Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/1601 E. 2021/1337 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1601
KARAR NO: 2021/1337
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİH: 28/04/2021 (Ara Karar)
NUMARASI : 2019/552 Esas
TALEP: İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/09/2021
İhtiyati haciz isteminin reddine dair ara kararın ihtiyati haciz talep eden davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Davacı vekili, müvekkili şirketin davalıdan bulaşık yıkama makinesi satın aldığını, ancak makinenin arıza yaptığını ve alınış amacına uygun tam performansta çalışmasının sağlanamadığını, yaşanılan tüm sorunların ayrıntılı şekilde tutanak altına alındığını, tespit davasında alınan bilirkişi raporunda davalı satıcı firmanın orijinal marka parçaları taşımayan bir makineyi müvekkili şirkete orjinalmiş gibi göstererek ayıpları ağır kusuruyla gizlediğini, bu nedenlerle 94.400-TL bedel için davalı şirketin menkul, gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının haczi ve menkullerinin muhafazası için teminatsız ihtiyati haciz kararı verilmesini, aksi takdirde teminat mukabilinde ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiş; 28/04/2021 tarihli dilekçesi ile de dosyada bilirkişi raporu alınmış olduğundan 21/04/2021 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği ihtiyati haciz talebinin incelenmesini, taleplerine ilişkin gerekçeli ara karar oluşturulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu davacının davalıdan almış olduğu bulaşık makinasının ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın gizli ayıp niteliğinde olup olmadığı, ürünün iadesi şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında olup bu kapsamda dosyada değişik tespit raporu ile bilirkişi raporu olsa dahi bu raporların takdiri delil niteliğinde olduğu, davacı davalıdan alacağını yaklaşık ispat ile ispat etmiş olsa dahi davalının mal kaçırma şüphesine ilişkin dosyaya herhangi bir deli sunulmadığı bu nedenle de İİK.md.257 de öngörülen ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla ihtiyati haciz talebin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz talep eden davacı vekili; bilirkişi raporuna göre “, davalı tarafından davacıya satılıp teslim edilmiş olan mal ayıplıdır.” şeklinde rapor tanzim edildiğini, Müvekkiline satılan makinenin ayıplı olduğunu, müvekkilinin söz konusu satış hususunda kandırıldığını, satıcı ağır kusurlu davranarak makinenin orijinal olmadığını gizlediğini, davalının kötü niyetli hareket ettiğini, aynı zamanda bu suretle de suça da konu olabilecek bir eylemde bulunduklarının gözetilmesi ile şirket yetkililerine ulaşılamaması, şirket mallarını kaçırma tehlikesi bir arada düşünüldüğünde müvekkilinin dava sonucunda alacağını alamama tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu, bu nedenle söz konusu alacak miktarı olan 94.400-TL bedel için ihtiyaten haciz talep ettiklerini, müvekkilinin, alacağının huzurdaki davada ortaya koyması, yukarıda izah edilen hususlar ve davalı şirketin hileli davranışları dolayısıyla mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle müvekkilinin, alacağını elde etmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale gelebileceğini endişe etmesi hususundan dolayı ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara kararın kaldırılarak ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için İİK’nın 257.maddesindeki şartların oluşması gerekir.İİK 257. maddesi 1.fıkrası uyarınca rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı borçlunun yedinde ve üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malllarını ve diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre bir para alacağının vadesinin gelmesi halinde alacaklı ihtiyati haciz talebinde bulunabilecektir. İİK 258.maddesinin 1.fıkrası uyarınca alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri mahkemeye göstermek mecburiyetinde olduğu düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre de ihtiyati haciz kararı verilmesi için kafi kanaat verici delillerin sunulması yeterli olup kesin bir ispat aranmamakta ise de; muaccel alacağın varlığı hususunda ihtilaf bulunması , bu ihtilafın çözümü yargılamayı gerektirmesi halinde, kanunun aradığı ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığının kabulü gerekmektedir. Kural olarak bir davada tarafların ileri sürdüğü iddia ve savunmaların ispatı için tahkikat yapılması ve delillerin toplanması gerekir. Hakim tüm delilleri inceleyip değerlendikten ve tam bir karara ulaştıktan sonra nihai kararını verir. Bu husus asıl davanın kabulü için geçerli olup, bu nedenle tam ispat aranır. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için muaccel bir para alacağının bulunması ön koşul olup, varlığı ihtilaflı ve tespite muhtaç olan bir alacak talebi yönünden ortada muaccel veya müeccel bir bir para alacağı bulunduğu söylenemeyecektir. Somut olayda, davacı vekili bilirkişi incelemesi yapıldığını, muaccel alacağın varlığının bilirkişi raporu ile belirlendiğini ileri sürerek ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. HMK 382(1) maddesi uyarınca “hakim bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir.”denilmektedir. Buna göre bilirkişi raporu kesin delil olmayıp takdiri delildir. Elde ki dava ayıp nedeniyle ticari satım sözleşmesinden dönme ,ödenen bedelin iadesine ilişkindir.Hakim hüküm aşamasında bilirkişi raporunu toplanan tüm delillerle birlikte değerlendirecektir.Davacı haklılığının yaklaşık olarak ispatı ölçüsünde olmadığı, talep olunan alacağın davalının kabulünde olmadığı,alacağın yapılacak tahkikat neticesinde belirleneceği sonuç ve kanaatine varılmış olup, ilk derece mahkemesinin istemi reddinde isabetsizlik görülmemiştir. İstinaf nedenleri yerinde görülmeyen davacı-ihtiyati haciz isteyen vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.23/09/2021