Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/1736 E. 2022/342 K. 03.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1736
KARAR NO: 2022/342
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/12/2020
NUMARASI: 2018/504 Esas 2020/612 Karar
DAVA: Alacak
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/03/2022
Davanın zamanaşımı nedeniyle reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; davacı … ile davalı arasında 06/04/2011 tarihinde işletme ruhsatı sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmenin 10 yıl yürürlükte kalacağının , ihlal olmadığı takdirde aynı süre ile yenileneceğinin kararlaştırıldığını bu sözleşmeye ek protokoller yapıldığını ve ek protokolün 3. Maddesi uyarınca müvekkili tarafından Koton’a 15.000-USD’nin sözleşmelerin teminatı olarak verildiğini, 01/04/2008 tarihinde işletme ruhsatı sözleşmesinde değişiklik ek sözleşmesi bağıtlanarak sözleşme süresinin 31/12/2015 tarihine kadar uzatıldığını, ikinci olarak davacı Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşı … ile davalı … arasında 21/05/2008 tarihli Ana Franchaise sözleşmesi akdedildiğini ve yine aynı tarihte bu sözleşmeye ek protokoller yapıldığını, 25/07/2008 tarihli sözleşmenin süresinin 31/12/2015 tarihinde sona erecek şekilde kararlaştırıldığını, sözleşmeye ek protokolde müvekkilinin sözleşmeden kaynaklı yükümlülüklerinin teminatını teşkil etmek üzere …’a 300.000-USD ödeyeceğinin kararlaştırıldığını ve bu bedelin ödendiğini, tarafların çalışmalarının 2010 yılına kadar sorunsuz devam ettiğini, ancak bu tarihten sonra davalı tarafından mal ve ürün satışı gerçekleştirilmediğinden sözleşmelerin 08/06/2011 tarih ve … yevmiye nolu 08/06/2011 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnameler ile yasal yükümlülüklerin yerine getirilmesi hususundaki ihtardan sonra yine her bir davacı tarafından davalıya ayrı ayrı gönderilen ihtarnameler ile sözleşmelerin 15/06/2011 tarihinde feshedildiğini, davalı tarafından taraflar arasındaki Sözleşmelerin, Ek ve Değişiklik yapan sözleşmelerin ve protokollerin ağır bir biçimde ihlal edilmesi sebebiyle müvekkilleri tarafından maruz kalınan her türlü zarar, ziyan, masraf, fazla ödeme, kar kaybı ve sair hususlara ilişkin fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla; davalı tarafından müvekkillerinden davacı ….’ya 15.000-USD nin 15 Haziran 2011 tarihinden itibaren, …’e 300.000-usd nin 15 Temmuz 2011 tarihinden itibaren faiz işletilerek ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili; dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, davacı yanca imzalanan sözleşmelerin, ödeme tarihleri göz önüne alındığında alacağın veya tazminatın talep edilebilme hakkının geçtiğini, ayrıca müvekkilinin temerrüdü gerçekleşmediğinden alacağın henüz talep edilebilir olmadığını,müvekkilinin davacıların yükümlülüklerini yerine getirmemesi sebebiyle sözleşmeleri 04/01/2011 tarihli yazı ile feshettiğini, fesihten sonra davacılar tarafından gönderilen ihtarnamelere cevap verildiğini ve işbu cevabın ardından 15.06.2011 tarihinde davacıların sözleşmeleri feshettiklerini huzurdaki dava ile dile getirdiklerini, müvekkili şirkete bu konuda herhangi bir ihtarat yapılmadığını belirterek davanın reddine kadar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece; davacıların, kendisini sözleşme ile bağlı tutmadığını davalıya bildirdiği ve ödediği teminatın iadesini istediği 15.06.2011 tarihi itibariyle dava konusu tutarların davalı uhdesinde kalmasının davalının bu tutar kadar davacı aleyhine zenginleştiği anlamına geldiği, bu itibarla zamanaşımı süresinin başlangıcının dönme iradesinin davalıya ulaştığı 15.06.2011 tarihi olduğu, alacağın 01.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK.dan önce muaccel olduğu için 818 Sayılı BK.ya göre 1 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, 15.06.2011 tarihinden davanın açıldığı tarihe kadar zamanaşımının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Mahkemece taraflar arasındaki borcun doğumuna ilişkin hukuki ilişkinin sözleşme yerine sebepsiz zenginleşme olarak değerlendirildiğini ve yanlış zamanaşımı süresi uygulanarak hatalı karar verildiğini, Sözleşmenin teminatı olarak belirlenen bedelin hangi şartlar altında davalıya ödeneceğinin, hangi koşullarda iade edileceğinin sözleşme ile kararlaştırıldığını, teminatın geri ödeme borcunun hukuki sebep ve kaynağının sözleşme olduğu hususunda taraflar arasında herhangi bir tartışma bulunmadığını, ayrıca davalının yasanın emredici koşullarına uygun olmayan fesih bildirimlerinin sonuç doğurmayacağını, dava konusu alacak taleplerine BK m.125 ve TBK’nın 146. Maddesinde düzenlenen 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiğini, somut olayda uygulanma yeri olmayan sebepsiz zenginleşme hükümlerine istinaden davanın zamanaşımı nedeniyle reddinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; taraflar arasında imzalanan sözleşmelerin teminatı olarak verilen paraların sözleşmelerin feshedilmesi sebebiyle iadesi istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkillerinden … İle davacı arasında düzenlenen 06/04/2001 tarihli sözleşme nedeniyle müvekkili …’in davalıya teminat olarak 15.000-USD ödediğini, yine müvekkillerinden … ile davalı arasında düzenlenen 25/07/2008 tarihli sözleşme nedeniyle müvekkili … tarafından davalıya sözleşmenin teminatı olarak 300.000-USD ödendiğini,sözleşmenin sona ermesine rağmen teminatların iade edilmediğini ileri sürerek alacak isteminde bulunmuştur.Somut olayda istinafa gelen uyuşmazlık zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır. Davalı şirket ile davacı … arasında 25/07/2008 tarihli, davacı … arasında ise 06/04/2001 ve 01/04/2008 tarihli sözleşmeler bulunmakta olup, 25/07/2008 tarihli sözleşmenin eki protokolde davacı … tarafından 300.000-USD, 06/04/2001 tarihli sözleşmenin eki protokolde davacı … tarafından 15.000-USD teminat bedelinin davalıya ödenmesi kararlaştırılmıştır. Davacılar da iş bu davası ile sözleşmenin feshedilmesi ile sözleşme hükümlerine göre teminatların iadesi koşulları oluştuğundan davalıya ödenen teminat bedellerinin davalıdan tahsilini talep etmektedirler. Davacı taraf alacağını sözleşme hükümlerine dayandırdığına göre somut olayda sebebsiz zenginleşme için öngörülen zamanaşımı süresi değil, sözleşmenin düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 125. Maddesi (6098 S.lı TBK m.146) gereğince 10 yıllık zamanaşımı süresi uygulanacaktır. Alacağın muaccel olduğu tarihten itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresi, dava tarihi itibariyle henüz dolmamıştır. Bu nedenle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla davacılar vekilinin istinaf başvurusu haklı görüldüğünden istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/12/2020 Tarih 2018/504 Esas 2020/612 Karar sayılı hükmün HMK.’nın 353(1)a-6 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” Davacı tarafından yatırılan 118,60-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 03/03/2022