Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2021/1034 E. 2021/978 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1034
KARAR NO: 2021/978
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİH: 03/05/2021 (Ara Karar)
NUMARASI: 2020/580 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24/06/2021
İlk derece mahkemesince verilen 03/05/2021 tarihli ara kararın ihtiyati tedbire itiraz eden davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Davacı vekili, davalı ile birlikte ortağı oldukları … Ltd. Şti.nin amacını gerçekleştirmesi ve devamlılığını sağlaması mümkün olmadığından şirketin haklı nedenle feshine ve tasfiyesine karar verilmesi istemi ile açmış olduğu davada … Ltd. Şti.nin tüm malvarlığına ihtiyati tedbir konulması ve kayyım aranması talebinde bulunmuştur. Mahkemece, 27/01/2021 tarihi oturumda davacı vekilinin tedbir istemi ile ilgili olarak TTK.nun 636/5 maddesi gereğince davalı şirkete denetim kayyımı atanmasına, …Ltd. Şti adına yapılacak 50.000-TL üzerindeki tasarruf işlemlerinin denetim kayyımının onayına tabi tutulmasına, denetim kayyımı olarak re’sen …’in atanmasına, emek ve mesaisi için aylık 2.000-TL ücret takdirine, 5 aylık ücret peşin yatırıldığında denetim kayyımının göreve başlatılmasına, devam eden ücretler yatırılmadığında denetim kayyımının görevine son verileceğinin davacı vekiline ihtarına karar verilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Davalı vekilinin karara itirazı üzerine mahkemece 03/05/2021 tarihli ara kararla anılan tedbirin fesih davasında, feshe alternatif olarak verilebilecek hükümler nedeniyle, taraf menfaatleri arasındaki dengeyi korumaya yönelik olması, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkânsız hâle gelebileceğine ilişkin kanaat oluşması, HMK’nun 396. gereğince de durum ve koşulların değişmesi halinde, talep üzerine ihtiyati tedbirin değiştirilmesine veya kaldırılmasına yargılama boyunca her zaman karar verilebileceği, ancak tedbirin uygulanmasına ilişkin oluşan kanaatte hali hazırda bir değişiklik olmaması gerekçesiyle ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; dava her ne kadar şirketin feshine yönelik olsa da davanın sonunda kabul anlamına gelmemek üzere davacının ortaklıktan çıkmasına karar verileceğini, başka bir dava dosyasının sonucunun beklendiği bir zaman diliminde şirkete kayyım atanmasının şirketin işleyişine zarar verecek nitelikte olduğunu, müvekkilinin mal mevcudunu eksiltme ve şirketle davacının aleyhine bir işlem yapma durumunun da söz konusu olmadığını, şirketin kaybetmiş olduğu davalar nedeniyle bir çok taşınmazının üzerine haciz işlendiğini ve şirketin müvekkiline borçlu olduğunu, istinaf incelemesinde olan 2017/1454 Esas sayılı dava dosyasının müvekkili lehine sonuçlanması halinde davacının şirket zararını karşılayacak mal varlığının bulunmadığını ileri sürerek şirkete denetim kayyımı atanması ara kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: HMK’nın 389. maddesi gereğince, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yada ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi halinde ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Şirkete yönetim kayyımı atanmamıştır. Denetim kayyımının görevinin şirket yönetiminin faaliyetlerinin ana sözleşmeye ve ortaklar ile hak sahiplerinin hakkını korumaya dönük olup olmadığını denetleme bakımından bir kontrol mekanizması olduğu kabul edilmelidir. Davacının hukuki himaye talebinin karşılanabilmesi ve şirketin mal varlığının muhafazası ve yönetimin dava sürecinde mahkemenin belirlediği kayyım tarafından takibi anlamına gelebilecek denetim kayyımı atanmasının dosya içeriğine uygun kabul edilmelidir. Mahkemece fesih yerine, davacıların karar tarihindeki gerçek pay değerlerinin ödenip çıkarılmalarına da karar verebileceğinden, mahkemenin takdirinin bu yönde olması halinde şirketin karar tarihindeki aktif değerini kaybetmesinin önüne geçilebilmesi için şirketin faaliyetlerinin denetim kayyımının onayına tutulmasının HMK’nın 389 v.d maddelerine uygun olduğu kabul edilmelidir. Öte yandan HMK’nın 396. Maddesi kapsamında durum ve koşulların değişmesi halinde ihtiyati tedbirin kaldırılması yahut değiştirilmesi de her zaman istenebilir. Sonuç olarak ilk derece mahkemesince verilen karar usul ve yasaya, dosya içeriğine uygun olup, şirket ve taraflar menfaatleri de gözetilerek, şirket malvarlığının korunması için bu tedbirin yeterli olacağı kayyım tayinine ilişkin ihtiyati tedbir kararının dosya kapsamı delillere uygun olduğu, kanaatına varılmış, ileri sürülen istinaf sebebleri yerinde görülmemiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbire itiraz eden-davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.24/06/2021