Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/888 E. 2020/776 K. 08.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/888
KARAR NO: 2020/776
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/03/2020 (Ara Karar)
NUMARASI: 2019/1033 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/09/2020
İhtiyati tedbire itirazın kabulüne ilişkin ara kararın ihtiyati tedbir talep eden/davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 2012 yılından itibaren cari hesap ilişkisinin mevcut olduğunu, şifahi anlaşma üzerine müvekkilinin davalıya 6 adet çeki keşide ederek verdiğini, ancak davalı tarafın mal tesliminde bulunmadığını, müvekkilinin zarara uğradığını, bu nedenlerle çekler için( her biri 75.000-50.000-TL bedelli 31.10.2019, 10.11.2019, 31.11.2019, 10.12.2019, 31.12.2019, 10.01.2020 keşide tarihli çekler) ödeme yasağı konulmasını, müvekkili aleyhine girişilecek icra takiplerinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalıya borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece 24.10.2019 tarihli ara karar ile; tedbir talebinin %20 teminat karşılığında kabulü ile, çeklerin ibraz edilmesi halinde karşılığı yoksa karşılıksızdır işlemi yapılarak karşılığı varsa çek bedelinin bloke edilerek hamile ödeme yapılmaması ve bu hususun çekin arkasına şerh edilmesi, ikinci bir karara kadar bloke edilen bedellerin kimseye ödenmemesi hususunda ihtiyati tedbir uygulanmasına karar verilmiştir.
İTİRAZ: Davalı vekili; davacının müvekkiline işbu davaya konu edilmiş 5 adet çek karşılığı 375.000-TL ile dava konusu olmayan 28.02.2020 keşide tarihli 275.000-TL olmak üzere toplamda 650.000-TL borcu bulunduğunu, davacının daha önce de borçlusu olduğu 4 adet çek hakkında menfi tespit davası açtığını, müvekkilinin imkanlarının müsait olduğu ve davacının da iyi niyetli olduğu inancı ile İstanbul 15 ATM nin 2019/451 esas sayılı davaya konu çeklerin tarihini öteleyerek 28.02.2020 tarihli 275.000-TL bedelli çek ile değiştirdiğini, hiç bir basiretli tacirin bir kaç evvel verilen çekler ile ihtilaflı bulunduğu kişiye 375.000-TL avans çeki vermeyeceğini ,senet borçlusunun senedin avans-teminat vs. şarta bağlı olduğunu iddia ediyorsa bu hususun senet üzerinde açıkça şerh edilmiş olması gerektiğini,davacı tarafın çeklerin avans olarak yazılı belge sunmadığını belirterek ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; davaya konu çeklerden önceki tarihli bir kısım çekler için 15. ATM’nin 2019/451 E. Sayılı dosyasında dava açılıp feragat edildiği, davaya konu çeklerin keşide tarihlerinin de geçtiği, muavin defter dışında davacının bir delil sunmadığı, bu durumda yaklaşık ispat şartı gerçekleşmediği gibi, ibraz süresinin geçmesi nedeniyle davacının bir zararının da olmayacağı gerekçesiyle tedbire itirazın kabulü ile ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden-davacı vekili;müvekkilinin aralarındaki ticari ilişkiye olan güven nedeniyle çoğu zaman ürün bedellerinden fazla ödeme yaptığını, ikame edilen davadan sonra davaya konu çekler iade edildiğinden o davadan feragat edildiğini,çeklerin de birbirinden farklı olduğunu, delil olarak tarafların ticari defter ve belgeleri, cari hesap ekstreleri, banka kayıtlarının belirtildiğini,davalının ihtiyati tedbir kararı kalkar kalkmaz Bakırköy 6.İcra Ceza Mahkemesi’ne müracaat ederek 2020/169 Esas sayılı dosya ile müvekkilinin karşılıksız çek keşide ettiğinden bahisle şikayette bulunduğunu,teminatın iadesinin yasal süreden daha fazla süreye tabi tutulduğunu,ihtiyati tedbirin kaldırılması kararının kaldırılarak yeniden tedbir uygulanmasını,istem red edilecek ise davanın kesinleşmesi beklenmeksizin teminatın iadesini talep etmiştir.
GEREKÇE: İstinafa konu ara kararında talep, cari hesap ilişkisi içinde verilen çeklerin mal teslim edilmediğinden bedelsiz kaldığı iddiasıyla açılan menfi tespit davasında, dava konusu çeklerin ödenmesinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkindir. Menfi tespit davalarında ihtiyati tedbir koşulları değerlendirilirken İİK 72 maddesi yanında, H.M.K. 389 vd. maddelerinin de göz önünde bulundurulması gerekir. H.M.K.’nın 389. maddesi, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyat tedbir kararı verilebilir. “şeklindedir. Aynı yasanın 390/3 maddesi,” Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkca belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” düzenlemesini içermektedir. Kural olarak çek bir ödeme vasıtası olup, mevcut bir borcun tediyesi amacı ile verildiğinin kabulü gerekir. Yine alım-satım ilişkilerinde asıl olan peşin satış olup, mal ve bedelin aynı anda verildiğine ilişkin yasal karine mevcuttur. Somut olayda, iddia, dava konusu çek bilgileri ve dosya kapsamı dikkate alındığında, dosyanın geldiği aşama itibariyle davacı tarafın esas bakımından haklılığının yaklaşık olarak ispatı ölçüsünde delil bulunmadığı, dolayısıyla ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır. İhtiyati tedbire itirazın kabulune ilişkin ara kararına yönelik istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. Öte yandan davacı yan teminatın iadesini talep etmektedir.İhtiyati tedbir kararının verildiği dava halen derdest bulunduğundan ,HMK 392 hükmü gereği teminatın hemen iadesi talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakta olup, açıklanan nedenlerle ihtiyati tedbir talep eden/davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir talep eden-davacı vekilinin istinaf başvurusunun H.M.K. ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.08/09/2020