Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/195 E. 2021/647 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/195
KARAR NO: 2021/647
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/04/2018
NUMARASI: 2017/918 Esas-2018/466 Karar
DAVA: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 29/04/2021
Davanın reddine yönelik kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; müvekkiline ait, … plakalı yolcu otobüsüne, 16.10.2016 tarihinde davalılardan … bayii … Petrol istasyonundan 130-TL’lik motorin doldurduğunu, araç istasyondan ayrıldıktan birkaç dakika sonra TEM otoyolu üzerinde ilerlemekteyken aniden aracın teklemeye başladığını ve egzostan çıkan yoğun dumanla birlikte motorun stop ettiğini, arka kapak açılıp bakıldığında motor bölümünün simsiyah is ve dumanla kaplı olduğunun görüldüğünü, olayın ertesi günü davalı firmanın araçtan iki şişe numune aldığını, aracı muayene eden servisin motorun ve bağlı aksamın kötü yakıttan dolayı hasar aldığını söylediklerini, 25.10.2016 tarihinde davalının yakıtta bir sorun olmadığını bildirdiğini, fakat …’ın 15.11.2016 tarihli analiz raporuna göre yakıtın uygunsuz bulunduğunu, aracın onarımının 10 gün sürdüğünü ve 23.000-TL ödeme yapıldığını, ayrıca 1.315-TL test ücretiyle onarım süresince günlük ortalama 400-TL gelirden mahrum kaldığını, ayrıca aracın sürüm değerinin de düştüğünü belirterek, uygunsuz yakıt bedeli, araç onarım ücreti, yakıt test bedeli, on günlük onarım süresi içinde mahrum kalınan kazanç kaybı ve aracın sürüm değeri kaybı toplamından, şimdilik 4.000-TL’nin avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: 1-Davalı … vekili; iddia edilen zararın yakıt kaynaklı olduğunun servis beyanıyla ispatlanmasının mümkün olmadığını, davacının şikayetiyle diğer davalı tarafından alınan numunede sorun olmadığının tespit edildiğini, müvekkilinin … dışında bir başka kaynaktan yakıt almasının mümkün olmadığını, davacının aracına başka yerlerden yakıt aldığını, ayrıca iddia edilen süre içerisinde aracın iddia edildiği gibi büyük çapta zarar görmesinin mümkün olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. 2-Davalı … vekili; ayıplı olduğu iddia edilen akaryakıtın diğer davalıdan alınması nedeniyle müvekkiline husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığını, yakıt deposunun kapasitesine göre alınan yakıtın %10 oranında olup bahsedilen zarara neden olmasının mümkün olmadığını, müvekkili tarafından yapılan analizde standartlara aykırı bir husus tespit edilmediğini, davacının …’a analiz için götürdüğü akaryakıtın, %10 dışında kalan ve daha önce alınan akaryakıtla ya da deponun dibinde kalan atık ve partiküllerle karışıp karışmadığının belli olmadığını, bu nedenle test edilen yakıtın diğer davalıdan alınan yakıt olup olmadığının meçhul olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; araçta meydana gelen hasarın davalılardan … Petrol istasyonundan satın alınmış olunan akaryakıttan kaynaklandığının davacı tarafından kanıtlanması gerektiği,davalı … istasyonunda 16.10.2016 tarihinde satılan akaryakıtın uygunsuz olduğuna ilişkin herhangi bir somut delil bulunmadığı, aracın deposunun ortalama 1.500-TL’lik yakıtla doldurulabildiği göz önüne alındığında, davacının satın aldığını söylediği 130-TL’lik yakıtın, deponun %10’undan az bir kısmını doldurması, davacı tarafından akaryakıtın sürekli olarak ve sadece davalı istasyondan alındığına dair herhangi bir somut delil sunulmadığı, arızanın deponun % 10’undan az bir kısmına tekabül eden dava konusu akaryakıt dışında kalan ve daha evvel alınan akaryakıttan ya da deponun dibinde kalan kimyasal artık veya partiküllerden kaynaklanıp kaynaklanmadığının da belirsiz olduğu dikkate alındığında, davacının ispat yükümlülüğünü yerine getirmediği, dosya kapsamı itibari ile meydana gelen hasarın davalılardan aldığı akaryakıttan