Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/1918 E. 2021/1987 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1918
KARAR NO: 2021/1987
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/09/2021 (Ara Karar)
NUMARASI: 2020/683 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir Talebi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/12/2021
İhtiyati tedbir talebinin reddine dair ara kararın asıl ve birleşen dava davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP:Davacı vekili, İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili; davalı şirketin 11.11.2020 tarihli genel kurul toplantısında şirket esas sözleşmesinin maksat ve mevzu ile ilgili 3. maddesinin tadiline ilişkin 2 numaralı kararın yürütülmesinin HMK’nın 389. maddesi gereğince tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI VE SÜREÇ: Mahkemece, davalı şirketin 30.04.2019 tarihli genel kurul kararı ile şirket esas sözleşmesindeki değişiklik ile şirketin faaliyet alanına gayrimenkul alım satımının dahil edilmek istendiği, bu genel kurul kararının İstanbul BAM 13. HD’nin 2020/614-2020/492 sayılı kararı ile tedbiren durdurulmasına karar verildiği, talebe konu 11.11.2020 tarihli genel kurul kararının 2. maddesi ile de aynı konuda karar alındığı, yapılan değişikliğin ardından …’ya ait Urla’da bulunan 33 adet ipotekli taşınmazın fahiş bedelle davalı şirket tarafından satın alındığını, talep eden tarafça yaklaşık ispatın sağlandığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin takdiren teminatsız olarak kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekilinin itirazı üzerine; mahkemece; esas davanın açıldığı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesince; İstanbul … ATM’nin … değişik iş sayılı ihtiyati tedbir kararının İstanbul BAM 13. HD’nin 2020/981 Esas ve 2020/804 Karar sayılı, 17/04/2020 tarihli kararı ile 30/04/2019 tarihinde yapılan genel kurulda alınan, “şirket ana sözleşmesinin maksat ve mevzu başlıklı 3 nolu maddesinin tadili”ne ilişkin 6 no.lu karara benzer nitelikte olduğu, 6 no.lu genel kurul kararının iptali hakkındaki davada, her ne kadar bilirkişi raporu alınmış ise de yargılamanın devam ettiği,ihtiyati tedbire konu 11/11/2020 tarihli 2 no.lu genel kurul kararının iptali davasının da henüz ön inceleme aşamasında bulunduğu, bu aşamada ihtiyati tedbir talep eden tarafın iddiaları kapsamında HMK’nın 389. maddesinde düzenlenen ileride telafisi imkansız zararlar doğması ihtimalinin devam ettiği ve ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını gerektirecek koşulların oluşmadığı, ancak ,davalı şirketin, esas sözleşmenin maksat ve mevzunu değiştiren kararın yürütülmesinin durdurulması sebebiyle şirketin faaliyetlerinin durduğu ve zararın doğacağı iddiası da birlikte değerlendirildiğinde, teminat alınmasının zorunlu olduğu gerekçesiyle, itirazın teminat yönünden kabulü ile takdiren itiraz eden şirket tarafından devralınan taşınmazların Urla Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/224 değişik iş dosyasında alınan ek rapordaki toplam değerinin %15’i olan 33.283.000-TL teminat yatırılması halinde ihtiyati tedbirin devamına karar verilmiştir. Mahkemece; davacı vekilinin teminata yönelik itirazı üzerine verilen 10.03.2020 tarihli ara karar ile; ihtiyati tedbire teminat yönünden yapılan itirazın kabulü ile davacı … tarafından 33.283.000-TL teminatın iki haftalık kesin süre içerisinde yatırılmasına dair verilen kararın itiraz eden davalı tarafça istinaf edildiği, teminatın kaldırılması veya değiştirilmesine dair incelemenin BAM tarafından yapılacağı, “İstanbul … ATM’nin … D.İş, …karar sayılı, 13/11/2020 tarihli ihtiyati tedbir kararına itirazın kısmen kabulü ile ihtiyati tedbir talep eden davacı … tarafından 33.283.000-TL teminatın iki haftalık kesin süre içerisinde yatırılması halinde ihtiyati tedbirin devamına” dair verilen 25/02/2021 tarihli kararın teminatın yatırılmaması halinde doğacak sonuçlarının kararın kesinleşmesini müteakiben uygulanmasına karar verilmiştir. Davacı ve davalı vekilinin istinafı üzerine Dairemizce … Esas, … Karar 13/07/2021 tarihli kararı ile; “davalı şirketin 11.11.2020 tarihli genel kurul toplantısında alınan 2 numaralı karar ile şirket esas sözleşmesinin maksat ve mevzu ile ilgili 3. maddesinin tadiline karar verildiiği,ihtiyati tedbir kararı için aranan hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması, imkansız hale gelmesi veya telafisi imkansız zarara neden olma koşullarının oluşmadığı,davalı şirketin aynı konuda daha önce almış olduğu 30.04.2019 tarihli genel kurul kararına yönelik ihtiyati tedbir kararının İstanbul BAM 13. HD’nin 2020/981-2020/804 sayılı kararıyla devamına karar verildiği ileri sürülerek söz konusu ilamın ibraz edildiği,ancak bilindiği üzere her davanın açıldığı tarihteki koşullara ve mevcut delillere göre değerlendirilmesi gerektiği,bu kapsamda