Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/936 E. 2023/104 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/936
KARAR NO: 2023/104
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/01/2020
NUMARASI: 2016/1128 Esas – 2020/58 Karar
DAVA: İtirazın İptali
Davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; müvekkili bankanın Kadıköy Şubesi ile davalılardan … Tic. A.Ş. arasında imzalanan 10.07.2012 tarihli ve 3.500.000-TL bedelli sözleşmeye istinaden borçlu şirkete kredi kullandırıldığını, diğer davalıların da bu sözleşmeyi müteselsil kefil olarak imzaladıklarını, kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle kredi hesabı kat edilerek davalılara Beyoğlu … Noterliği’nin 23/10/2015 tarihli ihtarnamesinin gönderilmesine rağmen borcun ödenmediğini, bunun üzerine İstanbul … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, ancak davalıların haksız itirazları nedeniyle takibin durduğunu, talep edilen faiz oranının sözleşmeye uygun olduğunu, müvekkili bankanın 15.02.2012 tarihli genel mektubuna göre ticari krediler için uygulanacak en yüksek faiz oranı %36 olup sözleşmenin 4.2 maddesinde temerrüt faiz oranının bu oranın %100 fazlası olarak düzenlendiğini, bu nedenle temerrüt faizi oranının %72 olduğunu, davalıların kefaleti geçerli olup müvekkilinin ticari defterleri üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi ile alacağın sabit olacağını belirterek, davalıların itirazının iptali ile davalılar aleyhine inkar olunan alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalılar davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece; davacı banka ile davalılardan … A.Ş. arasında 10.07.2012 tarihli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, diğer davalıların da sözleşmeyi müteselsil kefil olarak imzaladıkları, kredi borçlarının ödenmemesi nedeniyle 22.10.2015 tarihinde hesabın kat edilerek ihtarname tebliğ edildiği, ihtarnamenin tebliği ile birlikte ihtarnamede belirtilen sürenin sonunda yani 30.10.2015 tarihinde davalıların temerrüde düştükleri, ihtarname tarihi ile temerrüt tarihi arasında akdi faiz oranı olan %36 oranının uygulanması gerektiği, her ne kadar ihtarnamede 458.826,02-TL asıl alacak miktarı belirlenmiş ise de banka kayıtları esas alınarak yapılan bilirkişi incelemesinde, hesabın kat edildiği tarih itibariyle 418.369,35-TL alacak tespit edildiği, davacı banka 22.10.2015 tarih ile 02.06.2016 tarihleri arasında tahsilatlar olduğunu iddia ederek itiraz etmiş ise de o döneme ait tahsilatların belgelendirilmediği, bu nedenle ihtarname tarih itibariyle 418.369,35 TL alacağın mevcut olduğu, bu alacağa %36 oranında akdi faiz işletildiğinde temerrüt tarihi itibariyle 421.883,65-TL asıl alacak tespit edildiği, takipteki aşkın talebin bu nedenle reddi gerektiği, ayrıca işlemiş faiz ve BSMV yönünden inceleme sonucunda belirlenen miktarlar takipteki taleplerden yüksek olduğundan, işlemiş faiz ve BSMV yönünden taleple bağlı kalınması gerektiği ,toplamda 606.704,10-TL alacak üzerinden itirazın iptaline takibin devamına, davalılar aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili; ihtarname tarihi ile temerrüt tarihi arasında uygulanması gereken faiz oranı %36 olmasına rağmen %16,75 üzerinden hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, kat