Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/702 E. 2020/642 K. 03.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/702
KARAR NO : 2020/642
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/06/2017
NUMARASI : 2017/45 Esas- 2017/184 Karar
DAVA: Ticaret Sicil Memuru Kararına İtiraz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/07/2020
İlk derece mahkemesince verilen davanın reddine yönelik hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin murisi … 16/05/2014 tarihinde vefat ettiğini, vefat tarihi itibariyle adına kayıtlı bulunan …Ticaret Ltd.Şti’de hissesi bulunduğunu, müvekkillerinin söz konusu şirketin acil işlerini yürütülebilmesi için Kocaeli … .Noterliğinin 22/05/2014 tarih … yevmiye numaralı mirasçılık belgesine istinaden hisse düzenlemesinde bulunduklarını, o dönem itibariyle şirket yöneticilerinin davacılara şirketin bazı bankalara borcu olduğunu, bu borçların ödenmesi ve yeni kredi alınabilmesi için hisse düzenlemesi şartı bulunduğunu ifade ettiklerini, şirkete miras hissesi yoluyla dahil olan ve şirketin aktif ve pasifinden haberdar olmayan davacıların kısa süre sonra şirketin ve murisin borca batık olduğunu anladıklarında reddi miras yoluna gittiklerini, varislerden sadece …’in mirası kabul ettiğini, Kocaeli Ticaret Sicilinin 03/01/2017 tarih 107 sayılı kararının kaldırılarak, … altın ve … Ltd. Şti.’nin sermaye ve pay durumunun Kocaeli 4.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/840 Esas, 2015/1144 Karar sayılı mirasçılık belgesinde belirtilen şekilde yeniden düzenlenmesi yönünde karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı cevap dilekçesinde; konu ile ilgili Gümrük ve Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğünden görüş istendiğini, genel görüşte 26/05/2014 tarihinde tescil edilmiş olan ortaklar kurulu kararında tüm mirasçıların imzasının yer almasının 4721 sayılı TMK nın 610. Maddesi uyarınca terekenin bölüştürülmesine başlandığı anlamında değerlendirildiğinin belirtildiğini beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, davacıların murisi … 16.05.2014 tarihinde vefat ettiği, murislerin …. Tic.Ltd.Şti’nde hissesi bulunduğu, davacıların murisin vefatından sonra mirasçılık belgesine istinaden hisse düzenlemesi yaptıkları ve bunun ticaret sicil gazetesinde ilan edildiği anlaşılmakla, davacıların mirası kabul eden davranışlarda bulunmuş olmaları gerekçesiyle; TMK 610. maddesi gereğince davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacılar vekili; murisin vefatından sonra yapılan hisse düzenlemesinin terekenin paylaşılması kapsamında sayılması gerektiğini ve bunun da mirası kabul ettikleri anlamına gelen bir davranış olduğu gerekçesiyle davanın reddedildiğini, murisin vefatı tarihi itibariyle şirketin ekonomik durumunun iyi olmadığı ve kısa bir süre sonra da iflasa süreklendiği, müvekkillerinin hisse düzenlemesine yönelten şirket yöneticilerinin şehri terk ettikleri,mahkemenin istinafa konu kararıyla Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görev alanında kalan bir konuda hüküm tesis ettiğini, mirasın reddi müessesinde varislerin yasal süresi içinde Sulh Hukuk Hakimine beyan ve talepte bulunmasının yeterli ve mirasın reddine dair tescilin iptalinin ancak belli hallerde ve belli kişilerce istenebilecekken böyle bir talep de olmamasına rağmen mirasın reddini geçersiz saydığını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Yasal süre içinde mirası reddetmeyen mirasçı, mirası kayıtsız şartsız kazanmış olur.Ret süresi sona ermeden mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya mirasbırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine maleden mirasçı, mirası reddedemez.Davacıların murisinin ölümünden sonra mirasçilardan biri dışında tamamı mirası reddetmiş , veraset ilamı ile bu durum tesbit edilmiştir.Konuya ilişkin veraset ilamı talebine ilişkin dava da verilen karar Yargıtay 14 HD nin 2015/2136 esas , 2015/6793karar sayılı ilamı ile incelenmiştir.Anılan ilamda ; Mirasçılık belgesi