Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/1211 E. 2021/1296 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1211
KARAR NO: 2021/1296
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/02/2021
NUMARASI: 2018/95 Esas – 2021/101 Karar
DAVA: Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/09/2021
Yetki itirazının kabulüne ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; müvekkili şirket ile davalı arasında 27/05/2013 tarihli araç kiralama sözleşmesi adı altında karma bir sözleşme imzalandığını, sözleşmede müvekkilinin ürünlerinin satın alınıp pazarlanması karşılığında davalıya davacı araçlarının tahsisi, davalının pazarladığı ürünlerin karşılığı yaptığı sözleşmeleri ve buna bağlı alacaklarını borcunun %20 fazlasıyla müvekkili ile yapacağı temlik sözleşmesiyle ödeyeceğinin kararlaştırıldığını, ilk zamanlarda davalının edimlerini yerine getirdiğini, ancak bir süre sonra davalının sözleşmeye aykırı davranmaya başladığını, sözleşme gereği iade edilen sözleşmeleri kabul etmediğini, müvekkilinin satılan ürün bedeli ve ve davalıya yapılan nakit ödeme nedeniyle davalıdan alacaklı olduğunu belirterek, 403.632,99-TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; uyuşmazlığın çözümünün HMK’nın 6. maddesinde düzenlenen genel yetki kuralına tabi olduğunu, davalının İzmir’de ikamet ettiğini, bu nedenle yetkili mahkemenin İzmir Mahkemeleri olduğunu belirterek, yetki ilk itirazında bulunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; somut olayda davacı taraf, her ne kadar araç kullanım sözleşmesine ve temlik sözleşmesine dayalı olarak alacak talebinde bulunmuş ise de, davacı tarafça ileri sürülen iddiaya göre davanın, davalıya satılan ürün bedeli ve yapılan nakit ödemeye dayalı alacak istemine ilişkin olup, araç kiralama ve temlik sözleşmesinden kaynaklı bir istem sözkonusu olmadığı, davanın temel dayanağının taraflar arasında sözlü yapılan çerçeve sözleşmesi olduğu, alınan bilirkişi kurulu raporunda, araç kullanım sözleşmesine ve temlik sözleşmesine dayalı taraf ticari defter ve kayıtlarında herhangi bir kaydın bulunmadığı, ileri sürülen karma sözleşme konusu edimlerin çerçeve anlaşma niteliğine işaret ettiği, taraflar arasında davalının ileri sürdüğü şekilde bir çerçeve sözleşmesinin bulunduğunun değerlendirilebileceği yönünde görüş bildirildiği,davacı tarafın isteminin, yazılı olarak yapılmış araç kullanma ve temlik sözleşmelerinden kaynaklanmadığı,sözleşmelerdeki yetki koşulunun eldeki davaya uygulanamayacağı, bu durumda HMK’nın 6.maddesindeki düzenleme gereğince davalının yerleşim yeri mahkemelerinde açılması gerektiği,İzmir asliye ticaret mahkemeleri yetkili olduğu gerekçesiyle, yetkisizlik kararı verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili; dava konusu uyuşmazlığın temelinin taraflar arasında imzalanan karma nitelikli araç kiralama sözleşmesi ile temlik sözleşmesinden kaynaklandığını, 27.05.2013 tarihli araç kiralama sözleşmesinin 3. maddesinde her ay satın alınması zorunlu asgari ürün miktarı ile davalının bu ticaret nedeniyle doğacak cari hesap borcunun ne şekilde ödeneceğinin düzenlendiğini, buna göre davalının, tüketicilere pazarladığı ürünlerin karşılığı yaptığı sözleşmeleri ve buna bağlı alacakları, borcunun %20 fazlasına karşılık gelecek şekilde müvekkili ile yapacağı temlik sözleşmesiyle devrederek borcunu ödeyeceğini, sözleşmenin 9. maddesinde yetkili mahkemenin İstanbul mahkemeleri olarak belirlendiğini, yine taraflar arasında düzenlenen temlik sözleşmelerinin 10. maddesinde de yetki şartı bulunduğunu dava konusu alacakların da bu sözleşmelerden kaynaklandığını,davaının yetki itirazının reddinin gerektiğini belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, taraflar arasında düzenlenen araç kullanım sözleşmesi ve temlik sözleşmeleri ile nakit ödemeden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. HMK’nın 17. maddesi “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” hükmünü haizdir. Somut olayda; taraflar arasında imzalanan 27.05.2013 tarihli araç kullanım sözleşmesinin 9. maddesi ile bu sözleşmeye dayalı olarak düzenlenen temlik sözleşmelerinin 10. maddesinde, uyuşmazlık halinde İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğu kararlaştırılmıştır. 2705.2013 tarihli sözleşmenin 3. maddesinde her ay satın alınması zorunlu asgari ürün miktarı tespit edilerek davalının, oluşacak cari hesap için %20 fazla olacak şekilde sözleşme vereceği öngörülmüş, bu hüküm gereğince de taraflar arasında muhtelif tarihli temlik sözleşmeleri imzalanmıştır. Davacı tarafından işbu davada ise davalıya yapılan nakit ödeme yanında söz konusu sözleşmeler gereği oluşan alacak talep edilmiştir. O halde uyuşmazlığın çözümünde söz konusu sözleşme hükümlerinin uygulanması gerektiği açıktır. Bu durumda ise tüm sözleşmelerde bulunan münhasır yetki şartı nedeniyle uyuşmazlığın çözümünde İstanbul Mahkemeleri yetkili olup, ilk derece mahkemesince verilen yetkisizlik kararı isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353(1)a-3 maddesi uyarınca kabulü ile hükmün kaldırılarak, davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/95 Esas-2021/101 Karar sayılı ve 11/02/2021 tarihli hükmünün, HMK.’nun 353(1)a-3 maddesi gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine” İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 59,30-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 16/09/2021