Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/1166 E. 2021/1044 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1166
KARAR NO: 2021/1044
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/01/2021
NUMARASI: 2019/671 Esas 2021/91 Karar
DAVA: Kıymetli Evrak İptali (Bono İptali)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/07/2021
Davanın reddine ilişkin kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin, finansal kiralama faaliyeti gösteren bir finans kuruluşu olduğunu, 6361 sayılı Finansal Kiralama Şirketleri, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’ nun 18. Maddesi gereğince, kiracının seçimi ve talebi üzerine, 3. şahıslardan veya bizzat kiracıda satın aldığı veya başka bir suretle temin ettiği veya daha önce mülkiyetine geçirmiş bulunduğu bir malın zilyetliğini, her türlü faydayı sağlamak üzere kira bedeli karşılığında kiracıya bıraktığını, müvekkili şirketin hamili olduğu; … senet nolu, 12.03.2020 vade tarihli, 305,079 TL tutarlı, … senet nolu, 12.06.2020 vade tarihli, 305,079 TL tutarlı, … senet nolu, 12.09.2020 vade tarihli, 305,079 TL tutarlı, … senet nolu, 12.11.2020 vade tarihli, 203,386 TL tutarlı bu dört adet bononun müvekkili şirketin elinden rızası hilafına çıktığını beyanla, iş bu bonoların iptaline karar verilmesini talep etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, talepte bulunanın iptalini istediği bonoların bir örneğini sunamadığı, talepte bulunanın yetkili hamil olup olmadığı hususunun değerlendirilemediği gibi bonoların muhatabının ve lehtarının bilinemediği, dava konusu bonoların yanızca tutarı ile vade tarihlerinin bildirildiği, bonoların varlığı ile davacının elinde iken zayi olduklarına dair inandırıcı delillerin sunulmadığı, davacının açıklamalarının inandırıcı bulunmadığı gerekçesiyle kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; müvekkili şirketin finansal kiralama faaliyeti gösteren bir finans kuruluşu olduğunu, müvekkil şirket ile davaya konu bonoları düzenleyen … Ltd. Şti. arasında Finansal Kiralama Birliği nezdinde 22.11.2019 tarihinde … numarası ile tescilli 12.11.2019 tarihli … sözleşme numaralı finansal kiralama sözleşmesi akdedildiğini, işbu sözleşmeden kaynaklanan borç için davaya konu bonolar düzenlenerek müvekkil şirkete verildiğini, ancak, bonoların bir suretleri alınmadan kaybedildiğini, finansal kiralama sözleşmesi akdedilmeden önce söz konusu firmaya kredi verilmesi şartlarını düzenleyen ve söz konusu firmadan senet alınacağını düzenleyen Kredi Onay Kararının dava dosyasına sunulduğunu, bonoların imzalanmadan önceki hallerinin sunulduğunu, eksik inceleme ile karar verildiğini, bu nedenlerle kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, zayi nedeniyle kıymetli evrakın iptali istemine ilişkindir. Zayi nedeniyle kıymetli evrakın iptalini isteyebilmek için gerekli olan şartlardan birisi de senette mündemiç olan hakkın varlığını sürdürmesidir. Somut olayda, davacı tarafından dava konusu 4 adet bononun kayıp olduğu ileri sürülmüş ve anılan bonoların içeriği hakkında bilgi sunulmuş,bonoların imzaları tamamlanmadan kaybolduğu belirtilerek imza dışındaki tüm unsurları gösteren birer suretleri dosyaya davacı vekili tarafından ibraz edilmiştir. İlk derece mahkemesince davacı vekilinin beyanlarına itibar edilmeyerek senetlerin suretlerinin sunulmadığı ,lehdar ve keşidecinin belli olmadığı yazılmış ise de imzasız suretlerde tüm senet bilgilerinin mevcut olduğu (lehdarı … ,keşideci … ltd.şti vd) tesbit edilmektedir. Yargıtay 11 HD nin 2016/13113 esas ,20176307 karar sayılı ve 16.11.2017 tarihli ilamı somut olaya emsal olup ;”Esasen hasımsız olarak açılan ve kesin hüküm niteliği de taşımayacak olan bu türden davalarda davacının mahkemeye olumlu bir kanaat verecek kadar delil sunmasını yeterli saymak gereklidir. Aksinin kabulü ile davacının daha fazlasını ispata zorlanması, zayi nedeniyle kıymetli evrak iptali hükümlerinin uygulanmasını imkânsız hale getirecektir. Kaldı ki, dava sırasında yapılacak olan ilanlar sonucunda, hak sahipleri varsa ortaya çıkabilecek ve kendilerine karşı istirdat davası açılabilecek ya da hak sahipleri tarafından hasımlı olarak açılacak bir dava ile,iptal kararının iptali talep edilebilecektir. Dolayısıyla mahkemeyi tereddüte sevk eden hususlar, esasen anılan davalarda tartışılacaktır. Bu durum karşısında mahkemece, somut uyuşmazlık yönünden davacı vekilince sunulan mevcut delillerin yeterli sayılarak ve davacının işbu davayı açmasında yasal bir engelin bulunmadığı kabul edilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş”denilmiştir. Bu kapsamda; bonoların vadesinin dolduğu, dava dilekçesindeki bilgiler doğrultusunda mahkemece ilanların yapıldığı, ancak yapılan ilanlarda keşideci-lehdar bilgisi yer almadığı, mahkemece yaptırılacak ilanlarda senet bilgilerinin yazılması gerektiğinden yapılan ilanlar ile hüküm vermek mümkün olmamıştır.Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılmasına, ilanlar yenilenmek suretiyle sonucuna göre bir karar verilmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/01/2021 Tarih 2019/671 Esas 2021/91 Karar sayılı kararın HMK.’nın 353(1)a-6 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 59,30-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.01/07/2021