verilmesi hususu TMKnun 598. maddesinde düzenlenmiştir. Mirasçılık belgesi, aksi ispat edilinceye kadar adına düzenlenmiş bulunan kişi ve kişilerin mirasçılığı lehine bir karine oluşturur. Bu belge; muris mirasçıları arasındaki irs (soy) ilişkisini göstermesi yanında mirasın (terekenin) mirasçılara intikalini de sağlayıcı bir işleve sahiptir. Bu nedenlerle; mirası reddeden (TMK m. 605/1) mirasçı veya mirasçılar varsa düzenlenecek mirasçılık belgesinde, mirasçılık sıfatına sahip olan kişi veya kişiler ile miras paylarının gösterilmesi ve mirası ret durumuna işaret edilmekle yetinilmemesi; mirası ret nedeniyle, mirasçılık sıfatını kaybedenlerin ve bunların payının akıbetinin (kime kalacağının)’da gösterilmesi gerekir. Bu bakımdan; verilen mirasçılık belgesinde yasal mirasçılar ile bunların miras paylarının gösterilmesi yerinde ise de; “mirası reddin hukuki sonuçlarının terekenin paylaştırılmasında dikkate alınmasına” şeklindeki kabul hatalı olmuştur.TMK’nın 611. maddesi’ndeki “Yasal mirasçılardan biri mirası reddederse onun payı, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi hak sahiplerine geçer” hükmü uyarınca; mirası reddedenlerin miras paylarının diğer mirasçılara intikal şeklinin kararda gösterilmesi gerekir. Bu hüküm karşısında, mirası reddeden mirasçılardan …, … ve …’ün miras payı tamamen mirası reddetmeyen mirasçı …’e geçmiş olacaktır. Sonuç olarak mahkemece, ..diğer mirasçıların payının …’e intikal etmiş olduğu; böylece muris …’ün mirasının tamamı (1) pay kabul edilerek (1) payının …’e intikal edeceğinin belirtilmesine” şeklinde karar oluşturulmalıdır. “denilerek veraset ilamı verilmesine ilişkin hüküm bozulmuş,mahkemece bozmaya uyulmak suretiyle murisin tek mirasçısının … olduğuna ilişkin veraset ilamı düzenlenmiştir. TTK nun 596(1) maddesi uyarınca limited şirketlerde miras nedeniyle esas sermaye payı kendiliğinden mirasçılara geçmektedir. Davacılar miras payının devrine ilişkin ortaklar kurulu kararını almamış olsalar bile miras payı kendiliğinden geçeceğinden davacıların mirası benimsedikleri sonucuna da varılamaz.Kesinleşen mirasın reddinden sonra düzenlenen veraset ilamı ile şirket hisselerinin … adına tescili gerekirken , talebin reddine ilişkin ticaret sicili kararına itirazın reddine ilişkin karar hukuka aykırı bulunduğundan davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, Kocaeli Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 03/01/2017 tarih 107 sayılı kararının kaldırılarak sarraf …. Altın Ve Mücevherat Limited Şirketi’nin sermaye ve pay durumunun Kocaeli 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2015/840 Esas-2015/1144 Karar sayılı mirasçılık belgesinde belirtilen şekilde tesciline dair işlemlerin tamamlanmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/45 Esas-2017/184 Karar sayılı ve 07/06/2017 tarihli tarihli kararının, HMK.’nun 353(1)b-2 maddesi gereği KALDIRILMASINA; “İtirazın KABULÜNE; Kocaeli Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 03/01/2017 tarih … sayılı kararının kaldırılarak … Limited Şirketi’nin sermaye ve pay durumunun Kocaeli 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2015/840 Esas-2015/1144 Karar sayılı mirasçılık belgesinde belirtilen şekilde yeniden düzenlenmesi”İlk derece yargılamasına ilişkin olarak;”Alınması gereken 54,40- TL karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 31,40- TL harcın mahsubu ile bakiye 23, TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına Davacı tarafça ödenen 31,40- TL peşin harç ve davacı tarafından yapılan 78,60-TL posta masrafının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, Davacı vekili için hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca takdir olunan 3.400- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, “İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 54,40- TL harcın talep halinde davacıya iadesine, Hükümden sonra davacı tarafça yapılan toplam 98,25- TL istinaf yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi.03/07/2020