Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/2002 E. 2021/1707 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2002
KARAR NO: 2021/1707
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/10/2020
NUMARASI: 2019/371 Esas 2020/424 Karar
DAVA: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/11/2021
Davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; müvekkilinin davalı bankanın Çağlayan Şubesinin … ve … nolu hesabından kredi kulllandığını ve davalı banka tarafından müvekkilinden komisyon adı altında kesintiler yapıldığını, bu krediye ilişkin … Çağlayan Şubesinden 24.685,71-TL ücret alındığının görüleceğini, söz konusu masrafın zorunlu-makul neleri içerdiğinin belirtilmediğini, müvekkilinin hesabından yapılan kesintilerin haksız şart niteliğinde olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik HMK md 107 gereğince 24.685,71-TL komisyon masrafının ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı bankadan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; müvekkili banka ile davacı arasında 1 adet dükkan ve 1 adet daire alımına ilişkin olarak 1 adet ticari kredi ve 1 adet tüketici kredisi sözleşmesinin imzalandığı, genel kredi sözleşmesi ve taksitli ticari kredi ödeme planı imzalanarak davacıya ticari kredi kullandırıldığını, 02/07/2009 tarihli, 22.140-TL ticari komisyon ücreti (21.085,71 TL Komisyon + 1.054,29 TL BSMV) tahsil edildiğini ;usul, yasa ve taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı olan davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, taraflar arasında ticari krediye ilişkin akdedilen GKS ve GKS’nin ayrılmaz eki olduğu açıkça yazılı olan Taksitli Ticari Kredi Ödeme Planının incelenmesinde, ödeme planında tüm kredi detaylarının, proje komisyonunun BSMV dahil tutarının (22.140-TL şeklinde) açıkça yazılı olduğu, basiretli tacir olarak hareket etmesi esas olan davacı tacir tarafından GKS ve eki ödeme planının ihtirazi kayıtsız imzalanarak bankaya ödendiği, TTK hükümleri uyarınca ticari işlerde faiz, masraf, komisyon gibi sözleşme unsurlarının taraflar arasında serbestçe belirlenebileceği gibi, tacirin ücret talep etme hakkı da olduğu, sözleşme serbestisi ilkesi uyarınca tacir olan tarafların karşılıklı anlaşarak akdettiği sözleşme ve eklerinde yazılı ücret, masraf, komisyon vb tutarların tacir taraflar açısından haksız şart sayılamayacağı gibi dava konusu sözleşme tarihinde yürürlükte olan 818 sayılı TBK’da yer almayan genel işlem koşulu hükümlerine göre değerlendirme yapılmasının da mümkün olmadığı, bu nedenle taraflar açısından sözleşme hükümlerinin bağlayıcı olduğu sonucuna varılarak, kredi kullanımından 10 yıl sonra açılmış olan davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; kredi veren ve kullandıran bankaların pozisyonu itibari ile para veren tarafında olması nedeniyle sözleşme akdinden önce davacı tarafın sözleşme içeriğini tetkik etme şansı olsa bile sözleşme içeriğine etki etme, aleyhine olan sözleşme hükümlerinin değiştirilmesini istemek gibi bir çekincesinin olamayacağını, bilirkişinin sözleşmenin içeriğini genel işlem mahiyetinde değerlendirmesi gerektiğini, davalı banka tarafından tek taraflı olarak sözleşme hazırlandığını, sözleşmenin imzalanması ile davalı bankanın sürekli ve değişik adlar altında masraf kesintisi yapmasının hukuka uygun olmadığını, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE:Dava, taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmesi uyarınca haksız olarak tahsil edildiği ileri sürülen Proje Komisyon Ücretinin iadesi istemine ilişkindir. Bankalarca masraf ve komisyon adı altında yapılan tahsilatların yasal dayanağı, kredi kullandırıldığı tarihte yürürlükte bulunan 09.12.2006 tarihli RG’de Merkez Bankası tarafından yayınlanan 2006/1 sayılı Tebliğ hükümleridir. Tebliğin 4. maddesinde, “Bankalarca, … üye işyeri komisyonu hariç faiz dışında sağlanacak diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve sınırları serbestçe belirlenir.” denilmektedir. Bankacılık teamüllerine göre ilk kredi kullandırımında yapılması gereken istihbarat, haberleşme ve operasyonel vs. gibi işlemlerin bir maliyeti bulunduğundan müşteriden bu kapsamda masraf veya komisyon adı altında ücret talep edilebilecektir. Davacı ile davalı banka arasında,01/07/2009 tarihinde 800.000-TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı,dava konusu kredi sözleşmesi 6098 sayılı TBK’nın yürürlük tarihi olan 01/07/2012 tarihinden önce akdedilmiş olup, 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 1. maddesi uyarınca somut uyuşmazlığa sözleşme tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı BK’nın ilgili hükümlerinin uygulanması gerektiği anlaşılmakla, davacı tarafın sözleşmenin genel işlem koşulu niteliğindeki hükümlerinin haksız şart oluşturduğu yönündeki iddiasına itibar edilmemiştir. Yine dosya kapsamında kredi sözleşmesinin eki niteliğinde bulunan ve davacı imzasını içeren Kredi Geri Ödeme Planında, kullanılan kredi nedeniyle davacıya 540.000-TL taksitli ticari kredi kullandırıldığı,proje komisyonu olarak 22.140-TL’nin ödeneceğinin belirtildiği anlaşılmaktadır. Taraflar bakımından sözleşmenin eki de sözleşme gibi bağlayıcıdır. Davacı tarafından imzalanan sözleşme öncesi bilgilendirme formunda davacının kredi masraflarını ödemeyi kabul ettiği anlaşılmaktadır.Açıkça miktarı belirlenen kredi tahsis ücretinin geri istenemeyeceği gözetildiğinde ,aynı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.(Yargıtay 11.HD 05/06/2018 tarihli 2016/13561 E., 2018/4288 K. sayılı emsal kararı) Açıklanan nedenlerle, istinaf nedenleri yerinde olmayan davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.18/11/2021