önceki genel kurul kararının icrasının durdurulmasına yönelik olarak alınan kararın işbu dosya bakımından bağlayıcı olmadığı,itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken itirazın reddine ve eldeki dava ile bağdaşmayacak şekilde taşınmaz değeri kadar teminat alınmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir.”denilerek davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulne ,itirazın reddine ilişkin kararın kaldırılarak verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARI: Mahkemece; İstanbul BAM 12. HD nin 2021/750 Esas, 2021/1165 Karar 13/07/2021 tarihli kararı ile; verilen ihtiyati tedbir kararının kesin olarak kaldırıldığı, bu kez asıl ve birleşen davalarda davacılar vekilleri tarafından yeniden ihtiyati tedbire karar verilmesinin talep edildiği, davacılar vekillerinin talep dilekçelerinde ileri sürdükleri hususların istinaf ilamında incelendiği ve gerekçelendirildiği, davalı şirketin daha önceki genel kurulunda benzer şekilde alınan karara karşı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılan davada verilen 08/07/2021 tarihli 2019/437 esas ve 2021/589 karar sayılı kararın kesinleşmediği, dosyanın henüz bilirkişi incelemesinde olduğu gerekçesiyle dosya kapsamına göre yenilenen ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden asıl ve birleşen dava davacılar vekilleri; durum ve koşullarda değişiklik olmadığı gerekçesiyle tedbir talebinin reddedildiğini ancak İstanbul BAM kararından sonra durum ve koşullarda değişiklik olduğunu, istinaf kararından 1 gün sonra İstanbul … ATM nin iptal kararı verdiğini,30/04/2019 tarihli ana sözleşme tadili ile 11/11/2020 tarihli ana sözleşme tadili arasındaki bağlantı incelenmediğini, tedbirin dayanağı olan İstanbul BAM 13. Hukuk Dairesi’nin 2020/614 Esas, 2020/492 Karar sayılı kararında kesin mahiyetteki ihtiyati tedbir kararına hiçbir atıf olmadığını, İstanbul … ATM’nin … Esas ve … Karar sayılı kararın bağlayıcılığı olmadığı gerekçesinin doğru olmadığını, tedbir kararı için yaklaşık ispat şartının gerçekleştiğini, mahkemenin 03/09/2021 tarihli ara kararın kaldırılarak, maddi vakıa olan İstanbul 11. ATM’nin 08.07.2021 tarihli kararı ile, dava konusu ana sözleşme tadili ile aynı içerikte olan, mahkeme kararını dolanma amaçlı ana sözleşme tadiline ilişkin genel kurul kararının, dürüstlük ilkesine aykırı olduğu tespit edilerek iptal edildiğini HMK 389. ve TTK 449. maddeleri uyarınca şirket ana sözleşmesinin tadiline ilişkin alınan 11.11.2020 tarihli genel kurul toplantısında alınan gündemin (2) nolu genel kurul kararı hakkında yürütmenin geri bırakılması talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:Talep, TTK’nın 449. maddesi uyarınca genel kurul kararının iptali istemli davada, genel kurul kararlarının yürütmesinin geri bırakılması istemine ilişkindir. TTK nun 449. maddesi ”Genel kurul kararı aleyhine iptal veya butlan davası açıldığı taktirde mahkeme, YK üyelerinin görüşünü aldıktan sonra, dava konusu kararın yürütülmesinin geri bırakılmasına karar verebilir” hükmünü içermektedir. Anılan madde de hangi hallerde bu geçici hukuki koruma kararı verileceği özel olarak düzenlenmediğinden, tamamlayıcı yorum kuralı olarak HMK’nın ihtiyati tedbire ilişkin hükümlerinden yararlanılabilir. HMK’nın 390/3 maddesi ise, ”Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” düzenlemesini içermektedir. Somut olayda; davalı şirketin 11.11.2020 tarihli genel kurul toplantısında alınan 2 numaralı karar ile şirket esas sözleşmesinin maksat ve mevzu ile ilgili 3. maddesinin tadiline karar verilmiştir. Anasözleşmede yapılan bu değişikliğin ,daha evvel aynı konuda alınan ancak yapılan yargılama sonucunda İstanbul …ATMnin … esas ve 2021/589 karar sayılı kararın verilmesi gerekçe gösterilerek icrasının durdurulması talep edilmektedir. Şirketin ana sözleşmesinde yapılan değişikliğin faaliyet konusunun değiştirilmesi veya faaliyet alanına ekleme yapılması mı olduğu yapılacak yargılama sonucunda verilecek hüküm ile belirlenecektir. Bu kapsamda; İstanbul …ATMnin yaptığı hukuki değerlendirme sonucu verdiği kesinleşmeyen karar eldeki bu davada yaklaşık ispatın sağlandığını sağlamaya yeterli değildir.Kaldı ki ,ana sözleşme değişikliğinin hakim ortağa ait taşınmazın daha evvel satın alınması nedeniyle yapıldığı ileri sürülmesine göre ,ihtiyati tedbir kararı için aranan hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması, imkansız hale gelmesi veya telafisi imkansız zarara neden olma koşullarının mevcut olmadığı sonucuna da varılmaktadır.İlk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, ihtiyati tedbir isteyenler vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir talep eden asıl ve birleşen dava davacılar vekillerinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Davacılar tarafından yatırılan peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 30/12/2021