tarihi itibariyle belirlenecek alacağa temerrüt tarihine kadar %36 akdi faiz ve %5 BSMV eklenerek 30.10.2015 tarihi itibariyle alacak tutarının hesaplanması gerektiğini, müvekkilinin ihtarnameye konu alacağı 458.826,02-TL olmasına rağmen 02.06.2016 tarihli ekran görüntüsü esas alınarak borcun yanlış hesaplandığını, kat tarihi ile bu tarih arasındaki 8 aylık sürede yapılan tahsilatların asıl alacaktan düşüldüğünü, bu tarihlerin gözden kaçırılması nedeniyle asıl alacağın eksik hesaplandığını belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Somut olayda;kullandırılan kredi borcunun ödenmemesi üzerine davacı banka tarafından kredi hesapları kat edilerek 23.10.2015 tarihli ihtarnamenin keşide edildiği, kat ihtarında 437.477,24-TL si asıl alacak olmak üzere işlemiş faiz ve BSMV ile birlikte toplam 458.826,02-TL alacak talep edilmiş, ihtarname tebliğ tarihi ve 1 günlük ödeme süresiyle birlikte davalıların 30.10.2015 tarihinde temerrüde düştükleri, davacı tarafça başlatılan icra takibinde ise 461.780-TL asıl alacak, 175.525,10-TL işlemiş faiz, 519,10-TL masraf ve 8.776,25-TL BSMV olmak üzere toplam 646.600,45-TL alacağın tahsilinin talep edildiği anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporunda; kat tarihi itibariye alacak 418.369,35-TL olup krediye uygulanan akdi faiz oranının %16,75 olduğu, alacağa kat tarihinden itibaren %36 oranında akdi faiz uygulanarak temerrüt tarihi itibariyle işlemiş akdi faiz ve BSMV ile birlikte toplam alacağın 421.883,65-TL olduğu, bu tutara takip tarihine kadar %72 oranında temerrüt faizi uygulanmasıyla takip tarihi itibariyle davacının 421.883,65-TL asıl alacak, 256.505,26-TL işlemiş temerrüt faizi ve 12.825,26-TL BSMV olmak üzere toplam 691.214,17-TL alacak hesaplanmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda ise işlemiş faiz ve feriler yönünden davacının takipteki talebiyle bağlı kalınması gerektiği gerekçesiyle, takip talebindeki işlemiş faiz ve ferileri ile 421.883,65-TL asıl alacak toplamı üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, icra takibinde talep olunan 461.780- TL ile hükmedilen 421.883,65-TL ile aradaki fark ve reddedilen 39.896,35- TL için davacı vekili istinafa gelmiştir.Davacı banka tarafından, kat tarihi olan 22.10.2015 tarihi itibariyle 458.826,02-TL alacak için kat edilmiştir. Hesap özetine bakıldığında, … hesap no’lu kredinin açılımının 437.477,24-TL asıl alacak, 20.143,20-TL vergili faiz bakiye, 814,18-TL biriken faiz tutarı, 334-TL gecikme faizi ve 57,40-TL BSMV olmak üzere toplam 458.826,02-TL alacağın tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır. 21.143,20-TL vergili faiz bakiyesinin açılımına ilişkin 18.06.2015 tarihinden itibaren hesap ekstresi ibraz edilmiştir. Borçlu şirketin borçlu olduğu kredi hesaplarına ait ekstre bütünü 2. ek rapora itiraz dilekçesi ekinde dosyaya sunulmuş olup, kredi hesaplarının 18.06.2015 tarihinden itibaren 36 ay taksitli ticari krediye dönüştürüldüğü, açılan iki kalem kredi borcunun … no’lu hesapta yapılandırıldığı, … no’lu hesapta 315.301,92-TL, … no’lu hesapta ise 142.333,17-TL olmak üzere toplam 457.635,09-TL üzerinden anapara bocunun yapılandırıldığı, borçlu şirket tarafından 24.07.2015, 05.10.2015, 15.10.2015, 13.11.2015, 14.12.2015, 14.01.2016, 01.03.2016, 04.04.2016, 