Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/794 E. 2020/741 K. 01.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/794
KARAR NO: 2020/741
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/01/2018
NUMARASI: 2013/562 Esas 2018/57 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/09/2020
İlk derece mahkemesince verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; …’in davalı borçludan olan kredi alacaklarının 30.11.2010 tarihli temlik sözleşmesi gereğince müvekkiline devir ve temlik edildiğini, … ile borçlu … – … Ticaret arasında akdedilen genel kredi sözleşmesi uyarınca …’e müşterek borçlu müteselsil kefilleri …, … ve … kefaleti ile kredi kullandırıldığını, kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle alacaklı banka tarafından Beyoğlu … Noterliğinin 28.11.2008 tarih … yevmiye numaralı ihtarname ile kullandırılan kredi hesaplarının kat edildiğini, ihtara rağmen kredi borcunun ödenmemesi üzerine borçlular aleyhine Kadıköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından icra takibine geçildiğini, borçluların takibe haksız olarak itiraz ettiklerini, alacak muacccl olup bankanın defter ve kayıtlarıyla sabit olduğunu, temlik eden banka ile borçlular arasındaki mevcut kredi sözleşmesi hükümlerine göre, talep edilen temerrüt faizinin yasaya ve sözleşme hükümlerine uygun olduğunu belirterek, borçluların itirazlarının iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesi talep edilmiştir.
CEVAP: Davalılarca davaya cevap verilmemiş, davalılar vekili duruşmada, kefil olan müvekkillerinin kredi sözleşmesinde imzalarının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; sözleşme üzerinde yapılan incelemede davalılardan … dışındaki diğer davalıların isimlerinin yada imzalarının bulunmadığından kredi sözleşmesinin tarafı olmayan davalılar …, … ve … yönünden davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine, bu davalılara yönelik kötü niyetli takip yapılması nedeniyle lehlerine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine; diğer davalı … yönünden ise davanın kısmen kabulü ile itirazın kısmen iptaline, takibin 47.255,32 TL. asıl alacak, 96.369,00 TL. işlemiş faiz yönünden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %57,50 TL faiz yürütülmesine, davacı lehine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; mahkemece …’e müzekkere yazılarak … ile aralarında akdedilen tüm ticari kredi sözleşmelerinin celp edilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin kredi kullandıran taraf olmayıp alacağı sonradan temlik aldığını, sözleşmelerdeki imzalar konusunda bilgi sahibi olmasının da beklenemeyeceğini, bu nedenle müvekkili şirket aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılması ve yeniden inceleme yapılmak üzere mahkemeye iadesini talep etmiştir. Davalılar vekili; davacının istinaf dilekçesine cevap dilekçesiyle davanın reddini istemek suretiyle katılma yoluyla kararı istinaf etmiş ise de, verilen kesin süreye rağmen istinaf başvuru ve karar harçlarını yatırmadığı görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağa dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir. Somut olayda; alacağı temlik eden banka ile davalı … arasında 18/03/2008 tarihli ve 200.000-TL miktarlı genel kredi sözleşmesi imzalandığı, bu kredi sözleşmesinde herhangi bir kefil bulunmadığı, dolayısıyla diğer davalıların isim ve imzasının bulunmadığı, kredi sözleşmesinin temerrüt faizini düzenleyen 41. maddesine göre borçlu hesaplara uygulanacak faiz oranı %46 olup, borcun ödenmemesi halinde bu oranın %25 fazlası oranında temerrüt faizi uygulanacağının kabul edildiği, genel kredi sözleşmesi kapsamında davalı …’e 19/03/2008 tarihinde 50.000-TL tutarlı nakdi kredi kullandırıldığı, davalı tarafından bankaya toplam 6.785,35 TL. geri ödeme yapıldığı, bakiye 43.214,65 TL alacak yönünden hesabın 28/11/2008 tarihinde kat edildiği, hesap kat ihtarının davalılardan …’e 16/12/2008 tarihinde tebliğ edildiği, 24 saatlik süre verilmesi nedeniyle davalının 18/12/2008 tarihinde temerrüde düştüğü, kat tarihi itibariyle 3.699,65 