tarih 2021/280 Esas 2021/934 Karar sayılı kararın HMK.’nın 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın KABULÜ ile, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı iken terkin edilen … Limited Şirketinin ticaret siciline kayıt ve tesciline,Davacı…i’nin tasfiye memuru olarak atanmasına” Karar kesinleştiğinde kararın İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazı ile bildirilmesine, İlk derece yargılamasına ilişkin olarak; “Alınması gereken 59,30-TL karar harcından, peşin yatırılan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90-TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Davacı vekili için takdir olunan 4.080-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Taraflarca yatırılan ancak sarf edilmeyen gider avansının yatıran tarafa iadesine,” İstinaf yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan 59,30-TL peşin istinaf karar harcının yatıran tarafa iadesine, Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 09/12/2021