Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/806 E. 2022/1586 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/806
KARAR NO: 2022/1586
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/12/2019
NUMARASI: 2019/565 Esas – 2019/1352 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 10/11/2022
Davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen kararın davacılar ve davalı … vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacılar vekili, müvekkillerinin İran vatandaşı olup havayolu ulaşımı alanında faaliyet gösterdiğini, müvekkillerini ikna için davalı …’ın kiralama konusu uçağı İran Havalimanına indirerek güven vererek kendisine ödeme yapılmasını sağladığını, müvekkilleri davalıların bu hileli davaranışlarına inanarak iyiniyetle davalı borçlulardan ; …’a 16/12/2016 tarihli belgeye istinaden 120.000-USD, diğer davalı borçlu …’a ise; 21/12/2016 belgeye istinaden 120.000- USD, 05/01 /2017 belgeye istinaden 50.000 -USD,11/01/2017 belgeye istinaden 30.000 -USD, 13.01.2017 belgeye istinaden 150.000- USD, 09/02/2017 belgeye istinaden 100.000 -USD, 15/02/2017 belgeye istinaden 50.000- USD olmak üzere toplam 540.000 USD ön ödeme adı altında müvekkillerinden para aldıklarını, müvekkilleri yaptıkları ödemeleri geri alamayınca yasal yollara müracaat etmek zorunda kaldıklarını, alacakları tahsil amacıyla davalılar aleyhine Bakırköy …İcra Dairesinin … esas sayılı icra dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalılar tarafından, Bakırköy … İcra Dairesinin … esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın şimdilik … yönünden 5.000-USD, … yönünden ise 250.000-USD üzerinden iptalini, takibin kaldığı yerden devamını, davalının, haksız yere takibin durmasına sebebiyet vermesi ve kötüniyetli olması nedeni asıl alacağın %20’ından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili, , Davacılardan Mehdi’nin şirketteki uçağı … hava yollarına kiralık olarak verebileceğini müvekkillere ilettiğini, … (Uçuş Ekibiyle birlikte) kiralanması sözleşmesinin (W/L AK001) 17.01.2017 tarihinde İran’da imzalandığını, tarafların, uçağın kiralanması görüşmeleri esnasında müvekkillerin şirketi … ile diğer iki davacının ortağı olduğu Tahran- İran’da kurulu … arasında 19.12.2016 tarihinde komisyon sözleşmesi imzalandığını,davacıların imzalanan … sözleşmesinin akabinde sözleşmenin tarafı olan müvekkil …’a ait olan … isimli şirkete %50 ortak olmak istediklerini,şirketin %50 hissesinin 150.000- USD karşılığında davacılara satılması konusunda anlaştıklarını, 40.000-usd ödeme yapıp hisse alımını tamamlamadıklarını, ödeme belgelerinde ve komisyon sözleşmesinde … sözleşmesine atıf yapıldığını, iş bu sözleşmeden kaynaklı anlaşmazlıklar için uygulanacak hukukun İngiliz Hukuku olduğunu, icra takip dosyasının içeriğinden asıl talebinin 540.000-usd olarak ifade ve talep ettiği, belirsiz alacak davası açılamayacağını, Tahkim itirazlarının bulunduğunu, Davacıların teminat gösterme yükümlülüğü olduğunu, … sözleşmesinin tarafı olmayan davacıların açılan davada davacılık sıfatı bulunmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, Romanya’da mukim dava dışı … şirketi ile İran’da mukim … firmaları arasında … (uçuş ekibiyle birlikte uçak kiralama) sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmenin “yetkilendirme” başlıklı maddesi uyarınca davacı … şirketi sözleşmeye taraf … şirketinin