Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/1272 E. 2023/1728 K. 08.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1272
KARAR NO: 2023/1728
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/03/2021
NUMARASI: 2018/102 Esas 2021/305 Karar
DAVA: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/11/2023
Davanın kısmen kabulÜ-reddine ilişkin kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, davalı ile hisse satış sözleşmesi sonrasında yapılan sözleşme gereği davalının üreteceği 18’er kg lık 187 adet büyük teneke koyun peyniri ile 263 adet büyük teneke inek peynirinin satışı konusunda anlaştıklarını,bedelinin nakden ödendiğini, malların teslim alınıncaya kadar davalının deposunda korunacağı, sağlam teslim edilmezse iade edilebileceğini, faturanın teslim edilen miktar kadar parça parça kesileceğinin kararlaştırıldığını, 86 adet koyun peyniri ile 59 adet inek peynirinin teslim edilmediğini, teslimi için keşide edilen 22.11.2017 tarihli ihtarnameye cevapta davalının peynir miktarına da itiraz ederek teslime hazır olduklarını bildirdiğini, 1.12.2017 tarihinde Silivri … Noterliği vasıtası ile tutanak düzenlenmesi suretiyle 3 adet son kullanım tarihi geçmiş 86 adet koyun peyniri ile 2.10.2017/ 29.10.2017 tarihleri arasında üretilmiş 4 aylık bekleme süresi dolmamış 59 adet inek peynirinin teslim alınıp açılan 4 adet inek peynirinin bozuk olduğu, teslim alınan peynirlerin aynı gün soğuk hava deposuna götürülüp Silivri Sulh Hukuk Mahkemesi 2017/78 D İş tespit yapılıp tarihi geçmiş koyun peynirlerinin bozuk olduğunun tespit edildiğini, 4.12.2017 tarihli ayıp ihbarı ile son kullanım tarihi geçmiş 83 koyun peynirinin teslim alınarak güncel değerlerinin ödenmesinin istendiğini, davalının talebi ret ederek peynirleri davacının almadığını ileri sürdüğünü,peynirlerin ayırtılmadığını, üretim tarihlerinin sözleşme tarihinden çok sonra olduğunu, peynirlerin bulunduğu bölümde buzhanenin çalışmaması nedeniyle son kullanma tarihleri bitmesinden çok önce bozulduğunu, kendilerinin temerrüde düşmediklerini, davalının TBK 235.madde gereği yükümlülüklerini yerine getirmediğini ileri sürerek ayıplı teslim edilen 83 koyun peynirinin 6.11.2015 tarihindeki ortalama piyasa fiyatı olan 29.050-TL’nin temerrüt tarihi 7.12.2017 tarihinden ticari faizi ile tahsiline, tespit giderlerinin davalıdan alınmasına, ayıplı 83 adet koyun peynirinin güncel değer farkı 4.150-TL’nin ticari faizi ile tahsili, bekleme süresi dolmamış olan inek peynirlerinden 2.950-TL’nin dava tarihinden ticari faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP: Davalı vekili, ablası olan davacının daha önce şirkette ortak iken 6.11.2015 tarihinde hisselerini davalı şirketin diğer ortağına sattığını, şirket yetkilisi ve müdürü olan …’ın da aynı tarihte hissesini satması sonucu davalının şirketin tek ortağı ve yetkilisinin … olduğunu, hisse devri sırasında davacının şirketten peynir alacağı olduğu ve parasını ödediğini bildirmesi üzerine ablasının sözüne güvenerek ablasının belirttiği miktarda peynir alacağı olduğuna dair tutanağın imzalandığını, peynirlerin üretim tarihinin Haziran 2015- Temmuz 2015 olduğunu, davacı kabulünde olduğu gibi 101 teneke koyun peynirinin alındığını, bir sorun çıkmadığını, soğuk hava depolarının bozulmasının söz konusu olmadığını, davacıya ayrılmış peynirleri alması için sözlü olarak defalarca uyardıklarını, peynirlerin Haziran- Temmuz 2017 tarihlerinde son kullanma tarihinin dolacağını davacının bildiğini, davacının şirketin eski ortağı olup peynirin bozulma süresini bildiğini, kendisine ait … Gıda isimli dükkanda peynir ve süt ürünleri satışı yaptığını, davacının ayırttığı ürünleri teslim almaması ve son kullanma tarihinin geçirilmesinde kusurun davacıda olduğunu, sözleşmede bedel bulunmadığını, şirket hesaplarında ödemenin görülmediğini, talep edilen koyun peyniri fiyatlarının fahiş olduğunu, inek peynirinin pişirilmiş sütten üretildiğini, peynirin bekleme süresinin olmadığını, peynirlerin tespit esnasında açılmadığını bu nedenle kabul edilmiş sayılması gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece; sözleşmenin 