Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/1374 E. 2021/1217 K. 01.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1374
KARAR NO: 2021/1217
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/04/2021 (Ara Karar)
NUMARASI: 2021/338 Esas-2021/497 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/09/2021
İlk derece mahkemesince verilen 13/04/2021 tarihli ihtiyati haciz talebinin reddine dair ara kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TALEP: Davacı vekili, davalı şirketin müvekkil şirkete aldığı faturada gösterilen malların bedeli olarak para borcu bulunduğunu ve bu borca ilişkin müvekkile kendilerine zaman tanıması için başvurduklarında şirket yetkilisince imzalı borç ikrarında bulunduğunu, ancak geçen bu sürede muaaccel olan söz konusu borç müvekkile ödenmediğini, bunun üzerine başlatılan icra takibinde de -borç ikrarına rağmen- kötü niyetli olarak borçlu şirket tarafından yetkiye, borca ve ferilerine itiraz edildiğini, borçlunun mal kaçırmak için zaman kazanmaya çalıştığını, ayrıca davalı adına kayıtlı Gaziantep ili Şehitkamil ilçesi … ada … parselde kain taşınmazın kayıtlarında 2019 – 2020 tarihleri arasında eklenen çok sayıda ihtiyati haciz şerhi bulunduğu ve taşınmazın Gaziantep İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında satış işlemlerine başlandığını, dosya kapsamındaki sipariş formu, fatura ve irsaliyelerden anlaşılacağı üzere mallar müvekkil tarafından eksiksiz olarak teslim edildiğini ve söz konusu para borcu borç 18/04/2019 tarihinde muaccel olduğunu, ayrıca davalının borcunun bulunduğuna ilişkin borç ikrarı da mevcut olduğunu, bununla muaaccel olan alacağımız rehinle teminat altına alınan alacaklardan olmadığını, borçlarını ödeyemeyen ve bu nedenle icra takipleri ile karşı karşıya olan davalı müvekkilden mal kaçırmak maksadıyla zaman kazanmak için kötü niyetle icra takibimize itiraz ettiğini beyanla itirazın iptali ile İ.İ.K.’nın 257. maddesi uyarınca ihtiyati haciz talebinin kabulü ile davalının taşınır ve taşınmaz malları ile 3. kişiler nezdindeki alacakları ile diğer haklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, somut olayda, davacı tarafça davalının malvarlıkları üzerine ihtiyati haciz konulması talep edilmiş ise de, dava dosyasının henüz layihalar aşamasında olup, tarafların iddia ve savunmalarını ispatlayacak delillerin tam olarak toplanmadığı, yaklaşık ispat koşulunun henüz gerçekleşmediği, bu nedenle mahkememizce koşulları oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı vekili; ihtiyati haciz karar verilebilmesi için mevzuatta öngörülen tüm şartların gerçekleştiğini, İİK.’nın 258. Maddesi uyarınca alacaklının alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecbur olduğunun belirtildiğini, bu madde metni uyarınca mahkemece ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat şatı aranmadığını, ihtiyati haciz isteyenin alacağının muhtemel olduğuna ilişkin hakim de kanaat uyandırılmasının ve hali ile yaklaşık ispatın yeterli görüldüğünün açık olduğunu, müvekkili şirketin alacaklı olduğunun muhtelif delail ile ortaya konduğunu ve yaklaşık ispat şartının gerçekleştiğini, dosyada mübrez sipariş formu, fatura ve sevk irsaliyesi ile dava konusu alacağın varlığına ilişkin yaklaşık ispat şartının sağlanmış bulunduğunu, bu belgeler gözetilmeksizin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinin açıkça yasaya aykırı olduğunu, müvekkili şirketin davaya konu alacağının muaccel olarak bulunduğunu ve alacağın rehinle temin edilmediğini belirterek İlk Derece Mahkemesi’nin 13/04/2021 tarihli ihtiyati haciz talebinin reddine dair ara kararının kaldırılarak haciz talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep, alacağa dayalı olarak başlatılan itirazın iptali davasında, İİK’nın 257 vd. maddeleri uyarınca ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi tarafından istinaf incelemesine konu 13/04/2021 tarihli ara kararı ile, yukarıda açıklanan nedenlerle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Somut olayda; ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara karar istinaf edilmiş ise de; ilk derece mahkemesinin 17/05/2021 tarihli kararıyla, sipariş formu başlıklı belgenin tetkikinde, sipariş formunun davalı şirket tarafından imzalandığı, davacı şirket imzasının bulunmadığı, altında sadece kaşenin yer aldığı, yetki şartı ihtiva ettiği ileri sürülen sipariş formunun tek taraflı olarak tanzim edilmiş olması ve her iki tarafın da imzasının bulunmaması sebebiyle HMK.’nın 17. ve 18. maddesi gereğince yetki sözleşmesi niteliğinde sayılmasının mümkün olmadığını, itirazın iptaline konu icra takibinin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığı, davalı yanın süresi içerisinde Gaziantep İcra dairelerinin yetkili olduğundan bahisle yetki itirazında bulunduğu, bu haliyle yetkisiz icra dairesinde başlatılan icra takibinin hukuken geçerli bir icra takibi niteliğinde olmadığı gerekçesiyle açılan davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir. Bu itibarla görülmekte olan usulen bir açılmış dava bulunmadığı ve yetkili icra dairesinde yeniden ödeme emri tebliği gerektiği gibi, takibe yetkili yerde devam edilip edilmeyeceği belli olmadığından istinaf incelemesi talep edilen ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara karara yönelik başvuru da konusuz kalmıştır. Bu nedenle ihtiyati haciz isteyen/davacı vekilinin istinaf başvurusu hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati haciz isteyen/davacı vekilinin konusuz kalan istinaf başvurusu hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, İhtiyati haciz isteyen/davacı tarafça yatırılan 59,30-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, İhtiyati haciz isteyen davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte değerlendirilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.01/09/2021