Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/1659 E. 2021/1489 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1659
KARAR NO: 2021/1489
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/02/2021
NUMARASI: 2021/12 Esas 2021/157 Karar
DAVA: Haksız Rekabetin Tespiti
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 14/10/2021
Yetki itirazının kabulüne ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; Müvekkilinin Çanakkale Boğaz hatlarında yolcu araç taşımacılığı yaptığını, davalının sahibi olduğu “…” isimli yolcu/araç feribotunun hat izin süresinin 07/12/2020 tarihinde sona ermesine rağmen tarifeli seferlerine devam ettiğini, bu durumun Deniz Yolu ile Yapılacak Düzenli Seferlere Dair Yönetmeliğin 5. maddesine aykırı olduğunu, bu sebeple kıyı tesisi işletmecisi sıfatı ile davalı tarafından yapılan ihlalin Çanakkale Liman Başkanlığı’na bildirildiğini ve davalıya idari para cezası uyguladığını, müvekkili şirketin aynı zamanda kıyı tesisi işletmecisi ve anılı hat üzerinde düzenli seferler düzenlediğini, dolayısıyla davalı ile rakip olduğunu, bu bağlamda İstanbul 17. ATM’nin 2020/120 D. İş dosyası ile davalının gemisinin kıyı tesisine izinsiz yanaşmasının engellenmesi için ihtiyati tedbir kararı verildiğini ileri sürerek davalının haksız rekabette bulunduğunun tespitine,meni ile hükmün ilanına, ihtiyati tedbir kararının devamına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; uyuşmazlığın Çanakkale’de yaşandığını, sözde haksız fiilin işlendiği,zararın meydana gelme ihtimali olan yerin ve sözde zarar görenin yerleşim yerinin de Çanakkale olduğunu,müvekkilinin ikametgahının Gelibolu olduğunu,mahkemenin yetkisiz olduğunu, davacının tekel olma gayesiyle hareket ettiğini, davacı şirkete karşı haksız rekabet eylemleri nedeniyle Gelibolu Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/553 E. sayılı dosyası nezdinde dava açtıklarını , 2021 yılı için iznin alınması için gerekli olan belgelerden “kıyı tesisi işleticisi görüşü” belgesi için davacıya başvurulmasına rağmen davacının uzun bir süre cevap vermeyerek başvuru süresinin dolmasına kötüniyetli hareketi ile neden olduğunu beyan ederek davanın reddine,ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davanın haksız fiile dayalı haksız rekabetin tespiti istemine ilişkin olduğu,uyuşmazlığın Gelibolu’da gerçekleştiği, davalı ikametgahının Gelibolu olması sebebiyle Gelibolu Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yetkili olduğundan mahkemenin yetkisizliğine, dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesine, İstanbul 17. ATMnin 2020/120 D.iş dosyasında verdiği 24/12/2020 tarihli “… gemisinin Gelibolu İç Liman Kıyı Tesisine yanaşmasının engellenmesi” yönünde verilen kararın iş bu dava konusu ile farklı olduğu, iş bu davanın ihtiyati tedbirin tamamlayıcı merasimi niteliğinde olmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir kararının HMK 397/1 maddesi uyarınca kendiliğinden kalktığının tespitine, ihtiyati tedbire itiraz hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; Mahkemece 23/02/2021 tarihli oturumda hem davanın yetki yönünden reddine, hem de ihtiyati tedbire itirazla ilgili karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiş ise de gerekçeli karardaki hüküm fıkrasında sadece yetkisizlik kararı bulunduğunu,kararın tefhim edilen hüküm fıkrasına aykırı olamayacağını, ihtiyati tedbir kararının devamına karar verilmesi gerektiğini, … isimli geminin bağlama limanın İstanbul olması nedeniyle ihtiyati tedbir kararı ile ilgili olarak mahkemenin yetkili olduğunu, bu husus ihtiyati tedbir kararını veren İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kararında da açıkça belirtildiğini, bu hususta TTK m.1063 gereği mahkemenin yetkili olduğunu belirterek kararın kaldirilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Dava, haksız rekabetin tespiti ve men’i istemine ilişkindir. TTK’nda haksız rekabete ilişkin düzenlemede mahkemelerin yetkisi ile ilgili özel bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle haksız rekabet ile ilgili davalarda yetkili mahkeme HMK’ndaki yetkiye ilişkin genel kurallara göre belirlenmelidir. Bundan dolayı, davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim mahkemesinin yetkili olduğuna dair genel kural geçerlidir.Diğer taraftan haksız fiile ilişkin HMK’nın 16’ncı maddesine göre haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir. Davacının alacak talebinde bulunmadığı,somut olayda TTK m.1063’ün uygulanma koşulları bulunmadığı,bu itibarla davalının ikametgahı, fiilin işlendiği yerin Gelibolu, zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ile zarar görenin yerleşim yerinin Çanakkale olduğu anlaşıldığından yetki itirazının kabulü ile, davacının yetki itirazında bildirdiği üzere dosyanın Gelibolu Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacı vekili aynı oturumda karar verilen yetkisizlik kararı ile ihtiyati tedbire itiraz ın gerekçeli kararda değerlendirilmediğini ileri sürmekte ise de ,ihtiyati tedbir hakkında ayrı bir gerekçeli karar yazıldığı belirlenmekle kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki bulunmamaktadır.Davacının ihtilaflı hatta yolcu-araç taşımacılığı yaptığı gibi aynı zamanda kıyı tesisi işletmecisi olduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafça ; davalının Gelibolu İskelesindeki haksız işgalin önlenmesi için ihtiyati tedbir talep edilmiş,davacı liman işleticisi sıfatıyla ihtiyati tedbir talebinde bulunmuştur.Davacı ihtiyati tedbir talebinde bulunurken Liman işleticisi sıfatıyla tedbir talep etmesine rağmen davayı taşıyıcı sıfatıyla açtığından mahkemece HMK m.397 hükmü uyarınca ihtiyati tedbirin kendiliğinden kalktığını tespitinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle hükümde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı-ihtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Davacı tarafından yapılan istinaf yargı giderinin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.14/10/2021