Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/15
KARAR NO: 2021/149
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/11/2020
NUMARASI: 2019/981 Esas- 2020/716 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 04/02/2021
Davanın kısmen kabulüne yönelik hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibi başlattıklarını, icra takibine borçlunun itiraz ettiğini, borçlunun müvekkiline kısmi ödeme yaptığı iddiasının asılsız olduğunu, müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, davalı ile müvekkili arasındaki ticari iş sonucunda müvekkili şirketin edimini ifa ettiğini ve bu edim karşılığı olan alacağı için fatura kestiğinimiş olduğunu, ancak davalının faturaya dayalı olan borcunu ödemeyerek kendi üzerine düşen edimini yerine getirmediğini, bunun üzerine davalıya karşı icra takibi başlatılmış olduğunu, borçlunun borca kısmi itirazda bulunduğunu ve kısmi itirazın ardından kısmi ödeme yaptığını, borçlunun kısmi ödemesinin borcun varlığını ikrar etmesi anlamına geldiğini beyanla; kısmi itirazın iptali ile takibin tümünün devamına, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun olarak davetiye tebliğ edilmiş ise de davaya cevap vermediği,HMK 126 vd.maddeleri uyarınca dava dilekçesindeki vakıaları inkar ettiği varsayılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece,takip talebi ekinde yer alan faturalarda teslim alan imzası bulunduğu, her ne kadar imzanın davalıya ait olup olmadığı yönünde araştırma yapılmamış ise de, davalı tarafından yapılan kısmi ödemelerden borcun davalı tarafından kabul edildiğinin anlaşıldığı, yapılan bilirkişi incelemesi ile takip talebi ekinde yer alan faturaların davacı taraf defterlerinde kayıtlı olduğu, bilirkişi raporunda iş bu davaya konu olmayan 10.000- TL tutarlı çek iadesinin de hesaba katıldığı, takip konusu faturaların toplamı ve davalı tarafından icra dosyasına sunulan ödeme dekontları dikkate alındığında kalan borç miktarının 1.020,91 TL olacağı,davalının icra takibi öncesinde temerrüde düşürüldüğüne dair herhangi bir delilin dosyaya sunulmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile Bakırköy … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında davalı tarafından yapılan kısmi itirazın kısmen iptali ile takibin 1.020,91- TL asıl alacak üzerinden devamına, fazla istemin reddine,icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; taraflarca bilirkişi raporuna itiraz edilmediğini, bilirkişi raporunda alacaklarının varlığının açıkça ispatlandığını ve borçlu tarafça hesaplanan miktara itiraz olmamasına rağmen, mahkemece davanın kısmen kabulü yönünde karar verildiğini, 10.000-TL bedelli çekin, borçlu tarafından müvekkiline olan takibe konu faturalardan farklı bir borcuna karşılık olarak verildiğini,borçlunun çeki tahsil edeceğini bildirmesi üzerine çekin borçluya teslim edildiğini ve geri alınamadığını, takibe koydukları alacaklarının dosyaya sunulan faturalardan doğduğu ve bu borcun halen tahsil edilemediğinin delilleri ile açıkça ortada iken, üstelik borçlunun dosyaya ödeme yaparak borcun varlığını kabul ettiği de ispatlandığından bahsi geçen çekin ise takibe konu alacaklarıyla hiçbir bağlantısı olmadığını belirterek kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde alınan rapordan anlaşıldığı üzere; davacının 24/07/2018 tarihinde düzenlenen 2.107,36-TL bedelli fatura ile devam eden tarihlerde düzenlediği 5 adet fatura toplamı 14.573,76-TL asıl alacağı ve 502,18-TL işlemiş faiz istemini icra takibine konu ettiği anlaşılmaktadır. Davalı borçlu ise 4 adet havale belgesi toplamı 9.500-TL için takibe kısmen itiraz etmiş, kalan alacak için takibe