Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/192 E. 2021/177 K. 11.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/192
KARAR NO : 2021/177
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAH.
TARİHİ: 24/09/2020 (Ara Karar)
NUMARASI : 2020/414 Esas
TALEP : İhtiyati Tdebir
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 11/02/2021
İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın ihtiyati tedbir talep eden vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TALEP: İhtiyati tedbir talep eden vekili; davalı tarafın elinde bulunan ve taraflar arasında imzalanan mal alımı sözleşmesine teminat olarak müvekkilleri … tarafından keşide edilen ve kefil olarak müvekkili şirket yetkilisi … tarafından imzalanarak davalıya teslim edilen 17/09/2019 düzenleme tarihli, 800.000-TL bedelli, vade tarihsiz 1 nolu senet, 17/09/2019 düzenleme tarihli, 800.000-TL bedelli, vade tarihsiz 2 nolu senet, 17/09/2019 düzenleme tarihli, 800.000-TL bedelli, vade tarihsiz 4 nolu senet, 17/09/2019 düzenleme tarihli, 506.000-TL bedelli, vade tarihsiz 5 nolu olmak üzere toplam 4 adet senedin sözleşmenin yerine getirilmesi nedeni ile bedelsiz kaldığını, davalının söz konusu senetleri haksız ve kötü niyetle elinde tuttuğunu, müvekkili şirketin söz konusu senetlerin iade edilmesini beklerken davalı tarafından açıkça kötü niyetle icra takibi yaptığını belirterek senetlerin icra takibine konulmasının engellenmesi amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; senetlerin üzerinde teminat senedi olduğuna ilişkin herhangi bir ibare yer almadığı gibi davalının da senetleri iade almak üzere herhangi bir talepte bulunmadığını, borçlular tarafından müvekkilinin müşterisine müvekkili aradan çıkarılmak usulüyle satış yapıldığını, borçluların son dönemde borca batık hale gelmesi, 2019 yılından bugüne aleyhlerinde açılan yoğun icra takipleri nedeniyle ilgili senetlerden birinin icra takibine konu edildiğini, borçluların müvekkiline güncel borcunun neredeyse 10.000.000-TL olup, müvekkilinin bu tarihe kadar mal alışverişi devam ettiği düşüncesiyle işlem yapmadan beklediğini, müvekkilinin davalı … davadışı iki şirketten alacaklarının bir kısmının senede bağlandığını, bir kısmının ise cari alacak olduğunu, davalının cari alacağa ilişkin yapmış olduğu işlemleri senede ilişkin işlemler olarak göstermeye çalıştığını belirtmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacı tarafça yapılan açıklamalar çerçevesinde iddianın temelini oluşturan kendi edimini tam ifa olgusu, davaya konu senetlerin teminat senedi olduğu, teminat senedinin iadesi şartlarının oluştuğu hususlarının tamamının ispata muhtaç olduğu, HMK. 390/3 maddesi çerçevesinde haklılığın yaklaşık olarak ispat sorumluluğunun yerine getirilemediği, davacılar vekilinin ihtiyati tedbir isteminin koşulları bulunmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden davacılar vekili;sözleşme gereği aylık 42.000 ton olmak üzere toplam 190.000-ton, agrega malzemenin müvekkili tarafından 3.706.000-TL bedelle davalıya satışı konusunda tarafların anlaştığını, satış bedeli olarak davalı şirketin cari hesap alacağı ve davalının müvekkili şirkete avans olarak verdiği çeklerle ödenmesinin kararlaştırıldığını, toplam 3.706.000-TL bedelli vade tarihsiz senetlerin sözleşmenin teminatı olarak makbuz ile davalıya teslim edildiğini, müvekkili şirketin senetlerin iadesini beklerken davalı tarafından 17.09.2019 tanzim tarihli, 800.000-TL bedelli, vade tarihsiz 3 nolu senet üzerine 03.04.2020 vade tarihini sözleşmeye aykırı olarak yazarak bu senet için ihtiyati haciz kararı alındığını ve İstanbul …. İcra Dairesinin … sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, davalının diğer senetleri de takibe konu etmesinin yüksek bir ihtimal olup telafisi imkansız zararların önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: İbraz olunan 17.9.2019 tarihli sözleşmenin 1.maddesinde ,”Satıcı ….AŞ nin bugün ki tarih itibariyle yaklaşık 2.950.000-TL borcuna ilave olarak F bendinde belirtilen miktar ve adetlerde toplamda 756.000-TL tutarlı bağlantı çeki alması karşılığında toplamda oluşacak 3.706.000-TL borcuna istinaden aynı miktarda 5 adet teminat senedini alıcı ….AŞ ye aldığı çeklere karşılık vereceği ,satıcının da 196.000 ton agregayı alıcıya teslim edeceği kararlaştırılmıştır.HMK 389/1.maddesinde” (1) Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir… ”; 390/3. maddesinde “Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır”; 391/1.maddesinde” Mahkeme, tedbire konu olan mal veya hakkın muhafaza altına alınması veya bir yediemine tevdii ya da bir şeyin yapılması veya yapılmaması gibi, sakıncayı ortadan kaldıracak veya zararı engelleyecek her türlü tedbire karar verebilir” düzenlemelerine yer verilmiştir.Somut olayda; davacılar sözleşmede yazılı edimlerin yerine getirildiğini ileri sürerek bu kapsamda teslim edilen 5 adet senetten 4 adedinin icra takibine konu edilmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiş iseler de,davacının edimlerini yerine getirdiği,senetlerin teminat fonksiyonunun devam edip etmediği yapılacak yargılama neticesinde belirlenecektir. Yargılamanın bulunduğu aşama itibariyle davacının haklılığının yaklaşık ispatı ölçüsünde delil bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmış olup, bu nedenle davacı/ihtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir talep eden davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 59,30- TL istinaf karar harcından davacılar tarafından peşin yatırılan 54,40- TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90- TL harcın davacılardan alınarak hazineye gelir kaydına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 11/02/2021