Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/995 E. 2021/14 K. 12.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/995
KARAR NO : 2021/14
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEME: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/02/2018
NUMARASI : 2013/347 Esas 2018/159 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 12/01/2021
Davanın kısmen kabulüne ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili ; müvekkili bankanın Sıracevizler Şube müşterisi dava dışı … 17/10/2008 tarihli dilekçe ile bankaya başvurarak … numaralı portföy hesabında kayıtlı 12/01/2005 vadeli 55.834.718.215-TL’nin ana para ve faizlerinin araştırılmasını istediğini, bunun üzerine 27/11/2008 tarihli kanuni soruşturma raporunun tanzim edildiğini, müvekkili banka çalışanı olan ve istifa eden davalı tarafından dava dışı … teslim edilen kağıt üzerindeki faiz hesaplamalarının ve vadelerinin hayal ürünü olduğu, davalının müşteri imzasını taklit ederek zimmetine para geçirdiğini, dava dışı … tarafından müvekkili aleyhine açılan alacak davasının kabulüne ilişkin kararın onandığını ve ilam uyarınca icra dosyasına 154.355,95-TL ödendiğini, bu ödeme yapılmadan önce banka tarafından icra takibine itiraz üzerine İstanbul 40. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/165 esas sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali davası neticesinde kısmen kabul kararı verildiğini, 80.656,41-TL bloke konulan işbu miktarın icra dosyasına yapılan ödemeye aktarıldığını, ayrıca dava dışı … ait kamu borcu olan 1.111-TL’nin ödendiğini, bu miktarlar düşüldüğünde müvekkili bankanın bakiye zararının 79.546,29-TL olduğundan bahisle İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan haksız ve yasal dayanaktan yoksun itirazın iptali ile takibin devamına, davalı borçlu aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış ise de davalı davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, davacı bankanın 05/02/2013 takip tarihi itibari ile davalıdan 74.810,54-TL asıl alacak, 93,48-TL işlemiş %9 yasal faiz (31/01/2013-05/02/2013) olmak üzere toplam 74.903,17-TL alacaklı olduğu, taleple bağlılık ilkesi gereği takibin 74.809,66-TL asıl alacak üzerinden devamına; eylemin haksız fiilden kaynaklandığı, alacağın miktarının ancak yargılama sonucunda belirlenebileceğinden likit olmadığı gerekçesiyle davacının İİK 67. md. gereğince icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili; davalı borçlunun kötü niyetli bir şekilde dava konusu takibe itiraz ettiğini, dava konusu olay tarihi itibari ile müvekkili bankanın uğradığı zararın tespit edilebilir nitelikte olduğunu, maddi zararın davalı tarafından açıkça bilinebilir nitelikte olduğunu, bu nedenlerle icra inkar tazminatı talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılarak davanın tüm talepler yönünden kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; davalının, kesinleşen mahkumiyet kararına göre davacı banka çalışanı olduğu dönemde banka müşterisinin hesaplarından mal edindiği paranın banka tarafından müşterisine ödendiği, ödenen paranın davalıdan tahsili talebi ile yapılan icra takibine davalının vakî itirazının iptali istemine ilişkindir. İİK’nın 67. maddesi uyarınca açılan itirazın  iptali davasında borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması halinde, istem varsa borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilebilir. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre likit bir alacaktan söz edilebilmesi için, ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi gerekmektedir. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; hükmün icra inkar tazminatı isteminin reddine ilişkin kısmı dışında kalan kısımları istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir.Davalıdan ,talep olunan alacak haksız fiile dayalı olsa da,alacağın miktarı davalının bilgisi dahilindeki davalı eylemine dayalı olduğundan belirlenebilecek bir tutardır. ,Bu sebeble davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekmektedir. Ancak bu hata/veya eksiklik yeniden yargılama gerektirmediğinden istinafa konu edilen hükmün kesinleşen kısımları dikkate alınmak suretiyle hükmün kaldırılmasına ,yeniden hüküm verilmek suretiyle davacı yararına itirazın iptaline karar verilen miktarın %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/02/2018 Tarih 2013/347 Esas 2018/159 Karar sayılı hükmün HMK.’nın 353(1)b-2 gereği kaldırılmasına; “Davanın kısmen kabulüne; davalının İst. …. İcra Dairesinin … sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 74.809,66-TL asıl alacak, 93,51-TL işlemiş faiz ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile devamına, fazla istemin reddine,%20 oranda hesaplanan 14.980,63-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,”İlk Derece yargılamasına ilişkin olarak; “Alınması gereken 5.116,63-TL karar harcından peşin alınan 1.279,20-TL’nin mahsubu ile bakiye 4.837,43-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,Davacı tarafından yapılan 2.400-TL bilirkişi ücreti, 171-TL tebligat gideri ile 1.307,25-TL davacı tarafından ödenen peşin harç olmak üzere toplam 3.878,25-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,Davacı vekili lehine takdir olunan 8.589,35-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının davacıya iadesine,İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan 88-TL istinaf yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 12/01/2021