Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1354
KARAR NO: 2021/1281
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İLK DERECE MAHKEMESİ: İSTANBUL 7.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/04/2021 tarihli ek karar
NUMARASI: 2020/165 Esas
DAVA:Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/09/2021
İlk derece Mahkemesince , 18.03.2021 tarihli celsede verilen ihtiyati tedbir talebinin kabulüne dair 2 numaralı ara karara itirazın reddine dair verilen ara kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
DAVA VE TALEP: Davacı vekili , … Ltd. Şti’ nin % 50 ortağı olarak, diğer % 50 hisse ile ortak olan davalıdan şirket zararının varlığı iddiası ile tasfiye halindeki şirkete dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile tazminat ödenmesini ayrıca 28.02.2014 tarihli paylaşım sözleşmesine göre zararının şirkete ödenecek olan tazminattan karşılanmak üzere sözleşmenin icrası açısından hissesi oranında kendisine verilmesini ve davalının mal varlığına ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiş, dava değeri belirsiz alacak davası olarak 1.000.000- TL olarak gösterilmiştir.
DAVALI: Davalı vekili; davacı tarafından iddia olunan vakıaları inkar ile davacının şirkete zarar verdiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARI: Mahkemece 18.3.2021 tarihli oturumda verilen 2 nolu ara karar ile ; davanın mahiyeti, şirketin feshi davasındaki kayyım raporu ve yaklaşık ispat kuralı hep birlikte değerlendirildiğinde dava değeri üzerinden hesaplanacak % 15 teminat karşılığında davalının mal varlığı değerleri tespit edilerek ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiştir. İtiraz üzerine istinafa konu 29.04.2021 tarihli ara karar ile aynı gerekçelerle 18/03/2021 tarihli ihtiyati tedbir kararına yapılmış olan itirazın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili, davanın mahiyeti, şirketin feshi davasındaki kayyım raporu ve yaklaşık ispat kuralı hep birlikte değerlendirildiğinde dava değeri üzerinde hesaplanacak %15 teminat karşılığında davalının mal varlığı değerleri tespit edilerek ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu çünkü; davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için gerekli şartların oluşmadığını, henüz dosya kapsamında yaklaşık ispatı sağlayacak derecede delilin henüz toplanmadığını, dayanak alınan İstanbul 16. ATM nin 2019/ 40 esas sayılı dosyasında alınan kayyım raporunun ve sulhün değerlendirilmesinin mümkün bulunmadığını, tedbir kararının kapsamı ve süresinin orantılı olarak belirlenmediğini, tedbir kararının icra edilebilir olmadığını, uyuşmazlık konusu üzerinde tedbir konulmadığını, mal varlığını kısıtlayıcı tedbirin verilemeyeceğini, davacının kötü niyetli olup, davacının kendi üzerinde bulunan şirket mal varlığı içerisinde yer alan mal varlığını kaçırdığını savunarak 29/04/2021 tarihli duruşmada verilen ihtiyati tedbir kararına karşı itirazlarımızın reddine dair ara kararın kaldırılarak hukuka aykırı verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava;Limited şirket yönetici/ ortak sorumluluğuna dair tazminat ve belirsiz alacak davasıdır.HMK’nın 389. maddesi, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. “şeklindedir. Aynı yasanın 390/3 maddesi,” Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkca belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” düzenlemesini içermektedir. Somut olayda, belirsiz alacak olarak açılan sorumluluk davasında ; davalının malvarlığı üzerine somut gerekçe gösterilmeden yaklaşık ispatın sağlandığı belirtilerek ihtiyati tedbir kararı verilmiş ,itiraz red edilmiştir. Talep olunan tazminat ve alacak davalının kabulünde değildir. Davalı, zarara davacının sebeb olduğunu savunmakta ve sulh protokolüne konu edilen taşınmazlar için açılan tapu iptali davalarını delil göstermektedir. Varlığı ihtilaflı ve tespite muhtaç olan bir alacak talebi yönünden ortada muaccel veya müeccel bir bir para alacağı bulunduğu söylenemeyecektir. Buna göre alacağın varlığı ve özellikle miktarı hususunda dosyanın geldiği aşama itibariyle davacı haklılığının yaklaşık olarak ispatı ölçüsünde delil bulunmamaktadır. Davalı aleyhinde açılan tazminat (sorumluluk) davasında istek para alacağına ilişkin olup davalının malvarlığı davanın konusunu teşkil etmemektedir. HMK.nun 389 maddesinin açık hükmü gereği ihtiyati tedbire ancak davalı borçlunun uyuşmazlık konusu olan mal varlığı değerleri bakımından karar verilebileceğinden, sulh protokolünde yazılı taşınmazların davanın konusunu teşkil ettiğinin kabulü doğru görülmemiştir. Öte yandan; ara karar ile dava değeri üzerinden hesaplanacak % 15 teminat karşılığında davalının mal varlığı değerleri tespit edilerek ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiştir. Ölçülülük ve belirlilik ilkesi gereğince davalının hangi mal varlığı değerlerine ne miktar ve oranda tedbir kararı verildiği de ara kararda gösterilmemiştir. İhtiyati tedbir kararında, tereddüte yer vermeyecek şekilde, neyin üzerinde ve ne tür bir tedbire karar verildiği gösterilmelidir. Aksi halde, kararın uygulanması mümkün olmayacaktır. Açıklanan nedenlerle; itirazın reddine ilişkin ara karara yönelik olarak davalı/ihtiyati tedbire itiraz eden vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülerek, istinaf başvurusunun kabulüne,ihtiyati tedbire itirazın reddine ilişkin ara kararının kaldırılarak itirazın kabulü ile ihtiyati tedbir kararının da kaldırılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbire itiraz eden/davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/165 Esas sayılı 29/04/2021 tarihli ihtiyati tedbire davalı itirazının reddine ilişkin ara kararın HMK.’nun 353(1)b-2 maddesi gereği KALDIRILMASINA; “İhtiyati tedbir talebinin kabulüne dair 18/03/2021 tarihli celse 2 numaralı ara kararın KALDIRILMASINA” Davalı tarafından yatırılan 59,30-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.16/09/2021