Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/79 E. 2022/608 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/79
KARAR NO: 2022/608
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/03/2019
NUMARASI: 2018/106 Esas 2019/196 Karar
DAVA: Alacak
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 21/04/2022
Davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; davacı şirketin … ve … plakalı araçların gerek ticari plakaları ile birlikte ve gerekse araç ve ticari plakalarını ayrı ayrı satmaya yetkili olmak üzere davalılardan …’a vekaletname verdiğini; davalı …’ın davacıyı devamlı oyalaması neticesinde azilname ile davalı … ..’ın vekaletten azledildiğini; Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan davacı şirkete ait ticari plakaların şifahen sorulması üzerine plakaların satışlarının yapıldığının öğrenildiğini, … numaralı ticari plakanın davalı …’e 12/02/2018 tarihinde Kocaeli Noterliği’nden satışının olduğunu; … numaralı ticari plakanın da 12/02/2018 tarihinde dava dışı … isimli şahsa Kartepe Noterliği’nin işlemiyle satılmış olduğunun öğrenildiğini; davalı …’ın bu satışlardan müvekkilini haberdar etmediği gibi satış bedellerini de hiçbir şekilde müvekkiline teslim etmediğini belirterek; davalı …’ın vekaleten gerçekleştirdiği … numaralı ticari plaka satış işleminin iptali ile davacı adına yeniden tescil edilmesine, bu talebin kabul edilmemesi halinde özen ve sadakat borcunu ihlal eden davalı …’dan fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 25.000-TL’nin avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili; müvekkilinin satıştan önce plakanın davacı adına kayıtlı olması sebebiyle vekaleti sorguladığını ve doğru olup olmadığını noterlikten araştırdığını, onay alınması üzerine plaka devrinin gerçekleştiğini, müvekkilinin plakaya karşılık diğer davalıya 195.000-TL ödediğini, araca ilişkin tüm bedel de ödenmek suretiyle tarafların birbirlerini ibra ettiğini, bu hususun diğer davalı tarafından ikrar edildiğini, müvekkilinin plakanın devrini bedelini ödemek suretiyle iyiniyetli olarak aldığını, dolasıyla TMK.nun 3 ve 763 maddeleri gereği iyiniyetli malik olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı …; davacı tarafından işbu dava konusunun Kartal … Noterliği 10/01/2018 tarih ve … Yevmiye numaralı vekaletnameye dayandığını, vekalet ilişkisi kapsamında … sayılı plakayı 29/01/2018 tarihinde Kocaeli … Noterliği kanalı ile diğer davalı …’e 15.000-TL satış bedeli gösterilmek üzere sattığını, diğer davalı … ile … sayılı plakanın satışı hususunda her ne kadar noterde 15.000-TL satış gösterilmiş ise de gerçekte aralarındaki plaka satış miktarının 195.000-TL olduğunu, davalı …’in 29/01/2018 tarihinde 50.000-TL, 24/01/2018 tarihinde 70.000-TL olmak üzere annesi …’ın … Bankası Alemdar Şubesi’ndeki hesabına 130.000-TL havale/eft olarak , geri kalan 75.000-TL’yi de 05/02/2018 tarihinde elden vermek üzere toplam 195.000-TL ödeme yaparak … plaka sayılı araca ilişkin tüm alacakların tahsil olduğunu, diğer davalı …’den alınan 195.000-TL’nin 40.000-TL’sini … Ltd. Şti yetkilisi …’na şubat 2018 dönemi içerisinde teslim edildiğini, kalan bakiye bedelin ise uhdesinde kaldığını, davacının bu alacağına ilişkin kendisinden 03/04/2018 vade ve 14/03/2018 tanzim tarihli 400.000-TL bedelli senet aldığını, davacı şirketin yetkilisi … ve Av. …’nın İzmit’e gelerek kendisini fuar içi mevkine çağırdıklarını ve 500.000-TL bedelli senedi … alacak şekilde imzalattıklarını, sadece kendisinin imzasının yeterli görmeyerek annesi …’ı da kefil yapmak suretiyle borçlu yaptıklarını, daha sonra annesi ve kendisi aleyhine icra takibi başlatıklarını, alacaklı görünen şirkete borcunun işbu dosya ile sabit olduğu üzere 155.000-TL olmasına rağmen 500.000-TL senet üzerinden alacağın tahsiline gidildiğini, taşınmazlar üzerine haciz şerhi konulduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacı şirketin davalı …’e ticari plakaların satışı için vekaletname verdiği, davalı …’in bu vekaletname uyarınca iş bu davaya konu … ticari plakayı diğer davalı …’a sattığı, davalı …’in bu satıştan davacıyı haberdar etmediği ve satış bedelini davacıya ödemediği gerekçesi vekalet görevinin kötüye kullanılması nedenine dayalı olarak iş bu