Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/1096 E. 2021/990 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1096
KARAR NO: 2021/990
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/04/2021
NUMARASI: 2019/1153 Esas-2021/395 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/06/2021
Davanın kısmen kabulüne dair kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, müvekkil şirketin çevre bilimleri ve yazılımlarının toplam ticareti alanında faaliyet gösterdiğini, müvekkil şirket tarafından davalı şirkete bir takım mal ve hizmet teslimi ve tedariki sağlandığını, karşılığında 22.12.2017 tanzim ve 22.03.2018 vade tarihli 110.702.29-TL bedelli E fatura keşide edilerek davalı şirkete iletildiğini, tutarın ödenmesi konusunda yapılan görüşmelere rağmen davalı şirket tarafından ödeme taleplerinin kabul görmediğini, alacağın tahsili amacı ile İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalı borçlu şirketin takibe itiraz ederek takibin durdurulduğunu, yapılan arabuluculuk görüşmelerinin de sonuçsuz kaldığını beyanla, itirazın iptaline ve davalı aleyhine %20den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, müvekkilinin cari hesap ilişkisine dayalı borcunu ödediğini, davacı şirketin piyasadaki dalgalanmalar ve fiyat farkından kaynaklanan fiyat farklarını karşılıklı olarak talep ettiklerini, bu taleplere istinaden sözleşme uygulandığını, davacının kendi satış piyasasının bozulmaması için faturaları yüksek fiyattan kestiğini, sonrasında müvekkil şirketin değişen piyasa şartlarından dolayı müvekkil şirket tarafından fiyat farkı faturası kestiğini, alacaklı şirketçe bu faturaların kabul edilmediğini, 2016-2017 yıllarına ait tüm faturaların fiyat farkı değerleri hesaplandığında müvekkil şirketin davacı şirketten toplamda 326.576,83-TL alacaklı konumunda olduğunu beyanla, davanın reddine, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece,110,702,29-TL’lik faturanın davalı tarafında BA formuyla vergi dairesine bildirildiği,davalının davaya konu alacağın şifahi görüşmeler ve teamül gereği piyasadaki dalgalanmalar sebebiyle kesilen fiyat farkı faturaları olduğu iddiasını somut deliller ile ispat edemediği,44.623,75-TL asıl alacak için itirazın iptaline takip tarihinden itibaren asıl alacağa avans faizi işletilmesine fazlaya ilişkin istemin reddine %20 si oranında icra inkar tazminatının davalının tahsiline karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili; fiyat farkı faturalarının kesilmesine ilişkin olarak müvekkili şirketin davacı şirketin onayını beklediği, fakat davacı şirketin taleplerine cevap vermediğini, bu hususa ilişkin mail yazışmalarının da dosyaya sunulmasına rağmenfiyat farkı faturalarının kesilmesine ilişkin olarak müvekkili şirketin davacı şirketin onayını beklediği, fakat davacı şirketin taleplerine cevap vermediğini, bu hususa ilişkin mail yazışmalarının da dosyaya sunulmasına rağmen mahkemece dikkate alınmadığını, davacı şirket ile müvekkili şirket arasında uzun yıllardır süre gelen ticari iş ilişkisi mevcut olup tarafların birbirlerine duydukları güven neticesinde karşılıklı olarak alış-satış yaptığını,satış piyasasının bozulmaması için müvekkili şirkete faturaları yüksek fiyattan kesmekte daha sonra ise müvekkili şirketin davacı şirketin onayı ile fiyat farkı faturaları kestiğini belirterek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; hukuki niteliği itibariyle ticari satımdan kaynaklanan alacağın tahsili için İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazının İİK.’nın 67. maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir. Yargılama sırasında tarafların ticari defterlerinin HMK 222. maddesi uyarınca ibrazı istenilerek yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde ;davacı ticari defterlerine göre davacının davalıdan 44.623,75- TL alacaklı olduğu, davalının kendi defterlerine göre de 44.622,53- TL borçlu olduğunun tespit edildiği, tarafların BA/BS formlarının birbiriyle uyumlu olduğu, davalının savunmasının davaya konu alacağın şifahi görüşmeler ve teamül gereği piyasadaki dalgalanmalar sebebiyle fazla bedel ile düzenlenen faturalardan kaynaklandığı ,gerçekte alacak mevcut olmadığını savunmakta ise de bu savunma doğrultusunda davalının savunmalarını doğrulayan bir belgenin sunulmadığı ,sunulduğu belirtilen mail yazışmalarının da tek taraflı davalı tarafından yazılan mailler olduğu ,davacı tarafından düzenlenen ve davalı ticari defterlerine kaydedilmiş faturalara karşılık fiyat farkının dayanağının ne olduğu davalı tarafça açıklanmamış,bu konuda mutabakakat bulunduğuna dair bir belge ibraz edilmemiştir. Davalı vekili, davacı şirket ile müvekkili şirket arasında uzun yıllardır süre gelen ticari iş ilişkisi mevcut olup tarafların birbirlerine duydukları güven neticesinde karşılıklı olarak alış-satış yaptığını,satış piyasasının bozulmaması için müvekkili şirkete faturaları yüksek fiyattan kesmekte daha sonra ise müvekkili şirketin davacı şirketin onayı ile fiyat farkı faturaları kestiğini ileri sürerek mahsuplaştıklarını ileri sürerek borcun varlığına itiraz etmektedir. Teslim edilen faturaları süresinde itirazda bulunmadan ticari defterlerine kaydeden davalının fatura muhteviyatı ürünleri faturadaki yazılı bedel ile teslim aldığının kabulü gerekir. Davalı teslim aldığı mal bedelini ödemekle yükümlüdür. Gerçekte fiyatların daha düşük olduğu ve yüksek fiyattan fatura düzenlendiğine ilişkin yazılı belge ibraz edilmemiştir. Bu durumda davalının ticari defterlerinde kayıtlı borç miktarı yönünden itirazın iptaline,icra inkar tazminatına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından, ileri sürülen istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 3.048,24-TL istinaf karar harcından davalı tarafından peşin yatırılan 762,06-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.286,18‬-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 25/06/2021