6.11.2015 tarihinde yapıldığının tespit edildiği, bilirkişi raporu ile peynirlerin üretim ve son tüketim tarihlerinin belirtildiği, 86 adet 18 kg lık koyun peynirinin 3 adeti dışında 83 adedinin son tüketim tarihinin geçmiş olduğu, 59 adet 18 kg lık inek peynirinin ise 1.12.2017 tarihi itibariyle 3 aylık olgunlaşma süresinin dolmadığı, davacının peynirleri ihtirazi kayıtla alması nedeniyle ayıp ihbarının daha sonra yapılmasında koyun peynirini mevcut haliyle aldığının kabul edilemeyeceği, 83 adet koyun peyniri bedelinin iadesinin gerektiği, 6.11.2015 tarihi itibariyle bedelinin ek bilirkişi raporu ile tespit edildiği, tespit giderlerinin yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine karar verilmesi gerektiği belirtilerek davanın kısmen kabulüne, 83 adet koyun peyniri bedeline ilişkin talebin kısmen kabulü ile 23.240-TL’nin 12.12.2017 tarihinden ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline, 590.77 -TL noter ihtar masrafına ilişkin alacak talebinin kabulü ile dava tarihinden yasal faizi ile tahsiline ,fazla istemin reddine ,karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: 1-Davacı vekili; koyun peynirinin maliyet hesabının yapıldığını, rayiç bedel hesabı yapılmadığını, davalı şirket yetkilisince düzenlenen faturalarda 15.11.2013 tarihinde 17 kg büyük boy koyun peynirinin fiyatının 260-TL olduğunu, inek peyniri ile koyun peyniri arasında 1,5 kat fiyat farkı olduğunu, 2015 kasım ayında inek peynirinin KDV dahil 220-TL olup buna göre koyun peynirinin 329,94-TL olması gerektiğini, 2015’de toplu alım nedeniyle koyun peynirini indirimli alıp 300-TL olduğunu 83 adet koyun peyniri alacağının 24.900-TL olduğunu, noter masrafının hükümde değerlendirilmediğini, 4.150-TL güncel bedel ödetilmesi talebinin de reddedildiğini, TBK 229. Md uyarınca satıcı kendisine hiçbir kusur yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe alıcının diğer zararlarından da sorumlu olduğunu, davalının tam kusurlu olması nedeniyle aşırı zamlanan koyun bedeli farkından da sorumlu olduğunu, davacı tarafça teslim edilen olgunlaşmamış inek peynirlerinin bu şekilde piyasaya sürülemeyeceğinden ayıplı olduğunun kabulü gerektiğini, bilirkişi raporuna karşı itirazlarının değerlendirilmediğini ileri sürerek kısmen red kararının kaldırılmasını istemiştir.2-Davalı vekili; davacının şirket payını devreden şirket müdürünün ablası olduğunu, devir tarihinde şirketten parası ödenmiş peynir alacağı olduğunu söylediğinde kendisine güvenerek tutanak düzenlendiğini, ne kadar para ödediğini bilmediğini, yörede koyun sütünün haziran ve temmuz ayı dışında temin edilemeyeceğini bilen davacının peynirleri şirketin soğuk hava deposunda ayrı bir yere konmasını istediğini, bunu da akrabalık ilişkisi nedeniyle yaptığını, peynirleri depolama ve koruma mükellefiyeti olmadığını, davacının peynirlerin bir kısmını aldığını kalan kısım için defalarca söylenmesine rağmen almadığını, üstüne 22.5.2017 tarihli ihtarnameyi gönderdiğini, cevaben 3 gün içinde teslim alınmasını istediğini, 1.12.2017 tarihli noter ile gelerek peynirleri teslim aldığını, başka bir soğuk hava deposuna koyarak tespit yaptırdıklarını, tanık beyanlarından koyun peynirleri alındığında üretilmiş olduğunu, bilirkişi raporları ile peynirlerin bozulmasında sorumluluğunun olmadığının tespit edildiğini, davacı isticvabında peynir alım sözleşmesini noterde yaptıklarının bildirilerek 111.000-TL ödediğini bildirdiğini, ancak peynir bedellerinin ödendiğini ispatlaması gerektiğini, peynir satış sözleşmesinin noterde hisse devri sırasında yapıldığını kabul etmekle davacının sahibi olduğu köy bakkalına tek seferde 111.000-TL ödeyerek peynir almasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının 2 yıl teslim almadığı peynirlerin bozulacağını bilmesi gerektiğini, peynirlerin tutanak tarihinde ayırtıldığının tanık beyanı ile ispatlandığını, peynirleri uzun süre saklama edimi üstlenmediğini, son kullanma tarihi dolmadan alması için defalarca uyardıklarını, son kullanma tarihi geçmiş peynirler için gönderilen ayıp ihbarının geçersiz olduğunu, peynirleri almamakla temerrüde düşenin