Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/1828 E. 2021/1576 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1828
KARAR NO: 2021/1576
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/08/2021 (Ara Karar)
NUMARASI: 2021/681 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir Mahiyetinde İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 04/11/2021
İlk derece mahkemesince verilen ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz talebinin reddine dair 24/08/2021 tarihli ara kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: İhtiyati haciz talep eden davacı vekili; müvekkili ile davalı şirket arasında ticari ilişkinin bulunduğunu, ticari ilişki nedeniyle müvekkilinin davalıdan faturalardan kaynaklı alacağının bulunduğunu, alacağın tahsili için Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını ancak davalının haksız itirazı nedeniyle takibin durduğunu beyan ederek davalının mal kaçırma ihtimali göz önüne alınarak adına kayıtlı menkul ve gayrimenkul mallar ile 3. kişi ve kurumlardaki hak ve alacaklarının dava değeri miktarınca (823.751,1-TL) yatırılacak teminat mukabilinde ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacının talebinde yasal şartların gerçekleşmediği, davalı şirketin mal kaçırdığı ya da kaçırmaya teşebbüs ettiği yönünde delil sunulmadığı, alacağın tahsilini olanaksız kılacak şekilde davalının mal kaçırdığı hususunun yaklaşık olarak ispat edilemediği, aleyhine ihtiyati tedbir talep edilen ile aralarındaki ticari ilişkinin talebin haklılığını yaklaşık olarak ispata yarar bilgi ve belgelerin sunulmaması, cari hesap dökümü ve fatura fotokopilerine göre değerlendirme yapılmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:İhtiyati haciz talep eden davacı vekili; Anayasa’nın 2. maddesinde yer alan hukuk devlet ilkesinin, kanun koyucuya, bireylere etkin hukuki himaye sağlama ödevini verdiğini, ihtiyati haciz açısından bakıldığında, takip borçlusu davalının, mallarını kaçırarak haksız çıkacağını tahmin ettiği bir takibin sonuçlarından kurtulmasına engel olmanın hukuk düzeninin görevi olduğunu, İİK’nın 257. maddesinin 1 fıkrasında rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş para borcunun alacaklısının, borçlunun yedinde veya 3. şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceğinin belirlendiğini, yani ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için borcun vadesinin gelmiş olması yani muaccel olmasının yeterli olduğunu, ibraz ettikleri fatura, tüm faturalar için mevut olan imzalı teslim irsaliyeleri ve cari hesap ekstresi kanunu da koşul saydığı yaklaşık ispat ölçüsünde alacağın varlığını ve muaccel olduğunu ortaya koyduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi’nin ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz talebinin reddi yönündeki ara kararının kaldırılarak ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep, ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nın 257/1.maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı ihtiyati haciz talebinde bulunabilir. İİK’nın 258/1. maddesinin 2. cümlesine göre: “İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.” İhtiyati haciz talep eden, İİK’nın 257/1. maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve borcun vadesinin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek tarzda ispat etmek durumundadır. Bu düzenlemeye göre de ihtiyati haciz kararı verilmesi için kesin bir ispat aranmamakta ise de; muaccel alacağın varlığı hususunda ihtilaf bulunması, bu ihtilafın çözümü yargılamayı gerektirmesi halinde, kanunun aradığı ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığının kabulü gerekmektedir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için muaccel bir para alacağının bulunması ön koşul olup, varlığı ihtilaflı ve tespite muhtaç olan bir alacak talebi yönünden ortada muaccel veya müeccel bir bir para alacağı bulunduğu söylenemeyecektir. Somut olayda, talep sahibi tarafından ibraz edilen bilgi ve belgeler göz önüne alındığında yaklaşık ispat ölçüsüne varan delil değerlendirmesi yapılmasına yeterli bulunmadığı, muaccel alacağın varlığının tesbiti noktasında yargılama yapılması gerekmektedir.Muaccel alacağın varlığı gerekli ise de davalı şirketin mal kaçırdığı ya da kaçırmaya teşebbüs ettiği yönünde delil bulunmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmesi doğru değil ise de sonucu itibariyle isteğin reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir. Dava henüz tensip aşamasında olup,sunulan belgeler açısından davalının beyanları tesbit edilmemiştir. Davacının bu alacağını, iddiaları kapsamında davalıdan talep edip edemeyeceği yargılamaya ve ispata muhtaçtır. Dosya kapsamı itibariyle; ihtiyati haciz isteminin reddine dair ara karara yönelik istinaf sebebleri yerinde görülmediğinden ihtiyati haciz isteyen vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 04/11/2021