25.05.2016 tarihlerinde toplam 84.095,49-TL ana para ödemesi, yine 18.06.2015 tarihinden itibaren dönemsel faiz tahakkukları yapıldığı, 24.07.2015, 15.10.2015, 13.11.2015, 14.01.2016, 16.02.2016, 25.03.2016, 08.04.2016, 31.05.2016 tarihlerinde faiz ve komisyon tahsilatları yapıldığı, 02.06.2016 tarihinde kalan faiz bakiyesi olan 20.951,70-TL kalan 373.539,60-TL anapara borcu ile ile birleştirilerek 394.491,30-TL olarak kanuni takip hesaplarına aktarıldığı görülmektedir.Buna göre bu tarihten daha evvel ki (22.10.2015 tarihinde) hesaplar kat edildiğinden temerrüt faizi hariç gecikme faizi ve komisyonları ile birlikte 394.491,30-TL borç bulunduğu banka vekilinin sunduğu hesap ekstresinde açıkça görülmektedir. 2.6.2016 tarihinde ana para ile gecikme faizi toplamı 394.491,30-TL borç olduğu halde, temerrüt faizi istemi tümüyle kabul edildiğinden ve aleyhe istinaf edilmediğinden alacaklı banka tarafından 461.780-TL asıl alacak talebinin bir dayanağı da yoktur. Anapara borcunun ilk oluştuğu tarihte (18.6.2015 ) 457.635,09-TLolduğu, kat tarihinde(22.10.2015)437.477,24-TL anapara (2.6.2015 )tarihinde ise 373.539,60-TL ana para borcu mevcut olduğu halde kat ihtarındaki faiz tutarı 20.143,20-TL ve yine temerrüt faizinden ayrıca 2.6.2016 tarihindeki tahakkuk ettirilen faiz ve komisyon toplamı 20.951,70-TL ilave edilerek hükmedilen 421.883,65-TL hesaplandığı ve bu miktara hükmedildiği ,davacı vekili kat tarihinden sonra ödemeler nedeniyle alacağın yanlış hesaplandığını ileri sürse de , kat tarihinden sonra yapılan ana para ödemeleri dikkate alınmadan icra takibine konu edildiği anlaşılmakla ,sunulan ekstreden son faiz tahakkuku 31.05.2016 tarihinde yapıldığı halde ilave 2.643-TL birikmiş faiz, 914-TL gecikme faizi, 177,85-TL BSMV de bilirkişi raporunda dikkate alınarak 02.06.2016 tarihi itibariyle toplam borcun 398.226,15-TL olarak kök raporda hesaplamaya esas alındığı anlaşılmaktadır. Bilirkişi raporunda ; hesap kat tarihi itibariyle 418.369,35-TL borç miktarı olduğu 2.6.2016 tarihli ekstreye göre yapılmıştır.Ancak davacı tarafça kattan sonraki ödemeler olduğu belirtilerek alacağın eksik hesaplandığı ileri sürülmüştür.Bilirkişinin kattan sonraki ödemeleri dikkate almadan 2.6.2016 tarihli durumu geriye doğru 8 aylık bir zaman dilimi geriye götürerek hesaplamak suretiyle maddi hata yapılmıştır. Ancak alacağın eksik hesaplandığını ileri sürülse de , ödemelerin dikkate alınmaması alacağın eksik değil fazla hesaplanmasına yol açar.Ayrıca hükmedilen temerrüt faizinden başkaca hesap kat edilmemiş gibi faiz tahsilatı yapıldığı ve kat ile temerrüt arasında davacı vekilinin ileri sürüldüğü gibi %16,75 değil,%36 oranda hesaplanan faize hükmedilmiştir. Sonucu itibariyle hesap kat ihtarinda talep edilen akdi faiz ,hesap kanuni takibe aktarılırken anaparaya ilave olan gecikme faizinin anaparaya ilave edildiği , kat tarihinden sonra borçlunun 84.095,49-TL anapara taksit ödemesi bulunduğuna göre red edilen asıl alacak talebine karşı davacı vekili tarafından ileri sürülen istinaf nedeni yerinde değildir. Açıklanan nedenlerle,istinaf sebebi yerinde olmayan davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 179,90-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 125,50-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.19/01/2023