kaynaklandığı hususunun ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:Davacı vekili; davalıların, olay öncesindeki yakıtı kendilerinden aldıklarını inkar etmediklerini,mahkemece tanıkların dinlenmediğini, 16.10.2016 günü olayın hemen öncesinde alınan yakıta ilişkin perakende fişi, arızanın ardından aracın yakıt deposundan alınan numune hakkında tarafsız kurum olan SGS’nin yakıtın kirli olduğunu belirten analiz raporu, kirli yakıt nedeniyle hasar gördüğü tartışmasız olan başta motor ve diğer hasar gören parçalar listesi ile ödenen ayrıntılı fatura bulunmasına rağmen mahkemenin, hasarın davalılardan alınan akaryakıttan kaynaklandığına ilişkin somut delil yok demesinin anlaşılamaz olduğunu, arızalanan aracın yakıt deposundan usulünce alınmış her iki numuneyle ilgili olarak, .. tarafından berrak ve temiz denilirken, SGS’nin uygunsuz raporu verdiğini, safahatta ise davalı … tarafından hasarın yakıt deposundaki kimyasal artık ve partiküllerden kaynaklanmış olabileceğinin ileri sürüldüğünü, mahkemece de bu çelişkili beyana itibar ederek hüküm kurulduğunu, aracın teknik özellikleri içerir belgeye göre davalılardan alınan yakıtın, deponun %10’undan azına değil, dörtte birine tekabül ettiğini, müvekkilinin, yakıtını genellikle güvendiği bir petrol istasyonundan temin ettiğini, sadece acil durumlarda ve yolda kalma riskine karşı başka istasyonlardan sınırlı miktarda yakıt aldığını, davalı istasyondan da bu amaçla işini görüp kendi istasyonuna dönebilecek miktarda yakıt aldığını, hasara uğrayan araç olay anında iki yaşında olup hassas bir motora sahip olduğunu, sürekli çalışarak devri daim yapan aracın yakıt tankının dibinde partikül birikmesinin mümkün olmadığını belirterek, kararın bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Dava, standartlara uygun olmayan akaryakıt satışı sonucu uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı tarafından, davalı …’in bayisi diğer davalı … tarafından işletilen benzin istasyonundan 16.01.2016 tarihinde alınan 30,6 litre yakıt sonrasında davacı aracında arıza meydana geldiği, araç yetkili servise çekildikten sonra araçtaki arızanın uygunsuz yakıttan kaynaklandığının tespit edildiği, araçtan alınan yakıt numunesinin analizi sonucunda SGS tarafından düzenlenen analiz raporunda yakıtın standart değerlere uygun olmadığının tespit edildiği anlaşılmaktadır. Davacı vekilince sunulan, aracın teknik özelliklerini gösteren belgeye göre araç depo kapasitesi 130 litre olup, davalıdan alınan 30 litre akaryakıt, deponun %23’üne tekabül etmektedir. Depodan alınan numune akaryakıtın uygunsuz olduğu tespit edilmiş olsa da, alınan yakıtın toplam kapasiteye göre oranı itibariyle, arızanın analiz sonucuna göre davalının satışını yaptığı yakıttan kaynaklandığını kabul etmek mümkün değildir. Akaryakıtın sürekli ve periyodik olarak davalı istasyonundan alındığı ileri sürülmediği gibi, aksine davacı vekili tarafından akaryakıtın sürekli güvenilir yerden aldığı, yolda kalma riskine karşı başka istasyonlardan, bu arada davalı istasyonundan sınırlı miktarda akaryakıt aldığı kabul edilmiştir. Bu durumda araçtaki arızanın dava konusu akaryakıt dışında kalan ve daha önce alınan akaryakıttan ya da deponun dibinde kalan kimyasal artık veya partiküllerden kaynaklanıp kaynaklanmadığı da belirsizdir. Bu itibarla özellikle davalıdan alınan akaryakıt miktarı da dikkate alındığında, davacı aracında meydana gelen hasarın davalının sattığı akaryakıttan kaynaklandığı hususunun kanıtlanamadığı yönündeki ilk derece mahkemesi kararında isabetsizlik olmayıp, davacı vekilinin ileri sürdüğü istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 59,30- TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 35,90- TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-a maddesi kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 29/04/2021