Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/149 E. 2021/135 K. 02.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/149
KARAR NO : 2021/135
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/05/2018
NUMARASI: 2017/682 Esas-2018/543 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 02/02/2021
İlk derece mahkemesince verilen davanın kısmen kabulüne yönelik hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili, müvekkili bankanın, … numarasıyla üye işyeri olan davalı şirket ile üye işyeri sözleşmesi imzaladığı, ancak sözleşmelere uygun geri ödemelerinin yapılmadığını tespit ettiğini, müvekkili banka ile davalı arasında 29.02.2015 tarihinde akdedilen Üye İşyeri Sözleşmesi ve 28.01.2015 tarihinde akdedilen Üye İşyeri Sözleşmesi Ön Bilgi formu gereğince davalı, sözleşmelerde belirtildiği ölçüde ortaya çıkan borçlarını müvekkili bankaya ödemediğini, buna istinaden önce davalıya hitaben farklı borç meblağlarını haiz 2 adet ihtarname keşide edildiğini,muhtelif tarihlerde davalıya tebliğ edildiğini ancak bu ihtarnamelere cevap verilmediği gibi,n ödemelerin de davalı tarafından gerçekleştirilmediğini, bunun üzerine İstanbul …. İcra Dairesi’nin … Esas numaralı dosyası ile müvekkil bankaya ödenmeyen alacaklar ile ilgili olarak takip başlatıldığını ve ödeme emri gönderildiğini, ardından davalı tarafından takip konusu borca haksız olarak 28.12.2016 tarihinde itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, davalının edindiği meblağlara ilişkin müvekkili bankaya hiçbir geri ödeme yapmadığını tüm bu nedenlerden dolayı davalının itirazlarının iptali ile davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı davaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, taraflar arasında düzenlenen 29/02/2015 Tarihli üye iş yeri sözleşmesi uyarınca davalı şirkete POS (VPOS-Virtual Point Of Sale) tahsis edilerek mesafeli işlem yapma yetkisi verilmiş olduğu, davalı tarafın bunun üzerine iş yerinde kredi kartı kabul etmeye başladığı, işlem bedellerinin davalı şirketin hesabına alacak kaydedilerek ödendiği, 2016 yılının Haziran ayı içinde davacının iş yerinde gerçekleşen ve kredi kartı ile işlem yapılmış olan mesafeli işlemlerle ilgili olarak kart sahiplerinin itirazları üzerine kart sahibi bankalar tarafından ”…” ler gelmeye başladığı, ihtilaflı işlemler dolayısı ile davacı bankanın ödeme yapmak zorunda kaldığı, ödediği toplam bedelin 72.430,37-TL olduğu, bu bedelden sorumluluğun davalıya ait olduğu anlaşıldığından, davanın kısmen kabulü ile, davalının İstanbul ….İcra Dairesi’nin … sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın; 72.430,37-TL asıl alacak, 1.964,86-TL takip tarihine kadar işlemiş faiz için iptaline, takip tarihinden sonra tüm borç ödeninceye kadar 72.430,37.TL asıl alacak tutarı üzerinden takip tarihinden itibaren yıllık %36,36 oranında temerrüt faizi ve faizin %5’i oranında bsmv uygulanmasına, fazla istemin reddine, %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:davacı vekili; TTKnun 8. maddesinin birinci fıkrasında, tarafların ticari işlerde faiz oranını serbestçe belirleyebileceğinin hükme bağlandığını, emsal yargı kararları uyarınca uygulanan faiz oranının hukuka uygun olu müvekkili bankanın aykırı bir işlemi bulunmadığını, taraflar arasında yapılan işin ticari iş olup sözleşme kapsamında faiz oranının kararlaştırıldığını, gerek Yargıtay kararları gerekse kanun hükmü kapsamında faiz oranına ilişkin öngörülen sınırlamaların ticari işler bakımından geçerli olmadığının aşikar olduğunu, doktrinde ağır basan görüşe göre T.B.K.’nın 88 ve 120. maddelerinde düzenlenen faiz oranının yalnızca adi işler bakımından uygulama alanı bulduğu ve bu maddenin ticari işler bakımından uygulanmayacağının belirtildiğini belirterek kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Davacı tarafça icra takibinde %70 oranında temerrüt faizi talep edildiği, taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinin 11 Maddesinde; temerrüt halinde, temerrüt tarihinde bankaca tespit edilmiş en yüksek kredi faiz oranına bu oranın % 50 fazlası oranında temerrüt faizi uygulanacağı kararlaştırılmıştır.TCMB nin ” Mevduat ve kredi faiz oranları ve katılma hesapları kar ve zarara katılma oranları ile kredi işlemlerinde faiz dışında sağlanacak diğer menfaatler hakkında tebliğ”in 4.maddesinin 1.fıkrasına eklenen cümle ile “KMH hesaplarında uygulanacak azami akdi ve gecikme faiz oranları ,2.4.2006 tarihli ve 26127 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Kredi Kartı İşlemlerinde uygulanacak Azami Faiz Oranları Hakkındaki Tebliğ’in (Sayı 2006/1) in 3.maddesinde belirlenen akdi ve gecikme faizi oranlarını geçemez”hükmünü haizdir. Somut olayda ;uyuşmazlığın KMH hesabından kaynaklandığı anlaşılmakla alacağa faiz bakımından kredi kartlarına ilişkin 5464 sayılı kanun hükümlerinin uygulanması gerekmektedir.Bilirkişi raporunda belirlendiği üzere kredili mevduat ve kurumsal kredi kartları faiz oranlarının bireysel kredi kartı faiz oranlarında olduğu gibi TCMB tarafından belirlenmesi esası getirildiğinden ve TCMB tarafından şirket kredi kartları ve kredili mevduat temerrüt faiz oranı olan %36,36 oranda temerrüt faizi işletileceği belirlendiğinden kredi kartı ve doğrudan tahsilat sistemi (kredili mevduat) alacakları için %36.36 oranda temerrüt faizine hükmedilmesinde isabetsizlik yoktur.Sözleşmede öngörülen faiz oranı uygulanması istemi TBK nun 88-120.maddeleri uygulanmak suretiyle değil KMH den kaynaklanması sebebiyle reddedildiği anlaşılmakla davacı vekilinin %70 oranında faiz işletilmesi gerektiğine yönelik istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.Hükümde isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun H.M.K.’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 59,30-TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 35,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda H.M.K.’nın 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.02/02/2021