çıkarlarını temsil etmek ve ödemeleri bu şirket adına yapmak üzere yetkilendirildiğini, davacıların bu sözleşmenin tarafı olmadığı, ödeme belgelerinde de iş bu sözleşmeye atıf yapılarak yine sözleşmenin diğer tarafı olan … adına ödeme yaptıklarını imza altına almaları,komisyon sözleşmesinde de bu … sözleşmesine atıf yapıldığını, Davacı tarafından sunulan makbuzlardan 21.12.2016 tarihli 120.000 USD tutarındaki, 05.01.2017 tarihli 50.000 USD tutarındaki, 11.01.2017 tarihli 30.000 USD tutarındaki, 09.02.2017 tarihli 100.000 USD tutarındaki ve 15.02.2017 50.000 USD makbuzlardan bahsi geçen ödemelerin … tarafından … şirketi adına alındığı anlaşıldığını, sözleşmenin tarafı olmayan davalılardan bu sözleşmeden kaynaklı alacak talebinde bulunulamayacağı, makbuzlar karşılığında yapılan ödemelere istinaden aktif dava ehliyetlerinin olmaması sebebiyle bu talepler yönünden davanın reddine karar vermek gerektiğini, Hisse bedeli talebi yönünden ise, cevap dilekçesinden ve Bakırköy C. Başsavcılığı’nın 2017/108030 sayılı soruşturma dosyası kapsamında dava dışı …’un ifadesinin incelenmesinden anlaşıldığı üzere, davacılardan …’in davalıların sahibi olduğu dava dışı … şirketine ortak olma yönünde irade beyanında bulunduğu ve bu hisse satışına yönelik olarak 13.01.2017 tarihinde şirket ortağı davalı …’a 40.000 -USD ödeme yapıldığı, hisse devrinin tamamlandığına dair herhangi bir bilgi yer almadığı gibi davalı delilleri arasında yer alan Romanya’dan temin edilen şirket sicil bilgilerinden ve davalının açık ikrarından bu ortaklığın gerçekleşmediğinin anlaşıldığını,davalı …’a şirket ortağı sıfatı ile yapılan 40.000- USD üzerinden itirazın iptaline,alacağın likit olduğu gözetilerek, alacağın % 20’si oranında davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesine fazla istemin reddine karar vermiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: 1-Davacılar vekili, müvekkillerinin kendi adlarına değil de dava dışı 3.kişi tüzel kişi adına ödeme yaptıkları iddiası, dava dışı 3.kişiler arasında var olduğu davalı yanca iddia olunan ve varlığı ispatlanamamış olan bir sözleşmeye dayandığını, ne müvekkilleri ile davalılar … ve … arasında ne de … İle … arasında böyle bir sözleşme olmadığını,mahkemenin bunu dikkate almadığını, yapılan ödemelerin çoğunluğunun sözde sözleşmenin imzalandığı tarihten önce olduğunu, müvekkilleri tarafından toplam 540.000-USD davalılardan … ve …’a ödeme yapıldığını, Davalılar tarafından söz konusu belgeler ve imzaların kabul edildiğini, Bu yapılan ödemelerin şirket hisse devrine ve taraflar arasında yapılacak uçak kiralama görüşmelerine istinaden iyi niyetle yapılan ödemeler olduğunu, Açtıkları davanın aktif dava ehliyeti yönünden reddedilmiş olmasına rağmen davalılar lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken 46.479,50-TL nispi vekalet ücretine hükmedildiğini belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın kabulune karar verilmesini talep etmiştir. 