alacaklı olduğunu, kaç teneke peynirin bozuk olduğunun ispatlanamadığını, yemin deliline dayanmalarına rağmen yemin teklif hakkının hatırlatılmadığını ileri sürerek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Dava, sözleşme gereği ayıplı ürün teslimi nedeniyle bedel tahsili ve indirim bedeli tazmini talebine ilişkindir. Taraflarca Peynir Satış sözleşmesi adı altında tarihsiz olan ancak taraflarca 6.11.2015 tarihinde düzenlendiği kabul edilen sözleşmede ” bedeli nakden ödenen, 187 adet büyük teneke 18 kg.koyun peyniri ile 263 adet 18 kg.lık inek peynirinin alıcı tarafından tamamı teslim alınıncaya kadar satıcının deposunda korunacağı, mallar istenilen şartlarda sağlam şekilde teslim edilmezse iade yolunun açık olduğunun kararlaştırıldığı ,davacının bir kısım peyniri teslim aldığı, 86 adet koyun peyniri ile 59 adet inek peynirinin 1.12.2017 tarihli noter tanzimli tutanak ile peynirleri teslim aldığı, teslim tarihinde koyun peynirlerinin son tüketim tarihlerinin geçtiği, inek peynirlerinin 2017 Ekim Ayında üretilmiş olup, son kullanma tarihlerinin 2018 Ekim ayı olduğu tespit edilmiştir. Noter tanzimli 1.12.2017 tarihli tutanakta davacının teslim beyanında “teslim tarihinde koyun peynirlerinin son tüketim tarihlerinin geçtiği, inek peynirlerinin 2017 Ekim Ayında üretilmiş olup, son kullanma tarihlerinin 2018 Ekim ayı olduğu tespit edilmiştir. Eldeki davada haricen 6.11.2015 tarihinde düzenlendiği taraflarca kabul edilen peynir satış sözleşmesine dayanılmıştır.Ticaret sicil kayıtlarından 6.11.2015 tarihinde davacı … tarafından … Ltd. Şti.’deki hisselerinin devrinin …’a yapıldığı, ve aynı tarih itibariyle davacının ortaklıktan ayrıldığı, tarafların kardeş olduğu sabittir. Dayanak sözleşmede satım bedeli ve ödeme ile ilgili bilgi bulunmamaktadır. Taraflar sözleşmeyi satım sözleşmesi olarak nitelendirmiş iseler de hukuki nitelemeyi yapmak Hakimin yükümlülüğündedir. Davalı hisse devri sonrası davacının sözüne güvenerek sözleşmenin yapıldığını ileri sürmüş ise de; taraflar arasındaki hukuki ilişkinin aynı gün hisse devri de yapıldığı da gözetilerek teslimi kararlaştırılan peynirlerin esasen hisse devri ile ilgili veya şirketteki alacağına karşılık bir edim olarak düzenlendiği anlaşılmaktadır. “Misli Borç” niteliğinde olan sözleşme gereği sözleşmede bildirilen ürünlerin alıcı tarafından tamamı teslim alınıncaya kadar satıcının deposunda korunacağı taahhüdünün verildiği görülmüştür.Sözleşmede dava konusu peynirlerin satım tarihinde teslim alınıp davalı deposuna bırakıldığına ilişkin bir ibare bulunmamaktadır. Hal böyle olunca davalının teslim talebinde bulunan davacıya peynirleri sağlam şekilde teslim etme yükümlülüğünün bulunduğunun kabulü gerekmektedir. Nitekim davalı inek peynirlerini 2017 üretim tarihli olarak teslim etmiştir. Bu teslim ile davalı peynirlerin sözleşme tarihinde belirlenip depoya alındığı iddiasını kendi edimi olan inek peynirlerinin tesliminin 2017 yılı üretimi olması ile ortadan kaldırmış bulunmaktadır. Taraflar edimlerini yerine getirirken iyiniyet ve dürüstlük kuralına uymakla mükelleftir. Bu nedenle davalının son kullanma tarihi geçmiş bozuk koyun peynirlerini teslim etmesi edimini ifa ettiği anlamına gelmemektedir. Sözleşmede teslim süresine ilişkin bir belirleme bulunmamaktadır. Davacının 83 adet koyun peynirinin 1.12.2017 teslim tarihi itibarı ile bedellerini talep etme hakkı vardır. Mahkemece 83 adet koyun peynirinin bedelinin iadesi kararı yerinde ise de davacının teslim tarihi itibari ile değerlerini talep edebileceği, bu miktarın bilirkişi tarafından tespit edilmiş olduğu, sözleşmenin satış sözleşmesi niteliğinde olmadığı sonucuna varılmaktadır. Sözleşme içeriğine göre davalı şirket davacıya mislen belirlenen peyniri teslim süresi belirtilmeden davacıya teslim borcu altına girdiği, bedelinin ödenmediği savunmasının sözleşmeden evvel ki aşama olması nedeniyle incelenemeyeceği, daha evvel davacıyı teslim alma hususunda temerrüde düşürmediğinden koyun peynirlerini de üç adedi dışında bozuk ve son kullanma tarihi geçmiş olarak teslim ettiğinden yemin teklif hakkının hatırlatılmasını icap