TL işlemiş faiz ve 1.104,37 TL kat ile temerrüt arası işlemiş faiz ile birlikte alacağın 48.018,67 TL olduğu, takip tarihine kadar olan dönemdeki temerrüt faizi ise 103.026,44 TL olduğu, ancak davacının takipteki talebiyle bağlı kalınması gerekmekle, davacının 47.255,32 TL asıl alacak ve 96.369,00 TL işlemiş faiz alacağının bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı vekili … den davalılar ile ilgili bütün kredi sözleşmelerinin getirtilmediğini ileri sürmüş ise de takibe ve dava dayanağı kredi sözleşmelerini davacı tarafın dava dilekçesi ile birlikte ibrazı gerektiği ,başkaca bir kredi sözleşmesinin varlığı da yargılama sırasında ileri sürülmediğinden bu hususa yönelik istinaf nedeni yerinde değildir. Öte yandan davalı vekilince davaya cevap verilmemiş olup, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesiyle kötü niyet tazminatı talep edilmiştir. İİK.nın 67. maddesine göre kötüniyet tazminatına hükmedilebilmesi için talep şarttır. Dolayısıyla davalı vekilinin cevap süresinden sonra talepte bulunması, savunmanın genişletilmesi niteliğinde olup, davacının açık muvafakatı bulunmamaktadır. Kaldı ki davacı takipte haksız olsa da, temlik alan varlık yönetim şirketi olduğu hususu da dikkate alındığında, sözleşmede imzaları bulunmayan davalılar aleyhine takip başlatması, başlı başına kötü niyetli olduğunu kabule yeterli olmayıp, davalı tarafın kötü niyet iddiası kanıtlanamamıştır. Bu nedenle ilk derece mahkemesinin, haklarındaki dava reddedilen davalılar lehine kötü niyet tazminatına hükmetmesi yerinde değildir.Ancak bu husus yeniden yargılama gerektirmediğinden, davacı vekilinin bu yöndeki istinaf isteminin kabulü ile, koşulları oluşmadığından davalılar …, … ve …’in kötü niyet tazminatı istemlerinin reddine karar verilmiştir. Ayrıca yukarıda da belirtildiği üzere, hakkında dava kısmen kabul edilen … vekilince katılma yoluyla karar istinaf edilmiş ise de, verilen kesin süreye rağmen istinaf başvuru ve karar harçlarının yatırılmaması nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-HMK 344/1 maddesi uyarınca davalı … vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN YAPILMAMIŞ SAYILMASINA, 2-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE, İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/01/2018 Tarih 2013/562 Esas 2018/57 Karar sayılı hükmün HMK 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yapılan takibe konu kredi sözleşmesi ile bu davaya konu kredi sözleşmesi aynı olduğundan ve ilgili dosyada tahsilat yapıldığından tahsilde tekerrür oluşmayacak şekilde davanın … yönünden kabulü ile İstanbul Anadolu ( Kadıköy )… İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında takibe İTİRAZIN KISMEN İPTALİ ile takibin 47.255,32-TL asıl alacak ve 96.369,00-TL işlemiş faiz yönünden devamına, takip masrafları talebinin icra müdürlüğünde nazara alınmasına, asıl alacağa takipten itibaren %57,50-TL faiz yürütülmesine, Alacak likit olduğundan alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davalılar …, … ve … yönünden davanın pasif husumet yokluğundan REDDİNE, Davalılar …, … ve … yararına kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına, İlk Derece yargılamasına ilişkin olarak; “Alınması gerekli 9.810,98- TL harcın davalı …’den alınarak hazineye irat kaydına, Davacı tarafından sarf olunan ve hakkında ki dava reddedilen davalılar için yapılan giderler ayrık tutularak hesaplanan 1.000- TL bilirkişi ücreti, 270- TL tebligat ve müzekkere ücreti toplamı 1.257- TL yargılama giderinin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, Davacı lehine AAÜT göre hükmolunan 14.239,95 -TL nispi vekalet ücretinin davalı …’den alınarak, davacıya verilmesine, Davalı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Davalı … lehine AAÜT göre hükmolunan 2.180-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, Davalı … lehine AAÜT göre hükmolunan 2.180- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,” İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 35,90-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi.01/09/2020