Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/77 E. 2022/609 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/77
KARAR NO: 2022/609
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/05/2019
NUMARASI: 2014/417 Esas – 2019/537 Karar
DAVA: İstirdat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 21/04/2022
İlk derece mahkemesince verilen kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; müvekkili ile …AŞ arasında ticari ilişki bulunduğunu, bu ilişki çerçevesinde alacağına karşılık olarak … Bankasına ait 15/05/2013 tarihli, … seri numaralı, 118.095-TL bedelli çekin nama yazılı olarak müvekkiline verildiğini, çekin müvekkili tarafından cirolanmadan müvekkili nezdinde kaybolduğunu, bu yönde Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/205 Esas sayılı dosyasınan çek iptali davası açtıklarını, çekin davalı … Ltd. Şti.tarafından bankaya ibraz edildiğini ve Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin dosyasından verilen ödeme yasağı kararının banka tarafından çeke derç edildiğini, adı geçen şirketin buna rağmen çeki icra takibine koyduğunu ve basiretli bir tacir gibi davranmadığını, çekteki ciro zincirinde tüm davalıların bulunduğunu ve çekin tüm davalıların ağır kusuru ile tedavüle sokulduğunu belirterek çekin istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılarca davaya cevap verilmemiş, yargılama sırasında davalı …A.Ş. vekili bahse konu çekin davalılardan …Ltd Şti’nin müvekkilinden aldığı malların karşılığında müvekkiline verildiğini, tedbir kararına binaen bahse konu çekin ödenmediğini, …Ltd Şti’ne ulaşılmaya çalışılmasına rağmen bu firmanın başkaca alacaklılarını da dolandırarak ortadan kaybolduğunu öğrendiklerini, müvekkilinin çeki tahsil edememesi nedeniyle zor duruma düştüğünü, müvekkilinin çeki iyiniyetli olarak iktisap ettiğini, asıl zarar görenin müvekkilinin olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davalı …Ltd. Şti.’nin çeki elinde bulunduran son hamil olduğu, dava konusu çeklerin davalı …Ltd. Şti.’den önce diğer davalılar tarafından ciro edildiği, davacının çek üzerinde cirosunun bulunmadığı, davalı …Ltd. Şti.’nin usulüne uygun ciro silsilesi ile çeke hamil olduğu ve dava konusu çekleri kötüniyetle ya da ağır kusurlu hareketi ile iktisap ettiğinin sabit olmadığı, bu hususların davacı tarafından ispatlanamadığı, diğer davalıların ise çek üzerinde cirosunun bulunduğu, ancak çekin hamili olmadıkları bu nedenle pasif husumet ehliyetlerinin bulunmadığı gerekçesiyle davalı … Ltd. Şti yönünden ispatlanamayan davanın reddine, diğer davalılar yönünden ise davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece soruşturma dosyası incelenmeden davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, bilirkişi raporunda belirtildiği üzere dava konusu çekin müvekkiline …A.Ş. tarafından verildiği hususunun ticari defter ve belgelerle sabit olduğunu, davalı şirketin hiç birisine ulaşılamadığını, davalı …’ın dava konusu çeki kötü niyetle ya da ağır kusurla iktisap ettiğinin savcılık dosyaları ile sabit olduğunu, soruşturma dosyalarının neticesinin beklenmeden davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Fer’i müdahil …A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde; çekin davacıya kendileri tarafından verildiğini, bu hususun bilirkişi raporu ile de sabit olduğunu, soruşturma dosyalarının neticesinin beklenmeden davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesi uyarınca çek istirdatı istemine ilişkindir. Davacı, aralarındaki ticari ilişkiye bianen dava dışı …A.Ş.’den ciro ile aldığı dava konusu çeki henüz kendi cirosu ile tedavüle sokmadan zayi ettiğini, çekin kötüniyetli firmaların eline geçtiğini, davalının da çeki iktisabında kötüniyetli ve ağır kusurlu olduğunu ileri sürmüş, davalı yasal sürede davaya cevap vermemiştir. Dava konusu çekin … Bankası Maslak Kurumsal Şubesine ait 15/05/2013 tarihli, …937 seri numaralı 118.095,00-TL bedelli olduğu, keşideci …AŞ. tarafından …AŞ lehine keşide edildiği, çekin sırasıyla …Ltd. Şti., …, …, …Ltd. Şti.’ye ciro edildiği, son hamilin ise …Ltd. Şti. olduğu anlaşılmaktadır. Davalı …Ltd. Şti tarafından dava dışı keşideci …A.Ş. …A.Ş., davacı şirket, davalılar …Ltd. Şti., …, …, …Ltd. Şti hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında 118.095-TL asıl alacak, 266,93-TL işlemiş faiz, 11.809,50-TL çek tazminatı alacağının tahsili için kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatmış olup davalı keşideci …A.Ş. tarafından icra dosyası borcu 05/06/2013 tarihinde 149.613,33-TL olarak ödenmiş, 13/06/2013 tarihli reddiyat makbuzu ile 140.766,93-TL davalı …Ltd Şti’ye ödemesi yapılmıştır. 