Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/1112 E. 2021/976 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1112
KARAR NO: 2021/976
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/04/2021
NUMARASI: 2021/64 Esas – 2021/477 Karar
DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24/06/2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, müvekkili firma tarafından e-defter dosyalarının bir kısmına sabit disk sürücüsündeki bir takım hasarlı kümeler nedeniyle ulaşılamadığı, bu sorunun e-defter kayıtlarının bir kısmının ikincil kopyalarının Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) sistemine aktarılması esnasında ortaya çıktığını, muhasebe kayıtlarında hiçbir verinin silinmediğini, müvekkilinin muhasebe kayıtlarının … firmasına ait bulut veri tabanına da yüklenen programda muhafaza edildiğini, hiçbir veri değişikliği olmaksızın kayıtların teknolojik handikapları giderildikten sonra Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) sistemine ekleneceğini, daha önce tüm dönemlere ait açılış ve kapanış beratlarının alındığını, 2016 şubat, 2019 mart, 2020 ocak, 2020 mart, 2020 nisan, 2020 mayıs, 2020 haziran dönemlerine ait yevmiye kebir verilerinin kurtarılamaz halde olduğunu, Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından ilgili dönemlere ait beratların silinip bozuk olmayan elektronik bilgilerin kaydının sağlanması için işbu zayi davası açılarak zayi belgesi alınması zarureti hasıl olduğunu belirterek belirtilen dönemlere ait kayıtlara ilişkin zayi belgesinin taraflarına verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacının zayi gerekçesini herhangi bir doğal afet ya da hırsızlık hadisesine dayandırmadığı, kanunun cevaz verdiği nedenlerden herhangi birinin olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; e-defter kayıtlarındaki hasarın müvekkilinden kaynaklanmadığını ve herhangi bir vergisel kayba neden olmadığını, TTK m.82 hükmünün teknoloji ve değişen ticari hayata göre yorumlanmasının ve Elektronik Defter Genel Tebliği’nin de dikkate alınmasın da gerektiğini ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, TTK 82. Maddesi kapsamında zayi belgesi verilmesi talebine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkili şirketin e-defter tuttuğunu, sabit disk sürücüsündeki bir takım hasarlı kümeler nedeniyle e-defter kayıtlarının bir kısmına ulaşılamadığını ileri sürerek zayi belgesi verilmesini talep etmiş olup, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. TTK’nın 64/3. Maddesinin son cümlesi “Fiziki ortamda veya elektronik ortamda tutulan ticari defterlerin nasıl tutulacağı, defterlere kayıt zamanı, onay yenileme ile açılış ve kapanış onaylarının şekli ve esasları Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Maliye Bakanlığınca müştereken çıkarılan tebliğle belirlenir.” şeklindedir. TTK’nın 82/7. Maddesinde “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. ” hükmü düzenlenmiştir. Davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan 19/10/2019 tarih 30923 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 3 Sıra No’lu Elektronik Defter Genel Tebliği (Sıra No: 1)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğle; elektronik ortamda tutulan defterlerin, vergi güvenliğini sağlamak ve virüs, siber saldırısı vb. diğer teknolojik ataklara karşı tedbir almak amacıyla ikincil kopyalarının gizliliği ve güvenliği sağlanmış şekilde Gelir İdaresi Başkanlığı sistemlerinde ya da Başkanlıktan izin alabilen güvenli saklamacı kuruluşlar bünyesinde de saklanması zorunluluğu getirilmiştir (Bkz. Tebliğ m.4.4.1-e). Öte yandan, aynı tebliğin 7.1. Maddesininde, e-defter tutanların, Vergi Usul Kanununda belirtilen “Mücbir Sebep” halleri nedeniyle e-Defter veya beratlarına ait kayıtlarının bozulması, silinmesi, zarar görmesi veya işlem görememesi ve e-Defter ve berat dosyalarının muhafaza edildiği e-Defter saklama hizmeti veren özel entegratör kuruluşlardan veya Başkanlıktan ikincil örneklerinin temin edilemediği hallerde, söz konusu durumların öğrenilmesinden itibaren tevsik edici bilgi ve belgeleri ile birlikte 15 gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yetkili mahkemeye başvurarak kendisine bir zayi belgesi verilmesini isteyebilecekleri; Mahkemeden zayi belgesinin temin edilmesini müteakip, zayi belgesi ile birlikte durumun Başkanlığa yazılı olarak bildirilmesi ve Başkanlık tarafından istenilen bilgi ve belgelerin ibraz edilmesi halinde, mükelleflerin zayi olan e-defter kayıtlarının yeniden oluşturulması ve bunlara ait yeni oluşturulan e-defter ve berat dosyalarının e-defter uygulaması aracılığı ile Başkanlık sistemine yeniden yüklenmesi için Başkanlık tarafından yazılı izin verileceği düzenlenmiştir. TTK’nın 82/7. Maddesine uygun şekilde düzenleme yapılan anılan tebliğde e-defter veya beratlarına ait kayıtların bozulması, silinmesi, zarar görmesi veya işlem görememesi ve e-Defter ve berat dosyalarının muhafaza edildiği e-defter saklama hizmeti veren özel entegratör kuruluşlardan veya Başkanlıktan ikincil örneklerinin temin edilemediği hallerde, söz konusu durumların öğrenilmesinden itibaren 15 gün içinde yetkili mahkemeden zayi belgesi verilmesini istemesi gerektiği belirtilmiştir. TTK’nın 82/7. Maddesinde düzenlenen zayi belgesi verilmesi için başvuru süresi hak düşürücü süre olup bu süre içinde başvuru yapılması zorunludur. Somut olayda da, davacı hak düşürücü süresi içerisinde mahkemeye başvuru yapmıştır. TTK m.82 düzenlenmesi, anılan Tebliğ hükümleri ile birlikte değerlendirildiğinde e-defter veya beratlarına ait kayıtların bozulması, silinmesi, zarar görmesi veya işlem görememesi hallerini de kapsadığını kabul etmek gerekir. Bu durumda, mahkemece, bahsi geçen Tebliğ’de belirtildiği şekilde elektronik defterlerin yedeklemesi için gereken alt yapının kurulup kurulmadığı Gelir İdaresi Başkanlığı’ndan sorularak, davacının e-defterlerinin muhafazası için mevzuatta öngörülen kurallara riayet edip etmediği ve basiretli davranma yükümlülüğü kapsamında gerekli önlemleri alıp almadığı, bir bilişim uzmanı ve mali müşavir bilirkişi görevlendirmek suretiyle araştırılıp, sonucuna göre zayi belgesi verilmesi koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/04/2021 Tarih 2021/64 Esas – 2021/477 Karar sayılı kararının HMK.’nun 353(1)a-6 maddesi gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine” İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 59,30-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 24/06/2021