Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/828 E. 2020/784 K. 08.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/828
KARAR NO: 2020/784
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/03/2020 (Ara Karar)
NUMARASI: 2019/516 Esas
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/09/2020
İhtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili tarafından başlatılan İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına davalı borçlu tarafından itiraz edildiğini, yasal dayanaktan yoksun itirazların iptali ile işbu takibin devamını, ilaveten alacağı likit olduğundan karşı taraf aleyhinde icra inkar tazminatına hükmedilmesini, davalının müvekkili şirkete faturalar ve ticari defterlerle 35.192,32-TL borcunun olduğunun sabit olduğunu, davalının üzerine düşen ödemeye ilişkin edimleri yerine getirmediğini, karşı tarafın söz konusu borcuna ilişkin mutabık kalınmış iken ödeme yapmayıp sonrasında da icra takibine itiraz etmesinin kötüniyet olduğunu, öncelikle teminatsız, Mahkeme aksi kanatte ise uygun bir teminat mukabilinde ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : Mahkemece; somut olayda, icra takibine konu alacağın, taraflar arasındaki satım sözleşmesinden kaynaklanan cari hesap alacağı olduğu, ihtiyati haciz talebinin dayanağı olan faturaların borç ikrarını içeren belge niteliğinde olmadığından, tek başına alacağın varlığını ispatlar nitelikte bulunmadığı, tarafların edimini eksiksiz yerine getirip getirmediği, faturada yazılı bedelin ödenmediği iddiası, alacağın miktarı ve takip tarihi itibariyle muaccel olup olmadığı hususları yargılama sonucunda tespit edilecek olup bu aşamada yaklaşık ispat koşulları ve İİK’nın 257. madde ön görülen koşullar oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili; borcun tarafların ticari defter ve kayıtları ile fatura ve sair evraklar ile sabit olduğunu, müvekkilince kesilen faturalara süresinde itiraz edilmediğini, sunulan BA-BS formları, ticari defter kayıtları ve muavin defterlerle müvekkilinin alacağının açıkça ispatlanmış olduğunu, ihtiyati haciz kararının geçici bir koruma tedbiri olduğunu, ileride telafisi imkansız olacak zararların önüne geçmek ve hüküm anında neticelerini doğurabilmesi açısından kabulü gerektiğini, bu nedenlerle kararın kaldırılarak öncelikle teminatsız, aksi kanaat hasıl ise uygun miktarda teminat ile ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Talep, cari hesaptan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemiyle açılan davada, ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkindir. İ.İ.K. 258/1. maddesinin 2. cümlesine göre: “İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.” Bu madde uyarınca İhtiyati haciz talep eden, İ.İ.K. 257/1. maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve borcun vadesinin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek tarzda ispat etmek durumundadır. Somut olayda dava ve icra takibi, cari hesaba dayalı olup, davacı vekilince dayanak faturalar, sevk irsaliyeleri, cari hesap ekstresi, siparişlere ilişkin yazışmalar sunulmuş olup, ayrıca mahkemece tarafların BA-BS Analiz raporları getirtilmiştir. Sunulan ve toplanan delillerin incelenmesinde; alacağın miktarı ve varlığı hususunda yaklaşık ispatın mevcut olduğu sonucuna varılmıştır. İcra takip tarihi itibariyle cari hesap alacağını oluşturan faturaların tarihleri itibariyle vadeleri gelmiş olduğuna ve davalı tarafça alacağın ileri bir vadeye bağlandığı da ileri sürülmediğine göre alacağın muaccel olduğu kabul edilmelidir. O halde İ.İ.K. 257/1.maddesi şartları mevcut olduğu halde aksi yöndeki ilk derece mahkemesi ara kararında isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle ihtiyati haciz isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, 12.03.2020 tarihli ara kararın kaldırılması ve teminat karşılığında ihtiyati haciz kararı verilmesine karar verilmiştir.
KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati haciz isteyen/davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 12.03.2020 tarihli ve 2019/516 Esas sayılı ara kararının HMK 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA, İstemin kabulüne; “35.192,32-TL alacak yönünden alacağın %15 ‘ine tekabül eden 278,84-TL teminat (nakit veya kesin-süresiz teminat mektubu) karşılığında İİK.’nin 257/1 maddesi gereğince davalının menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarından borca yetecek miktarın İcra İflas Kanunun koyduğu sınırlar içinde İHTİYATEN HACZİNE, İhtiyati haciz kararının İstanbul …İcra Dairesinin … esas sayılı dosya üzerinden uygulanmasına, İİK’nın 261. maddesi uyarınca on gün içinde infaz edilmemesi halinde ihtiyati haciz kararının kendiliğinden kalkmış sayılmasına,” İhtiyati haciz isteyen/davacı tarafça yatırılan 54,40- TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, İhtiyati haciz isteyen/davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte değerlendirilmesine, Teminatın tamamlanmasına dair işlemlerin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine, dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle, H.M.K.’nun 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olarak karar verildi. 08/09/2020