Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/2041 E. 2021/1747 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2041
KARAR NO: 2021/1747
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/04/2021
NUMARASI: 2018/165 Esas – 2021/300 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/11/2021
Davanın reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili ; müvekkili şirketin asansör bakımı, projeleri ve kumanda panosu satımı alanında faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, davalının ise … isimli ticari işletmeyi işleten gerçek kişi tacir olduğunu, müvekkili şirket ile davalı arasındaki ticari ilişki nedeniyle müvekkili şirketin davalıdan alacaklı olduğunu, müvekkili şirket bu alacağının tahsili amacıyla davalı aleyhine Gaziosmanpaşa … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazları üzerine ise takibin durdurulduğunu beyanla ncticeten davalarının kabulü ile itirazın iptaline ve takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; mahkemenin huzurdaki davaya bakmakta yetkili olmadığını ve yetkili mahkemenin ticaret mahkemesi sıfatıyla Gaziosmanpaşa Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu,öncelikle huzurdaki davaya yetki yönünden itiraz ettiklerini, Müvekkil … hakkında Davacı tarafından Gaziosmanpaşa … İcra Müdürlüğünde … Esas numarası ile haksız ve mesnetsiz olarak icra takibi başlatıldığını, davacı tarafın açmış olduğu davada hiçbir delil sunmadığını sadece beyana dayalı olarak müvekkil’in davacıya borcu olduğunu iddia ettiğini, davacının hizmet sunmadığını,mal teslim etmediğini, davacının alacaklı olduğunu ispatla yükümlü olduğunu ancak davacı alacağına dayanak olarak herhangi bir belgeyi sunamadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacı taraf, davalı hakkında davaya konu olan icra takibinin dayanağını oluşturan cari hesap ekstresine dayalı olarak takip yaptığını, cari hesaba ilişkin … nolu 24.426-TL tutarlı irsaliyeli fatura ibraz ettiğini, bu fatura, takip talebine de eklendiğini, ancak irsaliyeli faturada teslim alan kısmının imzasız olduğunu, davacı vekilinin sunduğu çıkış kontrol fişinde ise tutarların uyuşmadığını, teslim alan kısmının okunaklı olmadığı, böylece davacının fatura konusu malları davalıya teslim ettiğini kanıtlayamadığını, öte yandan davalı tarafın da faturaların kendilerine tebliğ edilmediğini, ürünlerin kendisine teslim edilmediğini ileri sürdüğü,cari hesap dayanağı fatura içeriği ürünlerin davalıya teslim/ifa edildiğinin kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; davalının davacı ile ticari ilişkisi olmadığını iddia ettiği ancak davacının ticari kayıtlarına ve davalı tarafça yapılan ödemelere ve verilen çeke göre davalının davacı ile ticari ilişkisinin olduğunu, bilirkişi raporu ile sabit hale geldiğini, davalının kısmi ödeme yaptığını ancak borcun tamamını ödemediğini, davacının icra takibine konu fatura ile kısmi ödeme yapması, davalıya faturanın ve faturaya konu ürünlerin tebliğ ve teslim edildiğinin ispatı olduğunu, davalınnın kötü niyetli olarak icra takibine itiraz ettiğini ve ticari defterlerini sunmadığını, bu nedenle davalıya ait BA-BS formlarının ilgili Vergi Dairesinden celp edilerek incelenmesini talep ettiğini,mahkeme tarafından çelişki giderilmeden karar verildiğini, tanık dinletme talebleri olmasına rağmen bu talebin yerine getirilmeden ve dava dilekçesinde yemin teklifine dayanmış olmasına rağmen davalıya yemin teklif edilmeden karar verildiğini, bu sebeplerden dolayı kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, bir adet faturadan kaynaklanan alacağa ilişkin yürütülen takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. İcra takibi cari hesap bakiyesi olarak başlatılmış ise de takibin 2.6.2016 tarihli 24.426-TL bedelli faturadan bakiye kalan alacağa ilişkin olduğu, incelenen davacı ticari defterlerinin kanuna uygun tutulduğu ,davacının ticari defterlerine kayıtlı fatura tarihinden sonra davalı tarafından çek ile 10.000-TL ,iki ayrı nakit ödeme ile 5.000-TL bakiye ödeme yapıldığı ve kalan bakiye 9.426-TL nin takibe konu edildiği anlaşılmaktadır. Davalı fatura konusu malların kendisine teslim edilmediğini ileri sürmüş ,davacı vekili tarafından teslim alan imzasını havi … numaralı çıkış kontrol fişi ibraz edilmiş ise de ,davalıdan diyecekleri sorulmadan fişin okunaksız olduğu gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir. İcra takibi dayanağı bir adet faturanın miktarı itibariyle BA bildirimi yapılması gerektiği ,ilgili vergi dairesinden davalının BA formlarının istenilmediği; BA formunda bildirilmiş ise malın teslim edildiğinin kabulü gerektiği, çıkış kontrol fişinin okunaklı bir sureti davacıdan istenilerek davalıya tebliğ edilmesi ve davalının beyanları alınarak ,yapılan kısmi ödemelerinde değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmekte olup,mahkemece hükme tesir edecek delillerin toplanıp değerlendirilmeden davanın red edildiği anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusu haklı görüldüğünden başvurusunun kabulü ile kararın HMK’nın 353(1)a-6. maddesi uyarınca kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/165 Esas – 2021/300 Karar sayılı 07/04/2021 tarihli kararının, HMK.’nun 353(1)a-6 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” Davacı tarafından yatırılan 59,30-TL peşin istinaf karar harcının kendisine iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 25/11/2021