Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/1296 E. 2021/1351 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1296
KARAR NO: 2021/1351
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/03/2021
NUMARASI: 2020/480 Esas – 2021/348 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/09/2021
Davanın kısmen kabulüne dair hükmün davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; davalı tarafa istediği özellikte ve miktarda kumaş üretilerek teslim edildiğini, 54.350,13 TL tutarında fatura düzenlendiğini, davalı tarafın 30.000-TL ödeme yaptığını, kalan borcun ödenmediğini, bu nedenle davalı hakkında Bakırköy … İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe kötü niyetli olarak itiraz ettiğini belirterek, davalının itirazının iptali ile davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı şirket yetkilisi; davacı firma tarafından fatura konusu malların fiili olarak tesliminin yapılmadığını, sevk irsaliyesi ile birlikte teslim edilmesi gereken malların kime nasıl teslim edildiğini davacının ispatlaması gerektiğini, teslim edilen kumaşlara ilişkin 30.000-TL ödeme yapıldığını, davacının haksız olarak hileli fatura ile para almaya yönelik işlemler yaptığını belirterek, davanın reddi ile davacı aleyhine %40 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; taraflar arasında çeşitli tarihlerde mal alım satımı gerçekleştiği, tarafların ticari defterlerinin incelenmesi için belirlenen günde, yapılan ihtarata rağmen davalının ticari defterlerini sunmadığı, takip ve davaya konu 9 adet faturanın davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı tarafından takip ve davaya konu 6 adet faturanın bağlı bulunduğu Vergi Dairesine BA formu ile bildirildiği, takibe ve davaya konu faturaların davalı ticari defterlerinde kayıtlı olması veya davalının bağlı olduğu vergi dairesi müdürlüğüne BA formları ile bildirilmiş olması halinde fatura içeriği malların/hizmetin davalıya teslim edildiğinin/verildiğinin kabulünün gerektiği, bu nedenle takibe konu 6 adet fatura yönünden davalı firmanın BA bildiriminde bulunması nedeniyle bu faturalar yönünden davacı şirketin iddiasını ispatladığının sabit olduğu, bildirimi olmayan 02/07/2019, 06/07/2019 ve 11/07/2019 tarihli faturalar yönünden ise, sevk irsaliyelerinde … ismi yazılarak (2 tanesinde) teslim alan imzasının bulunması, davalı şirket yetkilisinin duruşmada sevk irsaliyesi altındaki imzanın çalışanı … isimli çalışanına ait olduğunu kabul etmesi ve SGK’dan temin edilen davalı şirket çalışan listesinde davalının … isimli çalışanı olduğunun anlaşılması karşısında, davacının 3 adet fatura yönünden de mal teslim ettiğini ispatladığı, her ne kadar davalı şirket yetkilisi ürünlerin yüksek fiyattan satışının yapıldığını, çalışanı …’ın aslında ortağı olduğu ve kendisini yanılttığını beyan etmiş ise de, davalı firma yetkilisinin cevap dilekçesinde bu hususları ileri sürmediği gibi bu konuda ispat vasıtası da sunmadığı bu nedenle beyanlarının dikkate alınamayacağı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı şirket yetkilisi; inceleme günü beş dakika geç kaldıkları için ticari defterleri incelenmediği gibi yerinde inceleme dilekçesi vermesine rağmen bilirkişinin yerinde inceleme yapmadığını, ürünlerin tam olarak teslim edilmediğini, kumaş bedelinin rayiç bedel olmamasına rağmen haksız icra takibi yapılarak gerçek olmayan bedellerin yansıtıldığını, … adlı şahsın sevk irsaliyesini alma yetkisi olmadığı gibi bir kısım sevk irsaliyesinde imza da bulunmadığını belirterek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE:Dava, ticari satım nedeniyle düzenlenen faturalara dayalı takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı tarafa 10.11.2020 tarihli celsede inceleme için ticari defterlerini sunması konusunda yasal sonuçları hatırlatılarak ihtarat yapılmış olmasına rağmen davalı tarafından ticari defterler inceleme günü olan 19.11.2020 tarihinde hazır edilmemiş, yerinde inceleme talepli dilekçe de inceleme sonrasında ibraz edilmiştir. Bu nedenle davalının kendi ticari defterlerine delil olarak dayanması mümkün olmayıp davalının bu yöndeki istinaf sebebi yerinde değildir. Kural olarak; fatura konusu mal veya hizmetin teslimini ispat külfeti davacı satıcıya ait olup, yasal delillerle desteklenmediği sürece fatura ve davacı defter kayıtları tek başına alacağın varlığını kanıtlamaz. Dolayısıyla davacı, fatura konusu mal veya hizmetin davalıya teslim edildiğini kanıtlamak zorundadır. Somut olayda; davacı tarafından davalıya kumaş satışı yapılarak takip ve davaya konu faturaların düzenlendiği, tüm faturalara istinaden düzenlenen sevk irsaliyelerinde teslim alan imzasının bulunduğu, bir kısım sevk irsaliyelerinde teslim alan olarak adı geçen … adlı kişinin davalının çalışanı olduğunun SGK kayıtları ve davalı şirket yetkilisinin ikrarı ile kanıtlandığı, ayrıca takibe konu 9 adet faturadan 6 adedinin davalı tarafından bağlı bulunduğu Vergi Dairesine BA formu ile bildirildiği, davalının takip öncesi 30.000-TL tutarlı ödemesinin de bulunduğu, bu nedenle fatura konusu malların davalıya teslim edildiğinin kanıtlandığı görülmüştür. Davalı teslim aldığı malların bedelini ödemekle yükümlüdür.Davalı şirket yetkilisi tarafından fatura bedellerinin rayicin üzerinde düzenlendiği iddia edilmişse de, bu hususta herhangi bir delil ibraz edilmemiştir. Bu nedenle mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Açıklanan nedenlerle, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalının istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 1.663,36-TL istinaf karar harcından davalı tarafından peşin yatırılan 416-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.247,36‬-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, İstinaf yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 23/09/2021