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesinde “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” hükmü düzenlenmiştir. Bu madde uyarınca ispat yükü, çekin yetkili hamili olduğunu ve çekin rızası hilafına elinden çıktığını ileri süren davacıya ait olup, davacının bu hususların yanı sıra ayrıca davalının çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğunu veya iktisapta ağır kusurlu bulunduğunu ileri sürüp kanıtlaması gerekmektedir. Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi ile davacı ve dava dışı … şirketi tarafından ibraz edilen makbuz ve kayıtlara göre davacı şirketin yetkili hamil olduğunu ispat ettiğinin kabulü gerekmiş, çeklerin rızası hilafına elinden çıktığı kanaatine varılmıştır. Dosya kapsamındaki mevcut delillerden aksi yönde bir bilgiye rastlanılmamıştır. Bu durumda davacının, davalının çeki kötüniyetli veya ağır kusurlu olarak iktisap ettiğini ispat etmesi gerekir. Bununla birlikte davalının çeki edinme nedenini açıklama mecburiyeti bulunmamaktadır, aksi düşüncenin kabulü çekin “mücerretlik” vasfını ortadan kaldırır. Buna karşılık dosya kapsamı incelendiğinde davacının taraf olduğu ve dava konusu edilmeyen farklı çeklerin de benzer ciro silsileleriyle davalı …Ltd. Şti’ye geçtiği ve davalı tarafından bankaya ibraz edildiği görülmüş, bunun üzerine UYAP’nda yapılan tespitler itibariyle, davalı taraf hakkında farklı hırsızlık suçlarına konu çok sayıda çeki elinde bulundurması nedeniyle başlatılan ceza soruşturmalarının ve ceza davasının henüz sonuçlanmadığı görülmüş ise de, davalının farklı çok sayıda olayda, hırsızlık yoluyla elden çıkan çekleri benzer cirantalardan ciro yoluyla devralıp, bir çoğunu son hamil olarak farklı kişiler/firmalar aleyhine icra takiplerine konu ettiği sabittir. Bu durumda bir tacir olarak basiretli davranması gereken davalı …Ltd. Şti’nin, keşidecileri ve lehdar-cirantaları farklı olan çok sayıda hırsızlık iddiasına konu çeki yeterli araştırmayı yapmadan iktisabında ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekmiştir. (Dairemiz’in 12/03/2020 tarihli 2018/1227 E. 2020/321 K. Ve 24/01/2019 tarihli 2018/586 E. 2019/77 K. Sayılı kararları da aynı yöndedir.) O halde ilk derece mahkemesince ağır kusurlu olarak iktisap edilen çekin davalıdan istirdatı koşulları oluştuğu halde davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. İstirdat koşulları oluşan dava konusu çekin bedeli 118.095-TL davalı …Ltd. Şti’ne ödenmesinden dolayı dava bedele dönüşmüştür. Davacının faiz talebi bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle mahkemece davanın …Ltd. Şti yönünden reddine karar verilmesi doğru olmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, kararın kaldırılmasına, bahsi geçen hata nedeniyle yeniden yargılama yapılmasına gerek bulunmadığından davanın bedele dönüştüğü de dikkate alınarak 118.095-TL’nin davalı …Ltd. Şti’nden tahsiline, diğer davalılar yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Her ne kadar hüküm asli müdahale dilekçesi sunan …A.Ş. tarafından da istinaf edilmiş ise …A.Ş.’nin dava konusu çek üzerinde herhangi bir hak iddiasının bulunmadığı, dava konusu çekin davacıya kendileri tarafından teslim edildiğinin kabul edildiği, lehtar sıfatına sahip olmasının kendisine asli müdahil ve davada taraf sıfatı kazandırmayacağı, talebin feri müdahale niteliğinde olduğu, feri müdahile istinaf başvurusu hakkı tanınmadığı anlaşıldığından … A.Ş.’nin istinaf başvurusunun usulden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Fer’i müdahil …A.Ş.nin istinaf başvurusunun HMK’nun 346/1 maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE, Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/417 Esas – 2019/537 Karar sayılı 30/05/2019 tarihli kararının, HMK.’nun 362(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın KABULÜNE, 118.095-TL çek bedelinin davalı …Ltd. Şti’nden alınarak davacıya ödenmesine, Davalılar …Ltd. Şti., …, …, …Ltd. Şti hakkında açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE” İlk Derece yargılamasına ilişkin olarak; “Alınması gereken 8.067,06-TL nispi karar harcından mahkeme veznesine yatırılan 2.016,80-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 6.050,26‬‬‬-TL’nin davalı …Ltd. Şti’nden alınarak hazineye gelir kaydına, Davacı tarafından ödenen 2.041,1‬0‬-TL peşin harcın davalı …Ltd. Şti’nden alınarak davacıya verilmesine, Davacı tarafından yapılan toplam ‬1.879,25-TL yargı giderinin davalı …Ltd. Şti’nden alınarak davacıya ödenmesine, Davacı vekili için takdir olunan 15.169,03-TL vekalet ücretinin davalı …Ltd. Şti’nden alınarak davacıya ödenmesine, Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine” Davacı tarafça yatırılan 44,40- TL peşin istinaf karar harcının istek halinde iadesine, Asli Müdahil tarafça yatırılan 44,40- TL peşin istinaf karar harcının istek halinde iadesine, Davacı tarafından yapılan 92-TL istinaf yargı giderinin davalı …Ltd. Şti’nden alınarak davacıya ödenmesine, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 21/04/2022