Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/856 E. 2022/1614 K. 17.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/856
KARAR NO: 2022/1614T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/02/2020
NUMARASI: 2017/1167 Esas 2020/204 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/11/2022
Davanın kısmen kabulü-reddine ilişkin kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, müvekkili sigortalısına ait emtianın davalının sorumluğunda ABD.’den Türkiye’ye taşınması sırasında Atatürk Hava Limanı gümrük girişinde 4 kap yükün 2 kabının hasarlı tespit edildiğini, müvekkili tarafından ödenen 4.273,59-USD hasar bedelinin 01/12/2016 tarihinde ödendiğini, TTK 1472. Maddesi gereği sigortalısına halef olduğunu, alacağının tahsili amacıyla davalı şirkete karşı Küçükçekmece … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlunun dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, müvekkilinin taşıyan sıfatı ile sorumluluğunun sınırlı olduğunu, dava konusu taşımanın uluslararası hava yolu ile eşya taşıması olması nedeniyle uygulanması gereken hukukun Varşova Konvansiyonu olduğunu,sorumluluğunun eşyanın birim brüt kg miktarı bakımından 17-SDR ile sınırlı olduğunu, hasarın bildirim süresinde bildirilmediğini, ambalaj hatasından müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, alacak iddiasının yargılamayı gerektirmesi nedeniyle inkar tazminatı talep edilemeyeceğini, fiili taşımanın Air Canada firması tarafından yapıldığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacının TTK 1472. maddesi gereği sigortalısının haklarına halef olduğu, takip ve dava tarihi itibariyle davalıdan 12.819,06-TL sigorta ödemesini rücu edebileceği anlaşıldığından davalının itirazının kısmen iptaline,temerrüt oluşmadığından işlemiş faiz isteğinin reddine,alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili, Hükme esas alınan bilirkişi raporunda taşıyıcı olan müvekkil şirketin sorumlu olabileceği zararın hesabına esas ağırlık tutarını hesaplanabilir ağırlık olarak tercüme ederek 677,5/2=338,75 kg olarak hatalı esas aldığını, 84,50 kg/2= 42,25 kg esas alınması gerektiğini,Mahkemece hak düşürücü süre içinde hasar ihbarı yapılmadığının değerlendirilmediğini, bilirkişi raporunda zarar miktarı hesaplanmamış olup ekspertiz firmasının hesaplamasını esas alarak zarar miktarını hesapladığını, hasar ambalajlama hatasından kaynaklanmış ise müvekkilin bu nedenle sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını belirterek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Açılan dava, Uluslararası havayolu taşımacılığı sırasında hasarlanan emtia bedelinin sigorta poliçesi kapsamında ödenmesi nedeni ile rücuen tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacının,sigortalısı olan … San. A.Ş.’nin 4 kap emtianın havayolu ile taşınması hususunda akdi taşıyıcı olan davalı şirket ile anlaştığı, 08.08.2016 tarihli tutanakta belirtildiği üzere 4 kap emtianın 2 kabının hasarlandığı, Nakliyat emtia sigorta poliçesi kapsamında davacı tarafça sigortalısına 01.12.2016 tarihinde 4.273,59 USD ödeme yapıldığı, TTK 1472.maddesine göre davacının sigortalısının haklarına halef olduğu belirlenmektedir. Davalı tarafından düzenlenen navlun faturası ile sabit olmasına göre 4 kap emtianın ABD’den Türkiye’ye havayolu ile taşınmış olması ve Gümrük yetkililerince tutulan 08.08.2016 tarihli tutanakta 4 kap kargonun 2 tanesinin hasarlı olduğu tespit edilmesiı nedeni ile hasarın havayolu taşıması sırasında meydana geldiği ,taşımanın yapıldığı her iki ülke ABD-Türkiye sözleşmeye taraf olduğundan olaya 1999 tarihli Montreal Konvansiyonu hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. Hasara ilişkin tutanak da 2 kap malın ambalajı hasarlı geldiği bunun da uçak içinde kötü istifleme, sabitleme yetersizliği kaynaklı olduğunun belirlendiği gözetildiğinde akdi taşıyıcı davalının sorumlu olduğu,ayrıca taşınan emtianın hasarının daha gümrük alanından çıkmadan resmi yetkili memurlar tarafından 08.08.2016 tarihli tutanakla tespit etmiş olmaları ve daha sonra malın karayolu ile taşınmasına devam edilmesine göre Montreal Konvansiyonu’nun 31.maddesi uyarınca ayrıca hasar bildiriminde bulunulmasına gerek bulunmamaktadır.Konvansiyonu’nun 22.maddesi gereği,, dosyada mübrez navlun faturasında malların brüt ağırlığının toplamda 84,50 kg ise de ve ücrete esas ağırlığı (Chargeable Weight)’in ise 677,50 kg olarak belirlendiği, havayolu taşımasında navlun belirlenirken brüt ağırlık ile hacim ağırlığının karşılaştırıldığı ve hangisi büyükse onun üzerinden ödeme yapıldığı bu nedenle somut olayda tazminata esas ağırlığın 22.madde uyarınca sınırlı sorumluluk hesabında da 677,50 kg’ın esas alınması gerektiği, hasarlanan mal miktarı üzerinden belirlenen 6.436,25 SDR sorumluluk üst sınırının davacı tarafça yapılan ödeme ile uyumlu olup sorumluluk limitlerinin aşılmadığı,mail yazışmaları ile sabit olduğu üzere sovtaj araştırması yapılarak zarar miktarının belirlendiği, bu nedenle zarar hesabına ilişkin istinaf sebebinin de yerinde bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle istinaf sebepleri yerinde olmadığından davalı vekilinin başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 875,66TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 219-TL harcın mahsubu ile bakiye 656,66‬-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, Davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, davacı tarafından yapılan 16,50-TL istinaf yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 17/11/2022