2-Davalı … vekili, yapılan görüşmelerde şirketin %50 hissesini 150.000-usd karşılığında anlaştıklarını, davacı tarafça dosyaya sunulan dayanak 13.01.2017 tarihli ödeme belgesinde de görüleceği üzere bu anlaşma gereği davacı taraf sadece 40.000-USD ödeyi bakiye 110.000-USD’sini ödemediklerini ,13.01.2017 tarihinde 150.000-USD ödediğini iddia ettiğini, Mahkemenin bu hususu değerlendirmeden doğrudan kabul kararı vermesinin dosya kapsamına aykırı olduğunu, davacıların İran Vatandaşı olup ortak oldukları şirketin ise İran’da kurulu olduğunu, yine hisseleri satılan müvekkilin ortak olduğu şirket ise Romanya menşeli olup uyuşmazlığa Türk Hukukunun uygulanamayacağını, 40.000-usd hüküm altına alınmış olup likid olmayan talep yönünden inkar tazminatının reddine karar verilmesi gerektiğini, harçların tamamının müvekkiline yükletilmesinin açıkça yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Açılan dava, Limited şirket hisse devri, uçak kiralama ve komisyon sözleşmesine istinaden yapılan ödemelerin haksız fiil hükümleri uyarınca istirdatı amacıyla başlatılan içra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Somut davada, davacılar tarafından başlatılan Bakırköy … İcra Dairesinin … esas sayılı icra dosyasında 16/12/2016 tarihli 150.000- USD, 21/12/2016 tarihli 120.000- USD, 05/01 /2017 tarihli 50.000- USD,11/01/2017 tarihli 30.000- USD, 13.01.2017 tarihli 40.000- USD, 09/02/2017 tarihli 100.000 -USD, 15/02/2017 tarihli 50.000 -USD olmak üzere 7 adet ödeme belgesine dayanarak toplam 540.000 USD talep edilerek bu miktarın ( 16.12.2016 tarihli 150.000 USD’nin iadesinden …’ın diğer toplam 390.000- USD’nin iadesinden …’nın sorumlu olduğu belirtilmiştir).İtirazın iptali davası başlatılan icra takibine sıkı sıkıya bağlıdır.Dava dilekçesinde 13.01.2017 tarihli ödeme belgesi ile 150.000 -USD ödeme yapıldığı iddiası dinlenemez bir iddia olup,mahkemecede ödeme belgesine uygun olarak 40.000- USD üzerinden değerlendirme yapıldığı anlaşılmaktadır. Ödemeler ile ilgili 21/12/2016, 16/12/2016, 05/01/2017, 11/01/2017, 13/01/2017, 09/02/2017, 15/02/2017 tarihli belgeler incelendiğinde davalı …’nın sorumlu tutulduğu 16.12.2016 tarihli belgede … şirketi ile … firmaları arasında Wet Lease uçak kiralama) sözleşmesine istinaden 150.000 -USD’nin davacı … Adına davacılardan …’den … şirketini temsilen … tarafından teslim alındığı, diğer ödeme belgelerinde ise … şirketi ile … firmaları arasında … uçak kiralama) sözleşmesine istinaden davacı … Adına davacı …’den … şirketi adına … tarafından toplam 350.000- USD teslim alındığının imzalandığı anlaşılmaktadır. Limited şirket hisse devri için yapılan ön ödeme hususunda ise 13.01.2017 tarihli ödeme belgesinin incelenmesinde … şirketinin %50 hisesinin davacılara asillere satışı için sözlü olarak anlaşmaya varıldığı, toplam hisse satışının 150.000- USD olup …’a 40.000 -USD ön ödeme yapıldığı ayrıca soruşturma dosyasında alınan ifadelerin de aynı doğrultuda olduğu hisse devrinin yapıldığı yönünde delil bulunmamaktadır. Davalı … için icra takibinde ,150.000-usd talep edilmiş iken itirazın iptali davasında 5.000-usd için itirazın iptali davası açılmış,… ise şirket hisse devri için ödendiğinde uyuşmazlık olmayan 40.000-usd dahil olmak üzere 250.000-usd için itirazın iptali talep edilmiştir. İlk derece mahkemesince ödemelerin davadışı şirket olan … adına yapıldığı belirtilerek davacıların aktif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmiştir.Ancak ödemelerin davacı … tarafından yapıldığı belirtilmiştir. Ancak davacılar ,davalılar tarafından uçak kiralama konusunda kandırıldıklarını esasen ellerindeki uçağın İran’a kiralanması konusunda yetkileri olmadığını ,uçak sahibinin bu konuda muvafakatı olmadığından böyle bir yetkiyi kullanamayacaklarını bilen davalılar tarafından kandırıldıklarını