ettirir bir husus bulunmadığı, peynirlerin ayırtılıp saklanmak üzere davalıya teslim edildiğinin kabul edilemeyeceği, ticari satım hükümlerinin uygulanmasının sözkonusu olmayacağı değerlendirildiğinden davalı vekilinin yemin teklif hakkının hatırlatılmadığına, tanık beyanlarına itibar edilmediğine yönelik istinaf nedeni yerinde bulunmamıştır. Davacı vekili tarafından; Noterlik giderine hükmedilmediği ileri sürülmüş ise de, hüküm fıkrasının ikinci bendi ile açıkça bu konuda hüküm verilmiş olup, davadan evvel yaptırılan delil tesbiti gideri 855,10-TL de açıkça yargılama giderine dahil edildiği, rayiç değer hem sözleşme tarihi hemde teslim tarihi itibariyle 08.03.2021 tarihli raporda belirlendiğinden sadece maliyet bedelinin tesbit edildiğine yönelik istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.Açıklanan nedenlerle; teslim tarihi itibariyle 83 adet koyun peynirinin belirlenen rayiç bedeli olan 26.560-TL ile 590,97-TL noter masrafının davalıdan tahsiline, delil tesbiti giderlerinin yargı gideri içinde değerlendirilmesine, karar verilmesi gerekirken 83 teneke koyun peynirinin sözleşme tarihindeki rayiç değerine hükmedilmesi yerinde olmamıştır. İnek peynirlerinin üretim tarihine göre olgunlaşma süresinin dava tarihi itibariyle geçtiği, sözleşmede üretim tarihi hususunda bir belirleme olmadığından usulüne uygun teslimin sağlandığı, davacının bu konuda zarar ileri süremeyeceği sonucuna varılmaktadır. Davacı vekilinin 83 adet koyun peynirinin güncel değerinin ödetilmesi gerektiğine yönelik istinaf sebebi yerinde olduğundan istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılmasına, yapılan hata nedeniyle yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden yeniden karar verilerek davanın kısmen kabulüne, fazla istemin reddine ,delil tesbitine yönelik talebin dava değeri içine katılmadan yargı giderinin hesaplanmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne; Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24/03/2021 Tarih 2018/102 Esas – 2021/305 Karar sayılı kararının HMK.’nın 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın kısmen kabulüne; 26.560-TL’ peynir bedelinin 12/12/2017 tarihinden itibaren avans faizi işletilerek davalıdan tahsiliyle davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, Davacının 590,77-TL noter masrafına ilişkin talebinin kabulü ile dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, ” Delil tesbiti giderinin yargı gideri içinde değerlendirilmesine, İlk derece yargılamasına ilişkin olarak; Alınması gereken 1.854,66-TL karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 642,05-TL harcın mahsubu ile kalan 1.212,61-TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Davacı tarafından yatırılan toplam 677,95‬-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,Davacı tarafından yapılan 3.000-TL bilirkişi ücreti ve 351-TL posta masrafı ve 855,10-TL delil tesbiti gideri olmak üzere olmak üzere toplam 4.206,10-TL yargı giderinin davanın kabulü oranında hesaplanan 3.080-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,Davalı tarafından yapılan 54-TL yargı giderinin davanın reddi oranında hesaplanan 15-TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalanın davalı üzerinde bırakılmasına, Davacı vekili için takdir olunan 17.900-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davalı lehine takdir olunan 9.590-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” Davacı tarafça yatırılan 230,56-TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine, Alınması gereken 1.627,87-TL istinaf karar harcından davalı tarafından peşin yatırılan 410-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.217,87‬-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, Davacı tarafından yapılan 22-TL istinaf yargı giderinin davanın kabulü oranında hesaplanan 15-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına, Davalı tarafından yapılan 54,50-TL istinaf yargı giderinin davanın reddi oranında hesaplanan 16-TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalanın davalı üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.08/11/2023