Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/189 E. 2021/116 K. 02.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/189
KARAR NO : 2021/116
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/10/2020
NUMARASI : 2019/630 Esas 2020/620 Karar
DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 02/02/2021
Davanın reddine ilişkin hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin Küçükçekmece Vergi Dairesi’ne kayıtlı, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde … sicil numarası ile kayıtlı olduğunu, ancak müvekkili firmanın adresinde menkul hacizler yapılması ve adreste güvenlik görevlisi olmaması sebebiyle 2016 yılına ait yevmiye, defteri kebir, envanter defterleri, Bakırköy …. Noterliği’nden 14.07.2016 tarih, … yev. Numaralı yönetim kurulu karar defteri, ortaklar pay defteri, genel kurul karar defterinin zayi olduğunu, 27.08.2019 tarihinde şirket adresinde taşınma sırasında defterlerin kaybolduğunun anlaşıldığını bu nedenle zayi olduğuna dair zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, TTK’nın 82/7. maddesinde öngörülen hakdüşürücü süre içinde yapıldığı, tacirin kanun maddesinden yararlanabilmesi için ticari defter ve belgelerinin korunabilmesi amacıyla gerekli dikkati ve ihtimamı göstermiş olması gerektiği, ayrıca, ziya durumunun tacirin iradesi dışında meydana gelmesinin zorunlu olduğu, somut olayda; tacirin ziya durumunun nedenini açıklamakta dahi çelişkiye düştüğü, kaybolma ve çalınma iddiasının somutlaştırılmadığı, dolayısıyla iddia edilen zayiinin sebebinin ve gerçekliğinin yeterli delil ile ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili; müvekkili şirketin 27/08/2019 tarihinde gerçekleştirilen taşınma sırasında evrakların kayıp olduğunun müvekkili şirket yetkilisince öğrenildiğini, adres değişikliği gerçekleştirdiğinin resmi sicil kayıtlarında mevcut olduğunu, müvekkili şirket adresinde alacaklılar tarafından birçok kez haciz ve muhafaza işlemlerinin gerçekleştiğini, yürütülen haciz işlemleri sırasında müvekkilinin resmi defterlerinin ziyana uğradığını, bu nedenlerle kararın kaldırılarak talebe konu defterler için zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; TTK.’nın 82/7 maddesine dayalı zayii belgesi verilmesi istemine ilişkindir. TTK nun 82/7 maddesi uyarınca; “…yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içerisinde ziyaa uğrarsa tacir zıyai öğrendiği tarihten itibaren 15 gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir…” Davacı şirket vekili ; şirket merkezine birden çok kez alacaklılar tarafından haciz ve muhafaza işlemleri gerçekleştirildiği, yürütülen haciz işlemleri sırasında defterlerin ziyaa uğradığını, müvekkili şirket yetkilisinin 27/08/2019 tarihinde gerçekleşen taşınma sırasında zayi olduğundan haberdar olduğunu ileri sürmüştür. 6102 Sayılı Kanunun 82/7. Maddesi “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebileceği davanın hasımsız olarak açılacağı belirtilmektedir. Davacının söz konusu düzenlemeden yararlanabilmesi için bir taraftan defterlerin ve belgelerin korunması amacı ile gereken dikkat ve ihtimamı göstermiş bulunması, diğer taraftan da ziya uğramanın onun iradesi dışında elinde olmayan bir neden ile meydana gelmiş olması gerekmektedir. İleri sürülen mücbir sebebin de defter ve belgelerin yok olması veya elden çıkması sonucunu doğuracak nitelik ve yoğunlukta olması, başka bir deyişle davacının irade dışında defter ve vesikaların tamamen veya kısmen kaybı yahut yok olması gerekmektedir. Somut olayda, davacı yasada sayılı mücbir sebeplerin varlığı nedeniyle talebe konu defterlerin zayii olduğunu ispatlayamamıştır.Şirket merkezinin bulunduğu binada güvenlik görevlisi olmadığı,şirket merkezinde yapılan haciz işlemleri sırasında kaybolduğu ileri sürülmüş olmakla ; Tacirin TTK’nun 82/7. maddesindeki düzenlemeden faydalanabilmesi için öncelikle ticari defterlerin korunması amacıyla gerekli dikkat ve ihtimamı göstermiş olması gerekmektedir.Tacirin ticari defterlerini korumada gerekli dikkat ve özeni göstermediği, anlaşılmakla zayii belgesi verilmesi koşulları mevcut olmadığından davanın reddine dair karara ilişkin istinaf sebebleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 02/02/2021