ileri sürmüşlerdir.Bu konuda Bakırköy C. Başsavcılığı tarafından yapılan soruşturma evrakı dosyadadır. Davacılar; davalılar tarafından kandırıldıklarını ,davalıların kirasında bulunan uçağın malikinin İranda uçak kiralamaya muvafakatı olmadığını, keza uçağında ellerinden hukuk zoruyla alındığını ileri sürmüşlerdir.Davacıların davası haksız fiil nedenine dayalıdır. Davalılar vekili tarafından uçak kiralamasına ilişkin olarak bir kısım yabancı dilde düzenlenen sözleşmeler ibraz edilmiş ,ancak Türkçe tercümeleri sunulmamıştır.Bu belgeler incelenip değerlendirilmeden somut olayın çözümü de mümkün değildir.Yabancı dilde düzenlenen belgelerin tercümelerinin sunulması yasal bir zorunluluktur. Hazırlık Soruşturma dosyasında davalıların ortak olduğu şirkete kiralayan … yetkilisinin beyanlarından da uçak sahibinin gelerek uçağı Çorlu”dan alarak Romanya’ya götürdüğünü, davalı …’ın uçağın İran’a götürülmesine muvafakatının olduğu beyanının doğru olmadığını ifade ettiği anlaşılmaktadır. Davacılar vekili ; broker olan şirketin ödemeleri kendi adına yaptığını ancak davalıların anlaşma yapma yetkisi olmadığından anlaşmanın hayata geçirilmediğini ileri sürmektedir.Ödemelerin … şirketi ile yapılan anlaşmaya atıf yapılarak davacı şirket tarafından yapıldığı yazılı olduğundan anlaşmanın akıbetinin tesbiti gereklidir. … şirketinin beyanı alınarak davacı şirketin ödemeyi kendi adına yaptığı iddiasının değerlendirilmesi,aktif husumetin tesbiti bakımından gereklidir.Uçak kiralama yapılması için malik olmak gerekmemekte ise de malikin kiracısına kiralama yasağı koyması imkan dahilindedir. Öte yandan İlk Derece Mahkemesi’nin hüküm fıkrasının 9.maddesinde davacıların aktif husumet ehliyetlerinin olmaması nedeniyle reddine karar verilen kısım yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davalılar yararına 2.725-TL maktu vekalet ücretine hükmedilmiş iken mükerrer olarak reddedilen kısım için hüküm fıkrasının 8.maddesinde nispi vekalet ücretine karar verilmesi ,davacı şirket hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemesi doğru olmamıştır. Anlatılanlara göre; kiralamaya konu uçağın anılan tarihlerde uçuş bilgilerinin Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünden getirtilmesi , … şirketinin sözleşme ve ödemeler hakkındaki beyanlarının resmi bir belge ile dosyaya ibrazı için davacılar vekiline mehil verilmesi ,davalıların İran’a kiralama yapmaya yetkileri bulunup bulunmadığı ve davalıların Romanyada bulunan şirketlerin temsil yetkileri hakkındaki belgenin ,yabancı dilde sunulan belgelerin tercümesi de istenilerek ; konusunda uzman olan bilirkişilerden oluşacak kurul aracılığıyla bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir. Tarafların hükme tesir edecek delilleri toplanıp değerlendirilmeden karar verildiğinden kararın kaldırılmasına ,davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne; Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/12/2019 Tarih 2019/565 Esas 2019/1352 Karar sayılı hükmün HMK.’nın 353(1)a-6 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine Davalı …’ın istinaf başvurusunun incelenmesine yer olmadığına,” Davacılar tarafından yatırılan 54,40-TL peşin istinaf karar harcı ile davalı … tarafından yatırılan 2.584-TL (nispi) peşin istinaf karar harcının talep halinde kendilerine iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 10/11/2022