itiraz etmemiştir. Ancak davacı ticari defterlerinin incelenmesinde davacı kayıtlarına (vadesi) keşide tarihi 13/09/2018 olan 10.000-TL’lik çek 07/05/2018 tarihinde kayıtlara alınmıştır. İleri vadeli bu çekin kayıtlara alınması neticesinde 14.777,72-TL olan davalının borcu 4.777-TL’ye düşmüştür. Cari hesaba alınan bu çek bedeli günü geldiğinde ödenmediğinde kayıtlardan düşülmesi gerekir. Çek kayıtlara alındıktan sonra 3.500-TL iki parça halinde 3.500-TL nakit ödeme, arkasından 1.277-TL havale ile davalının cari hesabı 0,72-TL’ye düşmüştür. Akabinde 2.146,43-TL icra takibine konu edilmeyen faturadan sonra takibe konu edilen faturalar düzenlenmiş ve davalı bu tarihten sonra kısmi itirazına konu ettiği(9.500-TL) kısmi ödemeleri yapmış, cari hesabı 3.794,19-TL’ye düşmüş iken yukarıda yazılan 10.000-TL’lik çek 09/10/2018 tarihinde davalıya iade edilerek kayıtlardan düşümü yapılarak borca ilave edilmiştir. Borç tutarı çek bedelinin ilavesi neticesinde 13.794,19-TL’ye ulaşmış, takibe konu edilen 3.426,72-TL faturanın da ilavesiyle ve davalının itirazında bildirdiği 2.000-TL ödemenin düşümüyle 15.220,91-TL borç tutarına ulaşılmıştır. Buna göre takipte talep olunan 14.573,76-TL asıl alacağa yapılan 9.500-TL tutarındaki kısmi itiraz yerinde değildir. 9.500-TL lik davalı ödemelerinin tamamı davacı ticari defterlerinde kayıtlı bulunduğu halde kalan borç bakiyesi çek iadesi de nazara alınarak 15.220,91-TL olduğundan takibin itirazsız kesinleşen kısımla birlikte 14.573,76-TL asıl alacak üzerinden devamı gerekir. Davacının cari hesabına kaydedilen bilahare çıkarılan çek bedelinin alacaktan düşülerek itirazın kısmen iptaline karar verilmesi doğru görülmemiş, davacı vekilinin vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle hükmün kaldırılmasına, yeniden hüküm verilmek suretiyle itirazın kısmen iptaline karar verilmiş, likit alacağa haksız itiraz nedeniyle davalı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/11/2020 Tarih, 2019/981 Esas-2020/716 Karar sayılı hükmünün HMK 353(1)b-2 maddesi gereği KALDIRILMASINA; “Davanın KABULÜNE, davalının Bakırköy … İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasında 9.500-TL asıl alacağa yaptığı kısmi itirazının iptaline, takibin itirazsız kesinleşen kısımla birlikte; 14.573,76-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilerek takibin devamına, Davalı tarafın 11/04/2019 tarihinde ödediği 4.200-TL’nin infazda nazara alınmasına” İtirazın iptaline karar verilen 9.500-TL asıl alacak üzerinden %20 oranında hesaplanan 1.900-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, İlk derece mahkemesine ilişkin olarak; “Alınması gereken 648,94-TL nispi karar ve ilam harcından davacı tarafından mahkeme veznesine peşin yatırılan 162,24-TL’nin mahsubu ile bakiye 486,70-TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Davacı tarafından peşin yatırılan harçlar toplamı 213,04-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı tarafından yapılan 650-TL bilirkişi ücreti, 101,50-TL posta masrafı olmak üzere toplam 751,50-TL yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı vekili için takdir olunan 4.080-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Arabulucu Ücret Kararı gereği Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320-TL’nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına, Talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine” İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 54,40-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Davacı tarafından yapılan 88-TL posta masrafından ibaret istinaf yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 04/02/2021