davayı açtığı, davalılar arasında dava konusu ticari plakanın satışının 195.000-TL bedel ile yapıldığı hususunda bir ihtilaf bulunmadığı, davalı …’in beyanında paranın tamamını davacı tarafa vermediğini beyan etmekle, vekalet görevinin kötüye kullandığı, ancak plakayı satın alan davalı …’ın vekil olan davalı … ile çıkar ve işbirliği içerisinde veya kötü niyetli olduğunun ispatlanamadığı, diğer taraftan davalı …’in davacı tarafa 400.000-TL’lik senet verdiğini iddia etse de davacının senet aldığını kabul etmediği, davalı …’in davacının hesabına 20.000-TL para gönderdiği, davalıya iki plakanın satışı için vekaletname verildiği, … numaralı ticari plakaya ilişkin davanın iş bu dosyadan devam ettiği, vekaletname verilen … ticari plakaya ilişkin davanın Kocaeli 1.ATM nin 2018/116 E sayılı dosyasında devam ettiği, bu durumda yatırılan 20.000-TL’nin yarısı olan 10.000-TL’nin … numaralı ticari plakaya için yatırıldığı, davanın terditli açılması nedeniyle plakanın satışı 195.000-TL kabul edilmekle, 10.000-TL’nin bu miktardan mahsubu ile davalı …’ın 185.000-TL’den sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının ticari plakanın iptali talebinin reddine, 185.000-TL’nin dava tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalı …’ten alınarak davacı tarafa ödenmesine, davalı … yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili ; davalıların iş ve el birliği içerisinde müvekkilini zarara uğratmak kastıyla muvazaalı bir satış işlemi yaptıklarını kabul etmelerine rağmen ticari plakanın satışının iptali talebinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, terditli davalarda terditli taleplerden reddedilen talep için ayrıca vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin mümkün olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine plaka satışının iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan …’a ticari plakaların satışı için vekaletname verdiğini, davalı …’ın bu vekaletname uyarınca dava konusu … ticari plakayı diğer davalı …’e sattığını, davalı …’in bu satıştan müvekkilini haberdar etmediğini ve satış bedelini davacıya ödemediğini ileri sürerek vekalete dayalı temsil yetkisinin kötüye kullanılarak yapılan satış işleminin iptalini ve aracın tescilini, olmadığı takdirde satış bedelinin tahsilini talep etmektedir. Davacı şirket tarafından davalı …’ın Kartal … Noterliği’nin 10/01/2018 tarihli … yevmiye nolu vekaletnamesi ile dava konusu taksi plakasının satışı için vekil olarak tayin edildiği, Kocaeli … Noterliğinin 29/01/2018 tarihli … yevmiye nolu satış sözleşmesi ile davalı … tarafından plakanın 15.000-TL bedelle davalı …’e satıldığı, satış sözleşmesinin o tarihte geçerli olan vekaletname ile yapıldığı anlaşılmaktadır. Davalılarca satış bedelinin gerçekte 195.000-TL olduğu halde satış sözleşmesinde düşük gösterildiği belirtilmiş olup, davalı … 195.000-TL bedelin kendisine ödendiğini fakat bedelini davacıya ödemediğini kabul etmektedir. Davalı … tarafından vekalet görevinin kötüye kullanıldığı anlaşılmakta ise de davalı …’ın davalı … ile çıkar ve işbirliği içerisinde hareket ettiğine veya kötü niyetli olduğuna dair bir delil bulunmamaktadır. Bu nedenle mahkemece satış işleminin iptali ve tescil isteminin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacı ile davalı … arasında vekalet sözleşmesi, davacı ile davalı … arasında ise satış sözleşmesi vardır. Davacı davasını, davalı … yönünden vekalet görevinin kötüye kullanılması ve hesap verme borcunun yerine getirilmemesine dayandırmış olup sözleşmenin iptalini ve tescil istemini her iki davalıya yöneltmişken alacak istemini sadece davalı …’e yöneltmiştir. Vekil ile takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekalet ücreti yargılama giderlerinden olup mahkemece re’sen dikkat alınmalıdır (6100 sayılı HMK. m. 323/1-ğ). Eldeki uyuşmazlıkta davalı … yönünden dava reddedildiğine ve davalı kendisini vekille temsil ettirdiğine göre bu davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, mahkemece verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 80,70-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, davalı … tarafından yapılan 46,70-TL posta masrafının davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 21/04/2022